Baş belası Oğuzz!

18 1 0
                                    

Meltem ve Duygu sınıfa doğru yöneldiler masada sadece ben ve Sema kaldık . Sema ayağa kaltı ve bana bakarak "kanka  sıcak çikolata alıcam sende istermisin?" çikolatalı birşeyler iyi olur diye düşündüm "olur kanka bana da al o zaman " Sema başıyla onaylayarak kantine doğru gitti . Sema'nın arkasından bakarken kanktin televizyonundan en sevdiğim şarkı Migende 'nin  çaldığını duydum ve içimden -işte tek ihtiyacım olan şey - diye düşünürken içimden şarkıyı mırıldanmaya başladım. Ben şarkının ritmiyle oyalanırken masada bir hareketlilik olduğunu fark ettim  o yöne başımı çevirdim ve karşımdaki kişiyi görünce -yinemi ya- diye içimden geçirdim . Oğuz benden izin bile almadan karşıma geçmiş çoktan oturmuştu ya bu çocuğa sinir olmamak elde değil diye içimden geçirmeden edemedim.Oğuz  memnun olmadığımı fark edecek ki hemen ukalaca sırıttı ve ekledi "rahatsız etmiyorum galiba?" derken keyifliliği yüzünden okunuyordu bir an keşke şu boş ders bitse diye düşündüm ve o sırada Oğuz'un hala masadan kalmaması yetmezmiş gibi birde sandalyeye iyice yerleşmesi sinirimi bozdu. Ona aldırış etmemeye çalışarak kendimce eylenmeye beşladım o sırada Sema'ya göz attım hala kantinde sıcak çikolata yapmakla uğraşıyordu dayanamayarak kıkırdayarak 'sanırım Sema sıcak çikolatanın üstünde deney yapıyor ' diye içimden geçirmeden edemedim.
Kıkırdadığımı gören Oğuz bana keyifle bekıyordu ona bakdığımı görünce anında duygusuz bakışına büründü ve telefonuyla uğraşmaya başladı. Dayanamayarak sordum "sen neden gelmiştin söylesene?" bana uzunca baktı cevap vermedi sabırsızca tekrar sordum "sana diyorum Oğuz!" upss sanırım sesim biraz yüksek çıktı , usanmışçasına ofladı "kızım senden izin alacak değilim " göz devirmeme engel olamadım."Evet öyle ama neden bizim oturduğumuz masa ?". alaylıca sırıtarak.  "seni özledim" demesiyle yüzümü ekşitmem bir oldu"dalga geçme benimle " salak ne olacak , bana bakarak alaycı bir şekilde sırıttı "seninle uğraşmak komik oluyor " gözlerimi devirerek " gül o zaman " beni deli etmekten ne zaman vazgeçecekti acaba salak ne olacak .
Oğuz bana bakarak göz kırptı ,buda neydi şimdi diye düşünürken "of sen gitsene artık " diyerek bir kolumla kapıyı işaret ettim, ukalaca balarak sırıttı "daha eylenemedim ki " yok artık "sen tam bir sinir bozucusun biiliyosun değilmi?" kahkaha attı aman Allah'ım gülmek ona çok yakışıyordu ,-ne diyorum ben ya - sinsi bir bakış atarak "biliyorum bir benzerim yok bu konuda " gözlerinde anlamsız bir parıldama geçti .Ben sinirden gözlerimi devirirken sandalyeden kalkarak "kızım sana gıcığım bunu bil ve fazla havalanma duydunmu?" gözlerimi kısarak ona baktım "ne tesadüf hislerimiz karşılıklı " bana doğru eğildi ve bakışları sertleşti "fazla gözüme batmasan iyi olur " sesi tehtidkardı
bir anlık afallamayla "ben sana birşey yaptığım yok sen kendi kendine rolleniyosun " çenemi kaldırarak ne kadar haklı olduğumu gösterircesine dik  durdum .Dudağını kenarı ukalaca kıvrıldı "iyi o zaman ona göre davransan iyi olur " bana acımasızca bir bakış attı ve saçımın bir tutamını parmağına doladı "tamammı?" sanki itiraz istemiyordu ,saçımı parmağından kurtararak "herneyse şimdi beni rahat bırak"  kafasıyla beni onayladı tam kantinden çıkarken.       " kızım seni sinir etmek çok komik oluyor " kızarak bağırdım " defol baş belası Oğuz "  kahkaha atarak kantinden çıktı ,içimden geçirdim acaba Sema gerçekten ne yapıyodu da işi bu kadar uzadı diyerek sandalyeden kaltım ve kantine doğru yürüdüm.
Sema bir güzel oturmuş sıcak çikolatasından yudumlayarak televizyon izler gibi olanalrı seyrediyormuş meğer birde yetmezmiş gibi beni görünce kahkağa
attı dayanamayarak bir küfür homurdandım "kızım sen tam bir gıcıksın , bende diyorum neden birtürlü gelmedi " kollarımı göğüsümde birleştirerek "meğer hanım efendi bizi seyrediyormuş ,
umarım sıcak çikolatamı yapmışsındır baya meşkul gösünüyorsunda" Sema bana kıkırdayarak bakarak "yapmaz olurmuyum kanka " dayanamayarak
"ee bir zahmet , hadi beraber masaya geçelim bari " masaya geçince Sema ile sıcak çikolataları içerken sohbet ettik .Sema herzamanki gibi şen şakraktı sohbet ederken bana insanı gıcık edicek türden şakalarını yapmadan da geçmiyordu.Tatlı arkadaşım benim umarım hep mutlu olursun diye içimden geçirdim. Sema ile öyle eylenirken zamanın nasıl geçtiğini anlamadık , sonunda tenefüs zili çalmış ve boş dersimiz bitmişti.
Sema bana bakarak "kanka keşke boş ders hiç bitmeseydi ,birde derse giricez çok üşeniyorum ya" kankama sıcacık bakarak ekledim "ee napıcaksın canım biz öğrencilerin boynuna borç bu okul yoksa nasıl gelecek kurucaz değilmi ?" Sema bana
ukalaca bakarak kıkırdadı "bizim kızın yine inekliği tuttu" ben de dayanamayarak kıkırdadım "eh biraz öyle sanırım ama ne yalan söyleyeyim
bazen ben de sıkılıyorum" biz öyle lafalşırken o sırada ders zili çaldı ve Sema ile birlikte sınıfa doğru çıkmaya başladık , merdivenlerden ilerlerken
tam sınıfın olduğu kata gelmiştik ki yukarı merdivenden birinin geldiğini gördüm bu Çağatay 'dı bizim olduğumuz kata gelirken birkeç basamak kala bir sıçramayla önümde bitti.Ben hafif bir irkilmeyle geri çekildim Çağatay orta okuldan beri böyle hareketli biriydi. Çağatay'ın yüzünde hafif bir gülümseme geçti ve son sürat sınıfa doğru ilerledi. Bende
arkasından sınıfa girdim. Ders boyu Sema ile not aldık, dersimiz matematikti hocamız çok iyi anlatıyor ama konuşmasındaki resmiyet can sıkıyordu doğrusu.Öğretmenimiz erkekti orta boylu sakin biriydi ,yüzünde de bir lekesi vardı.   O leke nasıl oldu diye merak ettiğimiz halde hiç soranda olmamıştı doğrusu.
Matematik derslerimiz hiç sıkıcı geçmezdi ,okulumuz sağlık bölümü  olduğu için burada  sayısalcı çoktu.

 

DENGESİZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin