0.7/ "Kapılar aralanıyor..."

54 8 6
                                    

Bölüm şarkısı - Slash / Anastasia.

-----------------------------------------------------------

Bu dünyadaki en tehlikeli canlı belki de insandı. İnsan yalanlarla örülmüş bir çatı içinde yaşayan ve yine yalanlarda beslenebilen bir canlıydı. Etrafındakileri kandırabilen , kendini kandırabilen... İnsan belki de bu dünyadaki en aciz canlıydı : söylediği yalana yine kendisi inanabilen...

Çocukluğumdan beri bir yalanın içinde sürüklendiğimi hissediyordum.

Önce annemin beni hiç bırakmayacağına inanıyordum , sonraları babamın beni hep seveceğine. Hiçbiri sonsuza dek sürmedi.

Daha sonraları ne olursa olsun ayakta kalabileceğime dair kendimi inandırmıştım. Şu ansa kendime kızıyordum çünkü artık ne dayanacak gücüm ne de inancım kalmıştı.

Hava soğuktu , sokağın ortasında dikiliyordum ve konağın kapısını çalmalı mıydım bilemiyordum. Bu kapıyı çalsam belki de aralanan sadece bir kapı olmayacaktı. Kara bulutlar altında kalan umutlarım olacaktı.

Bu kapıyı çalsam belki de daha kötüsü olamaz dediğim yerde daha kötüsünü yaşayacaktım. Yine de kapıyı çalmam için ufak bir cesaret kırıntısına ihtiyacım vardı . Lakin gerek kalmadı.

Filiz hala olduğunu tahmin ettiğim kırklı yaşlarının ortasında gözüken kadın konağın penceresinden bana sesleniyordu.

" Aman Allahım ! Gece sen mi geldin ? Ne kadar büyümüşsün. Ah hava çok soğuk hemen kapıyı açmaya geliyorum " beni tanımasını hatta hatırlamasını kesinlikle beklemiyordum. Tabi bu kadar sıcak kanlı karşılanmayı da...

Bazen Filiz hala aklıma geldikçe ben küçükken bize bu kadar düşkün olan kadının beni niye yanına almadığını düşünür ve cevap bulamazdım. Fakat sonuçta onunda bir ailesi hatta bir oğlu vardı. Benim sorumluluğumu almak istemediyse bile bu onun en doğal hakkıydı. Beni büyütmek zorunda değildi. Beni babam bile büyütmemişti.

Önümdeki kapı uzun süredir yağlanmamış olmalı ki gıcırtıyla açıldı. Benden daha kısa ve ton ton olan Filiz hala bir anda kollarıyla beni sarmalamıştı. Anlık afallamadan sonra normalde yapmayacağım bir şey yaptım. Bende kollarımı halamın beline doladım...

Bu iyi gelmişti. Şefkate ve sevgiye aç olmak daha ne kadar kötü hissettirecekti.

Halamın kollarından usulca sıyrılmamla elleri yanaklarımı bulmuştu. " Ne kadar güzelleşmişsin yavrum , büyümüşsün " kesinlikle büyüdüğümü hissediyordum. Acılar insanı büyütüyordu.

"Büyüdüm hala. Beni tanımanı beklemiyordum. Uzun zamandır görüşmemiştik " onaylamaz bir ifadeyle başını salladı.

"Annene o kadar benziyorsun ki. Seni nasıl unutabilirim yavrum. An-annen gittikten sonra seni yanıma almak istedim a-ama ... " yıllardır kafamı kurcalayan soruya bir yanıt bulabilecektim.

"Biliyorsun eniştenle evliliğimiz biraz sıkıntılı başladı. Ben , ben seni yanıma almak istedim ama şartlar..." halam konuşmakta zorlanıyordu ve sıkıntının eniştem olduğu bariz belliydi. Bu da demek oluyordu ki halamda kalmama imkan yoktu.

"Ah önemli değil halacım. Kendini zorunlu hissetmemeliydin. Sonuçta bana sahip çıkması gereken bir babam zaten vardı. "

"Hadi güzel kızım hemen eve girelim üşüdün ."

Sıkıntıyla iç çektim. "Ben gelmeyeyim hala. Eniştem rahatsız olmasın. Yine yanına-" halam cümlemi yarıda kesti.

"Enişten altı ay önce vefat etti Gece. Yıllar önce yapmam gerekeni yapmam için bana fırsat ver. Eve geç " duyduklarımla dumura uğramıştım. Babam 'aile' denen kavramdan o kadar bihaberdiki eniştemin ölüm haberini bile alamamıştık. Bunun için halama özür ve başsağlığı diledim.

Gecedeki Son NefesHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin