19 - Bal
Gözlerimi açmadan, göğsündeki başımı daha rahat bir şekilde koyup, tekrar uykunun kollarına bırakmak istedim kendimi, huzur veren kokusu, güven veren kolları, yine sarıp sarmaladı beni, saçlarımdan öptü..
İki haftadır tarif edilemez bir şey yaşıyordum, bu yaşadıklarım gerçek olamayacak kadar güzel, hayal olmayacak kadar da gerçekti, değişik duygular içindeydim.. Ayni anda bir sürü şey hissediyordum ama galiba en önemlisi, mutluydum..
Mavi gözlü adam, beni mutluluktan öldürüyorsun.... Hayır hayır durun, beni yaşatıyorsun adam, gerçek anlamda, ilk defa, ilk defa yaşıyorum adam, ilk defa gerçekten nefes alıyorum..
Gözlerimi huzurla açtım yine, ''Ben sevdim böyle uyumayı' dedim kafamı kaldırmadan
''Uyandın mi sonunda ?'' dedi, biraz doğruldu, kafamı kaldırıp ona baktım, bende doğrulup yan tarafa geçtim, hemen yataktan çıkıp tuvalete koştu, ayni anda, ''Çok sıkıştım ya'', dedi
Arkasından gülerken, yastığı tuvaletin kapısına attım, ''Her gün, biraz daha odunlaşıyorsun''
Yatakta oturur vaziyette oturdum, ayaklarımı yatağın dışına sarkıttım, tavandaki gökyüzüne baktım, resmen tavana gökyüzünü indirmişti, gülümseyip ayağa kalktım ve odadan çıktım..
Mutfağa geldiğimde kendime önce kahve hazırladım, sonra masanın üzerindeki paketten bir sigara alıp en sevdiğim yerime geçtim, bahçe..
Temiz havayı içime çekip, sıcak kahvemden bir yudum aldım, ''Yine sigara, yine kahve, yine bahçe'' dedi Emir, bahçe kapısından, oturduğum yerden gülümseyerek ona baktım, ''Kahven hazır'' dedim, tekrar içeri girdi, ben de önüme döndüm, bir kaç dakika sonra elinde bir battaniye diğer elinde bir tepsiyle geldi
''Yine battaniye, yine tost, yine Emir'' dedim onu taklit ederek
Gülümseyip, tepsiyi, küçük masanın üzerine koydu daha sonra battaniyeyle üzerimi örtü, tekrar gülümseyip yerine geçti
''Niye giyindin ?'', diye sordum, sigaram masanın üzerindeydi, bugün içmek istemedim.
''Çıkacağız'' dedi, ''Nereye ?'' Diye sordum iki elimle tuttuğum fincandan bir yudum daha alırken, ''Sürpriz'' dedi
Önüme döndüm tekrar, biraz bahçeye göz gezdirdim, sonra elime tostumu aldım, ''Paris'te mi doğmuştun ?'' Diye sordum birden, neden sorduğumu bilmeden
''Evet'' dedi, göz göze geldik, ''Ne zaman ? Yani doğum tarihin ne ?''
''28 Nisan'' dedi
''Bir ay sonra'' dedim, bakışlarımı kaçırdım
''Melek'siz ilk değil mi ?''
''Evet'' dedi, sessizlik oldu..
Bana doğru döndü, gözlerim gözlerini buldu, ''Ama seninle ilk'' dedi
'İlk ve son' diye cevap verdi ona iç sesim. Çünkü benim Hırslı'dan beri bir tane amacım vardi, İntikam..
Tekrar sessizlik oldu, bir süre öyle boş boş baktık..
''Hadi o zaman'' deyip ayağa kalktı, ''Önce bir yere giceğiz, mutlu olacağın bir yere, sonra akşam sürprizim var sana'' dedi gülümseyerek, o öyle gülümseyince bende gülümsedim, ''Emir, beni mutlu etmek için birşey yapmana gerek yok ki''
Ayağa kalktım, ''Bana böyle bakman bile yeterli'' dedim, bana yaklaşıp, elini yanağıma götürdü, ''Biliyorum'' dedi gülümseyerek, ''Ama senin için birşeyler yapmak hoşuma gidiyor''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Boşluk (TAMAMLANDI)
Misteri / ThrillerHer hikayede esas kız, esas oğlan ve bir kötü vardır.. Bu hikaye kötü bir kızın hikayesi.. ******* Ben, ondokuz yılık hayatımda, yaşamayı nefes alıp vermek zanneden zavallı bir kızdım, o yüzden diyorum ya, 'Biz yaşamayı beceremeyen zavallı insanları...