1 yıl önce
Sokak ışığının aydınlatamadığı karanlığa gömülü bir sokak . Umutların yıkılışına şahit olmuş bir park. Ayrılıklara gebe kalmış bir bank. Ve acılar yaşamış ve yaşamaya devam eden siyah saçlı bir kız ...
Kimsesi yoktu. Kimsesizdi. Başını okşayacak bir babası bile yoktu , hiç olmamıştı. Buse sağ elini kaldırdı alnına kaşının biraz üstüne getirdi. Asker selamı verdi boşluğa doğru . Dudaklarından belli belirsiz kelimeler döküldü.
"Vatan sağ olsun"
Vatanı uğruna ölen babasını düşündü. Hiç baba diyememişti. Tek bir fotoğrafı vardı. Asker üstüyle olan, babasına ait tek fotoğraf... Annesi vardı . Varlığını hissetmeyen annesi. Başka bir adamla evliydi , çocukları vardı . Buse fazlalıktı oraya...
Peki şuan olduğu yere fazlalık değil miydi ? Buraya da fazlalıktı . Bankın yanında duran siyah valizini aldı. Issız parkta yürümeye başladı. Yürüdükçe karanlığın bir parçası oluyordu. Karanlıkta ayağı bir şeye çarptı . Önemsemeden geçip giderken bir hıçkırık duydu. Telefonunun cılız ışığını açtığında çamur içinde oturan çocuğa baktı .Bir melekti belki de ...
*******************************************
Şimdi
Kollarında uyuyan canının parçasına baktı. Artık kimsesiz değildi. Kimsesiz değillerdi. Kahverengi saçlarını okşadı Umut'un. O gerçek bir umuttu...Umut'un yanağına küçük bir buse kondurdu.
"Cehennemime düşen melek misin ? Can parçam " dedi.
Umudunu yatağın içinde bırakıp camın önüne geldi . Etraf beyaza gömülmüştü. Kar taneleri usulca gökyüzünden aşağı düşüyordu. Buse'nin gözleri yine aynı yere yöneldi . Bir haftadır evin önünde duran siyah volvo jipe baktı . Burada yaşayan birine ait olmadığı çok belliydi. O zaman bir haftadır neden buradaydı ? Busen anlam veremese de boş verdi. Sehpanın üzerinde duran kitabı alıp okumaya başladı.
Arabadan indi . Sigarasını yaktı.Sigaranın kirli dumanı nefesinin buharına karıştı. Soğuk hava bedenine işlemiyor gibiydi. Kemikli yüzü sert bir hava katıyordu ona . Gözleri bir haftanın uykusuzluğuyla kızarmıştı. Umursamadı çünkü uykuyu unutalı çok olmuştu. Kalbinde ki karanlık ona uykuyu unutturmuştu .
Buse okuduğu satırların altını çizdi. Şöyle yazıyordu.
Anlamıyorum .
Oyun nerede bitiyor , hayat nerede başlıyor.
Hiç anlamıyorum. (Oğuz Atay )
Hayat oyunun bittiğini gösterecekti insanlara. Buse bu sefer anlayacaktı hayatın başladığını. Bazen nefes alabilecek , bazen aldığı nefes ciğerine gitmeyecekti .
Oyun bitmişti , hayat başlıyordu...
***********************
Umarım beğenirsiniz yeni kitabımı... Baya bir heyecanla yazdım ve yeni bölümü de yakında yazıcam ... Lütfen düşüncelerinizi belirtmeyi ve o minnoş yıldıza dokunmayı unutmayın...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Küçük Umut
ChickLitKollarında uyuyan canının parçasına baktı. Artık kimsesiz değildi. Kimsesiz değillerdi. Kahverengi saçlarını okşadı Umut'un. O gerçek bir umuttu...Umut'un yanağına küçük bir buse kondurdu. "Cehennemime düşen melek misin ? Can parçam " dedi. Umudun...