Without you [Ara verildi]

Bölüm 2 - BTS'in yeni evi?!

Sabah çalan alarmla uyandım. Kalkıp duşa girdim. Duştan çıkınca üstümü giyinip aşağı indim. Kahvaltı hazırlayan abime "Günaydın abi" diyip masaya oturdum. Abim bana dönüp "Günaydın güzel kardeşim" dedi. Önüme koyduğu yemeği yerken "Hep güzel diyip duruyosun. Nerem güzel benim??" diye söylendim. Yanağımdan bir makas alıp "Her yerin ayrı güzel senin. Dış olarak düşünme sadece. İçin de güzel" dedi. Hafifçe gülümseyip yemeğime döndüm. Annem ile babam öldüğünden beri abimin evinde kalıyordum. Bu da abimle daha iyi anlaşmama neden olmuştu. Okulu bitirir bitirmez evden ayrılınca ona biraz kırılmıştım. Ama onun hayatıydı bu yüzden karışamazdım. Bende annem ile babamı yalnız bırakmak istemediğim için onlarla kaldım. İkisinin ölümü bende çok büyük etki yarattı. Eskiden çok konuşkan olmasam da yine de biraz arkadaşım vardı. Aralarından bir tanesi küçüklükten kalma arkadaşımdı. Onun dışında üç tane daha çok yakın arkadaşım vardı. Bu dört arkadaşımın hepsi de army idi. Onları gerçekten çok seviyordum. Kötü zamanlarımda hep yanımda oldular.

❁❁❁

Üstümü giyinip evden çıktım ve otobüs durağına gidip otobüse bindim. Otobüste istemeden uyuya kalmıştım. Uzun zamandır tek baktığım haber JongHyun'un ölümüydü... Diğer haberlere baktım. Otobüsten inip okul yolunda yürürken bir haber gördüm. BTS bize çok yakın bir siteye taşınmış?! Şu son günlerde aldığım haberler beni delirtiyordu. İlk aldığım haber beni aşırı üzdü. İkincisi ise aşırı mutlu etti. Yarın da herhalde EXO'nun yan komşumuz olduğunu falan öğrenirim. Okula varınca eşyalarımı sınıfa bırakıp telefonum ve kulaklığım ile aşağı, arka bahçedeki ağacın oraya indim. Kızlar benim sürekli burda olduğumu bildikleri için buraya gelirlerdi. Aşağı inince ağacın altına gidip oturdum. Bir süre müzik dinledikten sonra yanıma heyecanla Hyun Ae geldi. Arkasında da Jae Hwa vardı. O da yanıma gelince Hyun Ae heyecanla konuşmaya başladı. "BTS yeni yurtlarına taşınmış! Yeni görüyorum! Ha Neul baksana bu site size çok yakın değil miydi?" dedi ve telefonu bana çevirdi. Sakince kafamı evet anlamında salladım. Hyun Ae sevinçle zıplayarak "Ha Neul Jimin'i görür müyüm sence~" dedi. "Bilmem görürsün herhalde." diye geçiştirdim. Telefonuma abimden bir mesaj geldi.

Abim: 2 hafta sonra falan yurtdışına çıkacağım. Ev sana emanet.

Ben mesajı okurken Hyun Ae hızla yanıma oturup "Kimden?" dedi. O sırada "Bir EXO gelmedi buralara pfff...Neyse BTS'in geldiğine şükür" diye söylendi Jae Hwa. Hyun Ae telefonuna bakıp "Abin? 2 hafta sonra...NE?!" dedi ve bir anda ayaklandı. Hyun Ae "Gittiğinde söyle sizde kalacağım!" diyince başımla onayladım. Zil çalınca hepimiz sınıflarımıza gittik. Cho Hee benimle aynı sınıftaydı. Ona el sallayıp sırama oturdum.

❁❁❁

Okul çıkışı Eun Kyung yanıma gelip "Bugün bize gelsene." dedi. Gülümseyip "İlk bizim eve uğrayalım giyecek bişeyler alıyım. Olmadı hafta sonu da sizde kalırım." dedim. "Tamam." diyip gülümsedi ve benimle birlikte otobüs durağına geldi. Otobüs durağında beklerken yanıma dün Yoongi'nin giyindiği gibi giyinip siyah maske takan biri geldi ve telefonunu açıp bişeyler yazdı. O sırada telefonuma bir mesaj geldi. [Y.N: Aaa ne tesadüf ㅋㅋ]

Yoongi: Yanında oturduğumun farkındasın dimi?
Ve... Yanındaki tanıdık biri mi?

