Çaresizlik Hikayesi

29 0 0
                                    

Bitirmek bazı şeyleri. Üstüne bir çizgi çekmek.
Zar zor elin titreye titreye.
Yüreğin kanaya kanaya son vermek herşeye.
Aşka, sevgiye, mutluluğa, hayata ve yaşama.
İstemeye istemeye ve hatta deli gibi severken bile son vermek.

Acıdır bu. Asla geçmeyecek olan.
Ve bunu yüreğine kazıyanda sensindir.
İçler acısı.
Bu yolun sonu yok mudur?
Yoktur.
Her heves kalır kursak denen illette.
Yıkılmamak için tutunacak bir dal bulursun, oda kırılır elinde kalır.
Kapaklanırsın yere, bak yine yerlerdesin.
Benim yerim neresi?
Ayakların altı mı?
Yoksa bir yerim yurdum var mı?

Herşeyin bir ilacı var diyenler de palavra.
Hiç birşeyin ilacı yoktur bizim dünyamızda.
Olsaydı belki yaşıyorduk şuan. Dile kolaydır daima söylemesi.
Peki ya, yaşayacak olan?
Ona da kolay mıdır böyle.
Kolay mıdır ölüp ölüp dirilmek?
Kolay mıdır su yanındayken alevler içinde yanıp küle dönmek?
Palavra diyorum ya hepsi.
Bugün varlar, yarın hepsi yok.

Umuda varan bir çizgi ipincecik.
Nasıl yürüyebilirsin ki, yolda düzgün yürümeyi beceremezken.
Çaresizsin, kimsesizsin. Tutamaz kimseler elinden, duyamaz kimseler sesini.

Her kilidini açışında kalbinin, bir deprem oluverir. Yıkılır dökülür her defasında bir odası.
Hangi yara bandı kapatabilir, kalbimin yıkılmış ve parçalanmış yaralarını?

Azgın denizin suları, nasıl da dalgalanıyor. Sanki kurbanını yutmak için can atıyor.
Hayatta böyledir. Mavi kadar güzel, dalgalanır ince ince.
Uzaktan güzeldir. İçine girdiğin an başlar köpüklenmeye.
Yutar seni en acı en derin köşelere.
Diplere batarsın, çırpınsanda kurtulamazsın.
Unutmayın. Ne kadar çırpınırsanız o kadar dibe batarsınız.
Nefesin kesilir, boğulursun. Bir umut kurtulacağım diye kendini avutursun. O kadar kolay değil.
Kolay olsaydı eğer, kimseler ölmezdi, kimseler üzülmezdi.
Kolay olsaydı eğer.
Sen ağlarken dünya sana gülmezdi...

Güçlükle konuşursun kuramazsın bir cümle.
Hangi kelime anlatabilir ki seni.
Sen anlatabilir misin içindekileri?
Anca yazarsın, defalarca karalayıp attığın, yırttığın sayfalara.
Yazarsın da kim okuyacak bunları.
Kim okuyupta anlayacak seni?
Kim kaybolduğun o karanlık sokaklara bir ışık tutup kurtaracak seni?

"Bir çaresizlik hikayesi
Umudun tükendiği, sefil dağların en tepesi
Yokuş aşağıya atarsın kendini
Dikenler kanatır, parçalarını ayırır
Aşağıya vardığında ne sağlamsın ne yaralı
İkilemde kalmışsın bak yine
Ne ölü ne canlı
İşte bu da hayatın en büyük ayıbı."

Bir Şizofrenin GünlüğündenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin