Bol bol yorum bol bol vote oke :D bu bölümde aklımda şahane fikirler var ve hepsini yazdım hade iyi okumalarrr :**
Arabaya bindiğimde derin bir nefes aldım Ege isehemen şöför koltuğuna oturup arabayı asfaltta yağ gibi kaydırdı,Ben koltuğa yağıştım iyice yani korktum, ama zaten yanımdayken benim korkmama gerek yok of ne diyorum ben ya ona aşık olmamalıyım!!!
"Efendim aşkım bi şi mi dedin duyamadım da?"
"Yoh bi şi dikkatli sür ölmek istemiyom da"
"Tamam aşkım sen yeterki iste :*"
LAN O BANA ÖPÜCÜK MÜ GÖNDERDİ OHA OHA OHA ÖPÜCÜK BİLE GÖNDERİRKEN BU KADAR TATLI OLAN Bİ İNSAN İLK DEFA GÖRÜYÜRUM LANN
Öhom öhom terbiyeni bozma İpek terbiyeni bozma. Dayanamayıp
"Nereye gidiyoruz acaba?!"
"Sen hiç merak etme aşkitoşkoşkom"
Hiç bi şey demeden önüme döndüm. Ben böyle kelimelere alışık deilim.
Yarım saat sonra ileride böyle renkli renkli ışıklar vardı ne olduğunu çözemiyodum yaklaştıkça evet evet bu lunapark
"LUNAPARKK AAAA"
Diye bağırmam bir oldu hayatımda hiç gitmemiştim. Bu güne nasip oldu hem de sevdiğim öküzle inanamıyorummmmm :Ddd
"Bağırma aşkım daha çok bağıracaksın"
"Nasıl yani!?"
"Boş ver aşkım :)"
Sesimi çıkartmadan önüme döndüm. Lunaparka yaklaştıkça aynı zamanda da ben bu göte aşık oldum mu diye düşünüyodum. Ege arabayı park ettikten sonra hızlıca benim kapımı açtı ve elini uzattı. Tereddüt etmeden elini tutum. Lunaparktan içeri girince kimsenin olmadığını fark ettim. Kendi kendime boş verrr dedim. Banklardan birisine oturdum, Ege de arkamdan geldi yanıma oturdu. Biraz karanlık geçede yıldızları izlemeye başlamıştım.
2-3 dk sonra Ege kolumdan tutuğu gibi beni korku tüneline bindirmesi bir olmuştu.
"Ege ben çok korkarım bunlardan""Bi şey olmicak ben yanındayım ;)" AMAN ALLAHIM O GÖZ KIRPMASI, ONE LAN ÖYLE BU ÇOCUK DÜNYAYA DÜŞEN METEOR İSE BU HAREKETİ DE KENARLARINDAKİ KIVILCIMLAR HERHALDEEE. neyse sakin...
"Tamam"
Demekle yetindim.
Beraber 2 kişilik koltuk gibi kırmızı oturaklara oturduk ben gözlerimi kapattım anda ilerlemeye başladı 2-3 dk sonra gözlerimi açtığımda her yer zifiri karanlıktı. Hasiktir ben karanlıktan çok korkarım, yanımdaki Egeye bakmaya çalıştım o da yoktu."E-EEGE" cılız ve titrek çıkan senime bin defa küfür ettim bir anda karşımda kırmızı ve loş ışıklar belirdi. Sonra yakışıklı beyfendimiz perde gibi şeyin arkasından çıkıverdi. Elinde mavi güllerden oluşan bir demet vardı. Ceket, pantolon ve gömlekle o kadar yakışıklı o kadar çekici duruyodu ki, bi kaplan gibi üstüne atlamamak için kendimi zor tuttum. Bir amda bana o pislik sırıtışını attı...
"Martının denizi sevdiği kadar sevebiIir misin ? Toprağın suyu sevdiği kadar sevebiIir misin ? LeyIa'nın Mecnun'u sevdiği kadar sevebiIir misin? Hadi bırak butun bunIarıda, Benim seni sevdiğim kadar sen de beni sevebiIir misin ? "
Ağzım açık kalmıştı ne diğeceğimi bilmiyordum. Sadece onun sözlerine odaklanmış dinliyodum, ve tabi ki içimden milyonlarca kez "EGE SENİ ÇOK SEVİYORUM" diyordum...
"Kalbimdeki nedenim, sıgınacak tek mekanım, karanlıktaki avuntum, olurmusun sonsuzlugum... sevginle doguyor günlerim, seni görünce titriyor ellerim, gülümsemenle tükenir bedenim, olurmusun yaşama nedenim... gökyüzünde yıldızım, hayattaki yalnızlıgım, beni titreten soğuk, olurmusun alınyazım... sana yanar su kalbim, birtek sana aglar gözlerim, ölmeden önce son nefesim, olurmusun ecelim?"
Kalbim hızla çarparken ne yapacağımı bilemedim gözlerim dolmuştu o anda hıç bir şey düşünmüyodum sadece EGE bu bizim hikâyemiz deil bu bizim MASALIMIZ olacaktı, oldu da..