Ben Kamer on altı yaşındayım . Yaşıma göre ağır olaylar yaşadım. Çok zor günlerdi ama Allah'ın izniyle hepsini atlattık. Sizlere anlatmak istediğim şey o zor günler.
Ben box,futbol,basketbol,masa tenisi,bedminton vb. sporlarla uğraşıyorum. İşte bütün olay burda başlıyordu.
Ben ve bizim kızlar futbol takımı olarak turnuvalardaydık . Maçın yaklaşık yetmişinci dakikada kafama top çarptı . Beni alel acela hastaneye götürdüler .
Bana göre turp gibiydim ama neler olmuş neler ohoo benim dünyadan haberim yokmuş. Annemle aile doktorumuz Celil Bey kapının önünde konuşuyorlardı. Bende bunun farkında deyildim . Annemi çağırmak için dışarıya çıkıcaktım tesadüfen konuşmalına kulak misafiri oldum . Annem Celil Beye aynen şunları söylüyordu :
Durumu çok mu ilerlemiş .
Celil Bey ise:
- evet ilerlemiş. Artık sizin bir beyin cerrahına gözükmeniz lazım .
Annem üzgün bir ifade ile "hangi cerrahı önere bilirsiniz "dedi.
Ben bu konuşmadan hiçbir şey anlamamıştım. Yerime gidip yattım . İçeri annem girdi ve "endişelenme bir şeyin yok sadece Celil Beyin işi varmış onun için başka bir doktora gözükmemiz lazım" dedi. Tamam dedim .Annemden telofonumu istedim . Su'yu ardaım ve hemen geldi. Ona herşeyi anlattım ve Su "bu çok saçma ,annen kapıda doktorla başka bir şey konuşuyor sana başka bir şey anlatıyor .Senin dosyanı bulmalıyız." dedi . Bana uyardedim ve plan hazırlamaya başladık.Plan aynen hazırladığımız gibi gitti sayılır. Annem Celil Beyin odasında benimle ilgili konuşuyordu . Su ise kapıda benim işaretimi bekliyordu. İşareti verdiğim an çığlık atıp bayıldı .Annemle Celil Bey hemen odadan çıktılar . Annem hemen Su' yu tanımıştı ve hemen odaya kaldırdılar . Ben de Celil Beyin odasında bana ait olan dosyayı arıyordum bu sırada. Dosyayı buldum ve okumaya başladım . Dosyanın içinde yazanlar beni çok korkutmuştu şöyle yazıyordu : Beyninde ileri derecede ilerlemiş tümör var. Ben bunu okur okumaz ağlamaya başladım ve içeri annemler girdiği an bayıldım. Gözlerimi açtığımda yanımda Su ve annem vardı. Anneme " bu okuduklarım doğrumu " dedim. Annem gözlerini benden kaçırarak kısık bir sesle evet dedi. Ben biran duraksadım. Buzamana kadar ne yaşadım , ne yaptım yada ne yapmayı planladım. Hiçbirini bilmiyordum . Beynim sıfırlanmıştı ,sanki hayat durmuş ve bana işte bukadar diyordu .
Artık annem ,kardeşim,babam,Zeynep ,Büşra ve Su hiçbiri ile konuşmuyor ,yemiyor yada içmiyordum . Sanki bitkiydim. Sadece sevdiğim yazarların kitaplarını okuyor yada kendime yazdığım kutlarca mektupları okuyordum.
