Bi okul günü daha mı ya? Hemde ilk dersin din olduğu. Kalktığımda saat 06.38 ti okula gitmeme neredeyse iki buçuk saat vardı ve benim çok uykum vardı uykuya daha fazla dayanamayarak kapattım gözlerimi...
Uyandığımda saat 08.15 ti geç kalmıştım ne güzel üff ya çorabım nerde eşyalarımı ararken bir yandan da telefonumu açıyordum 200 mesaj. Abii ya ne konuşuyonuz bu kadar anlamıyorum tamam bugün Rana nın doğum günü o yüzden bu kadar hazırlık he bide Hakan Hocamızın ikisinin doğum günü aynı gündeydi ama biz Rana nınkini tabiki daha önemli görüyorduk. Şalımı yapıp evden çıktığımda saat 08.45 ti yarım saatte anca hazırlamıştım kulaklığımı takıp okulun yolunu tuttum. Okul la evim arasında 10 dakikalık bir yol vardı, hemen geldim okula herkez dersteydi bende bizim kata çıkıp lavaboya girip telefonumu çıkardım ve Erva'nın yazdığı kitapı okumaya başladım nede güzel yazmış benim kankam ya . Kitapı okurken lavabodan içeri Hatice abla girdi (okulumuzun temizlik personeli) onla biraz sohbet ettikten sonra zil çaldı. Sınıfa girdim Hico:
-Aşkımmm gelmişşş. Diye bağırdı ve gelip sarıldı karşim benim tayfada Hico nun yeri çok başkadır bende çok seviyorum angutumu.
Çantamı yerime bırakıp Eftalin yanına gittim kitap okuyodu koluna vurdum "Ne vuruyon acıdı be! " diye çemkirdi bende trip atıp gittim yanından kızlarla öğretmen masasıın orda toplanıp başladık konuşmaya
Nisayla Hanım dışarı çıkmışlardı dün gezmek için Nisa:
-Kanka işte dün gittik ateş falan yaktılar
-He iyi kanka öyle mi diye geçiştiriyorduk Nisayı öğrenci zili çaldı biz hala oturuyoduk taaki Mustafa Hoca gelene kadar (bizim dinci) hoca çok konuşuyordu az konuşsa belki dersi severdik ama hoca konuşa konuşa bizi baya bir sıkıyorum. Bu derside tabiki Nisa ben ve Hanım arkada konuşarak ve gülerek geçirdik Hanım:
-Kankağ avuçla avuçla
-Ya git işine hoca eksi attıracak
-Bak tikini ellerim
-Bak döverim dememle sustu ve kitap okumaya başladı bende önüme dönüp dersi dinliyordum son 5 dakika sıkılıp arkamı döndüm ve konuşmaya başladık Hicoda anında yanımıza uçtu tabi hepimiz zilin çalmasını bekliyorduk ve zil çaldı akıllı tahtayı açtık ve müzik dinlemeye başladık tabi ben yine oynuyordum. Hico o meşhur "kalbimi kırdın" şarkısını açınca bağıra bağıra söylemeye başladık nasıl olsa bu katta nöbetçi öğretmen yoktu. Aslında bi hoca bizi yakalasa ilk olarak disipline ben giderdim. Tuba hoca sınıfın Başkanı olduğum için beni sorumlu tutuyordu. Ama olsun ben bu riski göze alıyordum ve aldım. Ders matematik ti iyi kaynatabilirdik kızlarla arka sıraya toplanıp oturduk daha zil çalmamıştı Aleyna
-Hico ve Rabia canlarım yia lamak benden dersi kaynatmak sizden dedi aynı anda hicoyla birbirimize döndük ve o efsane bakışımızı attık
- Siz merak etmeyin o iş bizde
Ahmet Hoca sınıfa girmişti gıcık olsakta seviyorduk hocayı iyi dalga geçiliyordu dersin ilk dakikaları hoca yapmamıza izin vermesede son 5 dakika bizi serbest bıraktı Hico ayağa kalktı
- Hocam espri yapabilir miyim?
- Söyle Ormancı
- Hocam Gökhan Keser ben kesmem
- Çık dışarı Nisa...
-HOCAMM AMAAA YA..
-Çık.
Hico dışarı çıktığında ben espri yapmaya tabiki devam ettim
-Engin Altan Düzyatan ben yan yatan
Millet kolaya kaçıyo ben fantaya... Gibi espriler yapıyordum ki Ahmet Hoca beni yanına çağırdı
-Başkan kim yok?
-Hocam aynı
-Aynı derken 122 Sena. O sırada Tuana Rabiağğ diye anırmakla mesguldü Ahmet Hoca:
- Kızım sen dengesiz misin? Diye sormasıyla sınıf krize girdim ben hocanın yanında anırırken Büşra Tuana ya vurmakla mesguldü... Diğer dersleride bitirdikten sonra Hakan Hocanın dersi geldi çattı...