Ona dönüp gülümsedim. Telefona dönüp ona mesaj attım.

Ben: Evet farkındayım. Ve evet tanıdık biri. Yakın arkadaşım.

Bir süre öyle yazıştık. Eun Kyung yanımda Yoongi'nin oturduğunu bilseydi kesin kudururdu. Otobüs gelince Yoongi de bizimle beraber bindi. Bir yere oturdu. Yanından geçerken beni kolumdan tutup yanına çekti ve yanına oturmamı sağladı. Ona bakıp 'napıyorsun?' bakışı attım. Eun Kyung boş olan bir yere geçti ve telefonunu açıp kulaklıklarını taktı. Bizi duymayacağını düşünerekten "Niye bu otobüse bindin?" dedim Yoongi'ye bakarak. Bana bir süre bakıp "Binemez miyim? Yasak mı var?" dedi. Elinin hala kolumu tuttuğunu farkettim. "Başka bir zaman olsa bişey demezdim Yoongi Oppa. Fakat şuan otobüste br tanıdığım var." diyince elini hemen bıraktı. "A- Unutmuşum.." kafasını kaşıyıp gülümsedi ve "Özür dilerim." dedi. Önüme dönerken "Bu kadar tatlı olursan napıcaz biz senle" diye söylendim.

❁❁❁

Eşyalarımı aldıktan sonra Eun Kyung'ların evine gittik. Akşam yemeği yiyip Eun Kyung ile birlikte yukarı çıktık. Hafta sonu neler yapalım diye konuştuk. Sanırım ben daha çok onun yanında konuşmaya başlıyordum. Çünkü dediğim gibi ben asosyal bir insanımdır. Ve kimseyle o kadar çok konuşmam.

Biz hafta sonu için planlar kurarken birden Yoongi aradı. Telefonu açıp çaktırmadan Eun Kyung'dan uzaklaştım. Yoongi "Alo? Nasılsın?" diyince elim ayağıma dolandı. "İyiyim" dedim. Eun Kyung yanıma yaklaşıp telefondaki arayana baktı. Yüzüme 'Ciddi misin sen?' bakışları atıp "Artık milleti sevdiğin adamın adını yazarak mı kaydetmeye başladın? Ekranda gördükçe aklına gelsin diye falan mı? Hayırdır Yoongi diye kaydetmeler falan" dedi. Yüzümün kızardığını görmüş olucak ki birden gülmeye başladı. Yoongi'den hafif kıkırdamalar gelince iyice utandım ve telefonu yüzüne kapattım. [Y.N: Neden böyle yaptım bilmiyorum sorgulamayın. Neyse okumaya devam ㅋㅋ]. Bir yandan telefonu Yoongi'nin yüzüne kapayan kendime bir yandan da bana gülen Eun Kyung'a sövüyordum.

❁❁❁

Sabah Eun Kyung'ın kaldırmasıyla uyandım ve kalkıp bir duş aldım. Üzerimi giyinip aşağıya indim. Eun Kyung da benim gibi duş alıp giyindi ve yanıma geldi. Eun Kyung'ın ailesi ile kahvaltı ettik. Daha sonra çantalarımızı falan alıp dışarı çıktık. Alışveriş merkezine gitmek istiyorduk. Belki sinemaya falan giderdik.

Alışveriş merkezine vardığımızda Hyun Ae yanımıza geleceğini söyledi. Sinemanın olduğu yere gidip onu bekledik. Geldiğinde biletlerimizi alıp ilk seansa girdik. Sinemadan sonra biraz dolaşıp bişeyler aldık. Bir mağazadan çaktırmadan Yoongi'ye hediye aldım. Alışveriş merkezinden çıkıp evlerimize dağıldık. Ben Eun Kyung ile gittim. Hyun Ae ise kendi evine gitti.

안녕하세요! Aradan çok uzun zaman geçmedi. Fakat ben yeni bölüm yazmak istedim. Umarım beğenmişsinizdir. Bu bölüm biraz saçmalama oldu galiba ama neyse. Birde şey...Sizce Ha Neul'un giydiklerinin resmini falan koymalımıyım?

Okurlarım!
사랑해요!