37. Bölüm; "Buğlem Ada Demirkaya"

1.2K 64 101
                                    

Merhaba canım oluyucularım yeni bir bölüm ile karşınızdayım. Umarım bu bölümü beğenirsiniz.

Bu arada 17k olmuşuz! Bunun için hepinize çok teşekkür ederim. Sizleri çok seviyorum ♥♥

İYİ OKUMALAR

Ege Karel

Buğlem'in cümlesi bittiğinde şaşkınlıkla ona baktım. Ne demek istiyordu?

"Ne diyorsun sen?" Diye sordum sinirli ve meraklı bir tonda sormuştum ama sinir duygusu daha ağır basmıştı. Onun yokluğunu hala unutamazken böyle bir şey yapması çok saçmaydı ve umarım bir açıklaması vardı.

"Ege lütfen sakin ol." Diyen Buğlem'in sesi titremişti ama şuan bunun sebebini düşünecek bir durum da değildim.

Hesabı ödedikten sonra Buğlem'in kolundan tutaraka kafenin dışındaki arabama yönlendirdim. İkimiz de arabaya bindiğimizde arabayı normalin biraz üstünde bir hızda sürdüm. Konu o olunca yapılan küçük bir şakaya dahi dayanamıyordum o yüzden bu saçmalığın sebebini öğrenmeliydim.

"Ege biraz daha yavaş gidemez misin? Korkuyorum."

Buğlem'e döndüğüm de yüzünün beyazlaştığını ve nefes alışverişleri hızlandığını farkettim. Hız korkusu olmalıydı ve ben hızlı sürünce korkusu tetiklenmişti.

'Aynı onun gibi.' Diye geçirdim içimden. Onun da hız korkusu vardı.

Daha yavaş sürmeye başlayınca rahat bir nefes almış ve oturduğu yere sinmişti. Hala korkuyor olmalıydı.

Tanıştığımız ve genellikle boş olan yere gelip arabayı durdurdum. Arabadan indiğim de inip beni sessizce takip etmeye başladı. Bir yere oturduğumuz zaman daha sakin bir şekilde konuşmaya başladım.

"Ne demeye çalışıyorsun sen? Beni bu konuda olan şakalardan hoşlanmayacağımı bilecek kadar tanımış olmalısın."

"Ben, Buğlem Ada Demirkaya'yım. Seni tabiki de tanıyorum."

Şaşkınlıkla duraksadım. Buğlem'in ikici adından ve soyadından bahsetmemiştim. Ona, onun hakkında hiçbir bilgi vermemişken nasıl bu kadar iyi tanıyabilirdi?

" Stalker asla anonimini unutmaz Ege."

"Sen gerçekten benim Buğlem'im misin? Benim cenneti müjdeleyen meleğim misin?"

"Evet Ege. Ben senin cenneti müjdeleyen meleğinim."

Dedikten sonra çantasından bir şey çıkardı. Bu kimliğiydi.

"Al bak. Belki benim gerçekten Buğlem olduğuna inanırsın."

Dediğinde kimliğini eline alıp inceledim.

"Ben bilmiyorum. Hem sen Buğlem isen nasıl ölmedin? Doktor öldüğünü söylemişti."

"Onların hepsi bir oyunmuş. Şimdi beni dikkatli bir şekilde dinleyip sözümü kesmezsen her
şeyi anlatacağım. Tamam mı?"

Onu onayladığım zaman anlatmaya başladı.

" O gün vurulduğum ve kan kustuğum kısma kadar her şey doğru. Doktor beni vuran kişi ile anlaşıp serumuma hafıza kaybı geçirmemi sağlayacak bir ilaç koymuş. Kusmamı ve bayılmamı sağlayan oydu. Uyandığım zaman bana her şeyi açıkladığında hafızamı kaybettiğim için çok anlamsız geliyordu ama şuan çok anlamlı geliyor."

Dedikten sonra biraz dinlenmek için duraksadı.

"Bana birisinin beni öldürmek için ona gòrev verdiğini ve onun da benim güvenliğim için benim öldüğüme inanılmasının daha iyi olacağını anlatmıştı. Bende bir süre orada kaldım. Daha sonra onun birisiyle konuşurken benim buraya ait olmadığımı ve ailemin yanında daha güvenli olacağımı söylemiş. Benim seninle buluştuğumu òğrendiğin de ise Derin'e adımı söylemeden benim hakkımda size çok yakın olduğumu anlatan mesajlar atsa da Derin ne olduğunu anlamamış. Evinde kaldığım o kişi şuan adını hatırlamıyorum ama benim adımı Derin'e söyleyebilmesi için hafızam geri gelmesi gerekliymiş."

Anonim ; Stalker   |Texting| Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin