UÇMAYI BİLMEYEN KELEBEK🦋

O gece koşuyordum. Nerede olduğumu bilmeden sadece kalbimin götürdüğü yere gidiyordum. Saçlarım dağılmıştı,gözlerim soğuktan morarmış,ve kalbimin ritmi bozulmuştu. Öyleki sokaktan gecen yaslı bir kadın yanımda dikiliverdi. Başımı kaldırmamla kadın bir adım geri gittı. İyimisin kızım dedi.ben cevap vermeden sadece başımı salladım. Sonra uzaklastım ordan bi süre öylece yürüdüm sonra soğuktan donmuş parmaklarımla yüzüme dokundum epeyce üsümüştüm. Bir kaldırımın kenarına oturdum. Dünden kalma sarhoşlugun etkisiyle başımın döndüğunü hissettim. Gerisini ise hatırlamiyorum. Uyandığımda bir müzik çalıyordu boyle insana huzur veren içini okşayan rahatlatan bir müzik. Gözlerimi araladım yavaşça başımda bekleyen dalgalı saçlara sahip beyaz tenli kahve renginin en açık tonlarında gözlere sahip bi gencti. Bir anda kalktim yerimden. Genç sanki hicbirşey olmamış gibi yerinden kalktı ve yanıma elimden tuttu. "Dün epeyce kötüydun birseyler yiyelimde kendine gel"dedi. Sagol demeyi tercih ettim canim hiçbirsey istemiyor. Bana baktı uzunca bi sure sonra yanıma geldi ve elini uzattı. Bende ifadesizce suratina baktim. Sonra beni sarsmamaya dikkat edercesine kucağına aldı o an yüzünün tüm hatlarını inceleme fırsati buldum. Kaşının yanında ince bir çizgi vardı burnunun yanında iki çizik ve gözleri gerçekten kahve renginin henüz keşfedilmemiş rengi gibiydi. O an göz goze geldik kafamı asağıya eğdim hemen. Tek ayağıyla sandalyeyi çekti ve beni oturttu sandalyeye. Saçlarımı geriye atıp ellerimi yüzümda birleştirdim. Çatalı masadan aldı ve elime tutuşturdu. Ben şaşırmış bir sekilde ona bakarken kendi çatalıyla bir dilim peynir verdi ağzıma. Yemem icin gözümün icine bakti bende yedim. Sonra bi dilim salam aldim ve kahvemi yudumladim. Gülümseyen gözlerle bakti bana kafami kaldırıp ona baktığımda beni inceledigini anladım. Bende uzun bi sure ona baktım. Sonra ağzını oynatmaya başladı.
Eee adını söylemedin hala? Bende ona saşkın gozlerle baktim sonra yeniledi sorusunu..
Zor bisey sormadim sadece ismini merak ettim..
Hasret dedim kısaca..
Hmm güzel isim dedi ve guldü ee anlat bakalım dedi nasıl buralara geldin?
Gözlerinin icine baktıktan sonra yere baktım.. tesadüf desim acı bi tesadüf sadece..sonra bana bakti ve neden evinde degilsin?dedi.
Evden kactım aslında kactığımda pek soylenemez..kendi başıma yasıyorum annem babam ben küçük yaştayken ölmüş. Yüzlerini bile hayal meyal hatırlıyorum.. kafasını eğdi aşağıya ayni kaderi yasıyoruz.. dün gece yasadıklarim geldi aklima biraz içiyim derken fazla kaçırmısim sokağa çıktım başımın dönmesinden kaçmak için. Önce yürüdüm sonra ise yaramayınca koştum. Ama yine olmadi bende bi kaldırıma oturdum o ara daha çok başım döndü gerisini hatırlamiyorum zaten. Uyandığımdada burda buldum kendimi.. dudağını oynattı birden o zaman hatırlamadiğin yerleri ben anlatayım. Sokağın köşesindeki kaldırımda buldim seni. Oldukça üşümüşe benziyordun o saatlerde iti kopuğu çok olur buralarda bende başına bir iş gelmesin diye yanıma aldım seni.. sonrasi bildiğin gibi işte.uyandin ve burdayiz dedi ve dudağı yana kıvrıldı.. yeni farkettigim bisey daha vardı yanaklarında kocaman gamzeleri var..yemeği yedikten sonra sofrayi toplamak icin ayağa kalktım. Ama müsaade etmedi ben yaparım dedi ve beni yana itti.. sen söylemedin dedim. Ne dediğimi anlamamışçasina bana baktı ismini diyorum bana söylemedin. Hee evet dedi ama yine sustu. Söylemicekmisin? Bana döndü ve istersen bi elini yüzünü yıka sonra oturup biraz konuşalım dedi. Bende kafami salladım ve banyonun nerede dugunu sordum koridorun sonunda dedi. Bende lavaboya yöneldim. Içeri girdiğimde kendi başına yaşayan bir erkeğe göre fazla temizdi. Aynanın karşisına geçtiğimde yüzümdeki akan makyajıma baktım gözlerim simsiyah olmuştu ve göz altlarım morarmıştı.önce yüzümü yıkadım ardından adını bilmediğim gence seslendim banyoya girebilimiyim? İçerden gelen ses bana doğru yaklaştı ve içeri girdi tabiki yapabilirsin dedi ve büyük dolaptan bir havlu çıkarttı. Ama dikkat et kayıp düşme dedi ve gülüp dışarı çıktı. Musluğun sıcak tarafını açıp küvetin dolmasını bekledim ama o sırada bisey farkettim ben gülüyordum o genç odadan çıktığından itibaren gülüyordum sonra hemen kendimi düzelttim ve saçmalama dedim kendi kendime küvetin ağzına kadar doldugunu fark edince üzerimi çıkartıp küvete girdim iyice yıkandıktan sonra biraz kendimi toparladım banyodan çıktıktan sonra aynanın karşısında saçlarımı kurulamaya başladim. Fakat tam kurularken elektriklere birsey oldu ve kurutma makinesi durdu. Işıklar söndü ister istemez korktum tam onu çağıracaktımki adını bilmediğimi hatırlayınca "hey" diye seslendim. Bana dogru yaklaşan ayak seslerini duyunca saçlarımı geriye attim. içeri girdiğinde korktugumu anlamış olacakki elektrikler gitti dedi. Tam konusacakken öksürmeye başladım. Bana baktı ve "üşüteceksin gel saçini kurutalım"dedi. Bende olur der gibi kafamı salladım. Havluyu aldi ve nazikce saçımı kurutmaya basladı. Tam o anda aklıma bir soru geldi."adını bilmiyorum hala" gülümsediğini gördüğüm aynadan gözüm gamzelerine kaydi. Sahiden ne kadar güzel gamzeleri vardi. Kafamı salladım o an saçmalama der gibi "ne oldu" dedi hiiç diyip sustum. "Oğuz"dedi kısa ve net bir dille bende güzel isim diye karşılık verdim saçlarımın tamamen kuruduğunu anladığımda havluyu elime aldım ve suratina baktım. Gözlerimi kaçirdim ve ben biraz dinlenebilirmiyim diye sordum. "Tabiki dedi ve baska bir odaya getirdi beni ."dolapta temiz kıyafet var üzerini değiştir ama yorganını sıkı ört üşüteceksin".
Tamam dedim ve arkasından kapıyı kilitledim. Kendimi çok yorgun hissettiğimden hemen arkamı dönüp uyudum.