"Kimseye dokunmanı, sarılmanı, konuşmanı, hatta bakmanı bile istemiyorum Felix. "
Büyük olan sinirle konuştu Felix onun bu hayattaki tek varlığıydı ve Changbin onu kaybetmeyi göze alamazdı, öyleki onu bir köşeye kapatıp kendine saklamak istiyordu.
Felix'in ise bahsedilenden çok daha ayrı bir kişiliği vardı.Felix gülmeyi severdi, oyunlar oynamayı, bir şey için mücadele etmeyi en önemlisi insanları severdi. Ama aynı şekilde Changbin'i canından çok seviyordu. Fakat bu kadarına katlanamazdı.
"CHANGBİN YAŞAYAN BİR ÖLÜ GİBİ DAVRANMAMI İSTİYORSUN FARKINDA MISIN SEN!! "
Küçüğün aksine daha sakin bir şekilde cevap verdi Changbin
"Seni çokta kısıtladığımı düşünmüyorum Felix ?""Pardon? Hah Changbin ben hayatımı sana adadım zaten bunu algılayamıyor musun sen ha senin için ailemi terk ettim okulu bıraktım ben lanet olası!! "
"Git o zaman o lanet olası şizofrenlerle dolu yapay hapishaneye tamam mı !!!"
"Aptalsın Changbin ve en çok bu canımı yakıyor biliyor musun sendense o şizofrenleri tercih ederim."
"İYİ ÖYLE YAP O ZAMAN!!"
Felix'in evden ayrılmasıyla duvarın köşesine doğru sindi Changbin gözlerinden inciler dökülürken. Şimdi tek kelimesiyle kaybetmişti hayatını, her şeyini pişman mıydı?
Bilmiyordu şuan düşünemiyordu bildiği tek şey vardı o da korktuğuydu, yaşama sebebini kaybetmekten deli gibi korkuyordu.
Sevgilisi de ondan farksızdı kapının önünde oturmuş ağlıyordu. Felix yapamazdı ki bırakamazdı büyüğünü
İkisinin hayatı da birbirine bağlıyken onu bırakamazdı.Usulca yerinden kalktı küçük ve değerlisiyle ilk karşılaştıkları parka doğru yürümeye başladı. Bir bank seçti kendine deniz kenarına en yakın olan bank. Oturdu ve düşünmeye başladı 'Ne yapacağım,nasıl düzelecek, düzelecek mi? ' kafası gittikçe karışıyordu küçüğün.
Aniden yağmur damlaları düşmeye başladı yüzüne 'hah' lamadan edemedi. "Hadi ama ne kadar da klişe. " daha sonra Changbin geldi aklına o klişeleri sevmezdi tıpkı insanları sevmediği gibi.
Ama Felix istisnaydı onun için çünkü Felix hiç bir zaman diğerleri gibi bırakmamıştı büyüğünü ona kendini adamıştı onun için her şeye göğüs germişti. Felix bir an durdu 'acaba şuan ne yapıyor' diye geçirdi içinden daha sonra 'ben burda ne yapıyorum , ya kendine bir şey yaparsa' diye düşündü ve koşmaya başladı var gücüyle koştu. Eve vardığında cebinde anahtar var mı diye baktı tabiki yoktu.
Kapıyı yumrukluyor bir yandan da bağırıyordu "CHANGBİN KAPIYI AÇ YALVARIRIM KAPIYI AÇ ÖZÜR DİLERİM AHH... " en sonunda kapıya çöktü sanırsa korktuğu başına gelmişti. Ama o Changbin'in ilk tanıştıkları parka gittiğini nerden bilebilirdi...
Changbin aynı parka, gitti aynı banka oturdu ve sessizce söyledi gözyaşlarını durduramazken "Demek gerçekten gitmiş ha. " Felix in gideceğini tahmin edemezdi hayatındaki tek insanın gideceğini tahmin edemezdi. Ayağa kalktı ve etrafına bakındı insanlar gözüne gözüne geliyordu Changbin dayanamadı ve çığlık attı
"LANET OLSUN HEPİNİZDEN NEFRET EDİYORUM BOKUNUZDA BOĞULUN PİÇLER. SİZ OLMASAYDINIZ FELİX BENİ BIRAKMAYACAKTI PİSLİKLER. "
------------------------------------
Hava kararmıştı Felix hala kapının önünde oturuyordu birkaç saat içinde maafolmuştu büyüğünün ölümü... Ahh düşününce bile can yakıyordu.Changbin evine doğru giderken 'şimdi karşıma çıksa neler vermezdim' diye düşündü sahiden nelerini verirdi canını verirdi herhalde zira başka bir şeyi yoktu. Kapısının önüne geldiğinde meleğini gördü başı eğikti son kalan gücüyle küçüğüne bir ses verdi.
"F-felix? " küçüğü usulca kaldırdı başını ve aniden güzel yüzünde güller açtı o , o ölmemişti hemen kalkıp sarıldı Changbine bu sefer sevinçten akıyordu gözyaşları
"Tanrım şükürler olsun yaşıyorsun Changbin tanrım şükürler olsun şükürler olsun! "
"Felix b-ben özür dilerim y-yanlış yaptım ç-çok korktum beni bıraktığını sandım ben. " sarılmasına karşılık verirken konuştu Changbin.
"Şşşttt tamam geçti a-artık geçti. Anahtarın nerde hadi onu bana ver hayatım hadi."
Changbin cebindeki anahtarı Felix'e verdi. Felix kapıyı açtı ve büyüğünün geçmesi için yol verdi Changbin içeri geçti Felix'te girdiğinde kapıyı kapadı ve Felix' i duvarla arasına aldı."Şu geçen birkaç saatte canımı veriyorum sandım Felix. "
Changbin son sözünü de söyledikten sonra küçüğünün dudaklarına yapıştı. Bu onlar için bir nevi hayata dönme şekliydi Felix bacaklarını büyüğünün beline sardı ve odalarında tekrar hayata döndüler...
-SON-
okuyan herkese teşekkür ederim şimdiden lütfen oylamayı unutmayın yanlışlarım varsa üzgünüm hoşçakalın :)