6. BÖLÜMDEN DEVAM
Duru güldü ve
"Hımm " demekle yetindi."Bana yardımcı olur musun, sence ona nasıl bir hediye alayım. Yarın doğum günü."
"Ateş evlenmek zorunda değiliz."
"Sanırım zorundayız. Babam senin için, senin babanın deyimiyle başlık paranı verdi. Ve benden başka çaren yok."
Duru derin bir nefes vererek
"Biliyorum" dedi."Şuraya girelim mi?" diyerek bir mücevherciyi gösterdi Ateş. Sonrada Duru'yu beklemeden mücevherciye girdi.
Duru gözlerini devirerek peşinden gitti. Hepsi çok güzel ışıl ışıl mücevherlerdi.
"Şu kırmızı olan nasıl?"
"Güzel."
"Aslında şu pırlanta da iyi. Pırlantayı çok sever Çağla."
"Onu mutlu etmek istiyorsan onun seveceği bir şey al.""Bakar mısınız, şu pırlanta yüzüğe bakabilir miyim?"
"Tabii, buyurun." diyerek Duru'ya denemesi için uzattı yüzüğü adam."Yok ben ..."
"Dene, senin parmaklarında..."
"Tamam ya."
Yüzüğü parmağına takıp bakmaya başladı. Resmen kocasının sevgilisine yüzük bakıyorlardı."Güzel değil mi?"
"Hıhı, ama bence başka şeylerede bakalım. Belki daha güzel bir şey buluruz."
"Tamam. Bunu ayırabilir miyiz acaba."
"Tabii efendim."Kuyumcudan çıkıp avm'nin diğer mağazalarını incelemeye başladılar. Duru isteksizce incelerken her yeri bir mağaza görmüştü. Oldukça şirin...
"Haahh!" Ağzı neşeyle aralanmıştı Duru'nun. Ateş de onun baktığı yöne bakışlarını çevirdiğinde gördüğü şey oyuncakçı dükkanıydı.
Ateş'i beklemeden hızla mağazaya girdi Duru. Ateş de peşinden...
Gün boyu böyleydiler zaten.Minnie Mouse, Miki Mouse, Şirinler, Minionlar, Peluş Ayıcıklar, Pandalar, Pikaçu, Heidi ve daha bir çok birbirinden renkli ve güzel oyuncaklar. Hepsi de peluşdan...
Duru hayranlıkla bakıyordu. Saçma değil, eğer bir gün sizde çocukluğunuzda bu oyuncaklara sadece özenmekle yetinmeyi öğrenseydiniz yaşınıza rağmen hala içinizde yaşayamadığınız çocukluğunuzun hatrına bu oyuncaklara aşık olurdunuz.
"Çok güzeller!!!"
Ateş gülümsedi.
Duru koşarak birer birer eline aldı oyuncakları. Bakmaya başladı."Biliyor musun benim hiç küçükken böyle oyuncaklarım olmadı. Bir tane bez bebeğim vardı adı Nana idi. Hani şu sihirli diziden özenmiştim. Zaten hayatımın büyük çoğunluğu birilerine ve bir şeylere özenerek geçmişti. Sihirli olurdum hep oyunlarda, Nana benim kızım olurdu. Nana'nın babası kalbimizde yaşardı, ben çok iyi ,güzel bir anne olurdum. Nana da uslu ve akıllı olurdu ve tabi bana benzerdi, çok güzel olurdu. Oyunlarımda hep birilerini kendime aşık ederdim, herkes beni severdi. Ben, saf ve masum kız olurdum. Klişeleşmiş dizilerden özendiğim bir şey bu da işte. Kötü kızlar hep kıskanırdı beni. Ben kazanan olurdum hep, iyiler kazanırdı benim hayallerimde. Neyse kafanı şişirdim, bunları sana niye anlatıyorsam..."
"İstersen bu oyuncakları alabilirsin."
"Yok ben bunları bana al diye demedim. Zaten bir önemi yok artık, büyüdüm, oyuncağı ne yapacağım bu saatten sonra.""Peki Çağla böyle bir hediyeyi sever mi sence?"
"Bilmiyorum, nasıl bir kız Çağla? Yani maddi şeylerden mı yoksa manevi şeylerden mi zevk alır daha çok?"
"Bilmem. Ama sen bana yardım edebilirsin bence sonuçta sen de kadınsın."
"Tamam o zaman bence ayı al."
"Ayı mı, daha şirin.."
"Sen bilirsin. Bana sordun, bende fikrimi söyledim. Almak istemiyorsan alma. Hem biri bana böyle bir şey alsa çok hoşuma giderdi."
"Tamam alıyoruz."
Ateş ve Duru mağazadan bir peluş ayıcıkla çıktılar.
Ateş Duru'ya bakarak ayıcığı uzattı.
"Al." dedi.
"Çağla'ya almıştın ama bunu."
"E sen demedin mi 'Benim çok hoşuma giderdi' diye. Bende sana veriyorum işte."Ateş aklınca Duru'ya laf sokuyordu. Duru da kendine tabiri caizse 'göt olmuş' gibi hissediyordu.
Ateş en gıcık gülüşünü takınarak az önceki kuyumcuya girdi.
Çağla için beğendiği yüzüğü getirmesini söyledi kuyumcuya.
Duru da yenilgiyi kabul etmeyecekti.
"Bence bu yüzüğü alma. Daha güzel şeyler vardır belki. Bakalım mı?"
"Bence gayet güzel. Alıyoruz."
BÖLÜM SONU
Bu bölüm böyle,Beğendiniz mı ?
Telefonumda ya da bende bilmiyorum-😂- bir sorun var. Doğru düzgün paylasamadim bölümleri. Neyse yorum ve vote'yi unutmayın.
Sizi seviyorum💐🎀
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAFYA SEVDASI #Wattys2018
Roman pour Adolescents"Babam gibi olma, bırakma beni." "Söz veriyorum, bırakmayacağım seni." "Bir söz vermiştin bana, hatırlıyor musun! Beni hiç bırakmayacaktın?..." "...." Duru ve Ateş diğer insanlardan değişik değillerdi. Ne çok güzel/yakışıklı, ne çok akıllı... Tek fa...