Yine böyle sıkıcı bir günde mektuplarımı okuyordum bir satıra aklım takıldı beni çok etkiledi. Şöyle yazıyordu :" Hayat vazgeçmek için deyildir, çabalamk içindir ". Durup bir düşündüm ben napıyordum . Bunca gün sadece kendi yasımı tutmuşum . Ben daha ölmemiştim ve tedavi olabilirdim . Daha vaktim vardı. Hemen Su' yu aradım hastaneye geldi annemide çağırdım ve onlara " Artık mücade etme zamanı geldi "dedim . Annem ve Su çok sevindi . Annem sanki yeniden doğmuş gibiydi. Aile doktorumuz Celil Bey bizi Beyin cerrahı olan arkadaşına yönlendirdi . Ben herşeyi kabul etmiştin ama içimde hala tarif edemediğim bir sıkıntı vardı. Bu sıkıntı azda olsa ferhalamıştı ama hala beni raharsız ediyordu. Hergün Su gelir beni görürdü sınıfta neolmuş neolmamaış her şeyi anlatırdı yada onla sohpet ederdik . On beş gün bilemdin bir ay böyle geçti . Artık canım okadar sıkıdı ,bunaldım,daraldım. Okula gidip arkadaşlarımı görmek ,öğretmenleri görmek yada okula yenigelen öğrencileri tanımak istiyordum. Bunun için Su 'yla bir plan yaptık .
Plam bu: Ben Zeynep 'i aradım o geldi boylarımız aynıydı ve dış görünüş olarak benziyorduk . O benim yerime geçti yani kıyafetlerimi giydi . Annnem bu durmu anlamasın diye anneme" anne biz kantindeyiz "dedim . Zeynep kantine gider gitmez bizde hemen okulun yolunu tutuk. Okul hastaneye yakındı onun için yürüdük . Okula gittiğimde benim daha önce başkanlığını yaptığım bedminton takımı turnuvalar için çalışma yapıyorlardı. Tam Su'ya bir şeyler soracakken onu gördüm . Allah'ım bu nasıl bir gülüş . Bu boy endam . Kızarmıştım ve heyecandan Kekelmeye başlamıştım. Su'ya döndüm ve bu kimdiye sordum . Nediyorsun Kamer" kim kim"
Su'yu cimcikledi. Ve "şu erkekler talımının başkanı kim "dedim .
Başkan olduğunu kolundaki işaretten anlamıştım .
Su bana dönüm " Muhacir ,bu yıl okula yeni gelenlerden ve bizim sınıfta"dedi. Be bir anda "olamaz tamda benim hastanede olduğum yıl gelmiş" dedim mırıldanarak.
Su biranda "Kamer sen beni dinlemiyormusun" dedi.Düşüncelerimden sıyrılıp ve boş bulunup "ne !" Dedim .
Su söylediklerini yeniden anlattı " Kamer bu gün kızların takım başkanı gelmemiş ve senden bu günlük başkan olmanı istiyorlar
ne dersin " dedi.
"Aslında çok iyi olur" dedim ve oyuna başladık .
Kızlar ,erkeklere karşı oynuyordu . En son takım kaptanları çıkıp yarışıyorlardı. Sıra bana geldi ,elime raketi aldım ve sahaya çıktım.Muhaccir çok iyi oynuyordu . Bende fena sayılmazdım.
Biranda başım döndü ve gözlerim karardı . Gözlerimi açtığımda hastanedeydim. Su'ya "ne oldu ,buraya nasıl geldim" dedim .
Su bana herşeyi tek tek anlattı . "Sen bayılınca hemen Muhaccir seni kucağına alıp hastane getidi . Ve sen uyanana kadar burda kapının dibinde bekledi . Sen uyanıncada gitdi."dediBen şok oldum ne diyeceğimi şaşırdım. Su'ya dönüp "M-Muhaccir mi getirdi beni" dedim .
Heyecandan kekeliyordum. Şuan gerçekten ne yapacağımı bilemiyordum. Su'yla biraz oturduk sonra oda evine gitti .
Bütün gece gözüme uyku girmedi . Sabaha doğru bir iki saat uydum . Bütün gece aklımda o vardı. Onu bir saniye aklımdan çıkaramıyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tesadüflerle Dolu Bir Aşk
Romance14 yaşında ki Kamer 'in tesadüfen hayatına giren her şeyin hem canını yakması hemde mutlu etmesi. Bu mutlulukların birtanesi ve en önemlisi ise hayatını deyiştiren Muhacir olması. Ve Kamer, Muhacir için hayatında ki en can yakıcı fedakârlığı yapması...