...
Çıkmaya başlayalı neredeyse bir ay olmuştu. İlk başlarda herşey güzel gidiyordu fakat bu aralar yakınlaşmalarımız fazla olmaya başlamıştı. Bulduğu her fırsatta beni öpüyor ve sürekli evine çağırıyordu. Öpüşmek ne kadar hoşuma gitse de dışarıda birisi görecek diye çok korkuyordum. Evine gittiğim zamanlarda ise daha ileri gitmek istiyordu ve zor durduruyordum. Bir süre sonra önüne geçemez oldum ve bu yüzden evine gitmemek için bahaneler uydurmaya başladım. Yalanlarımı fark ediyordu ancak yine yapacağından geri kalmıyordu. Zamanla buluşmalarımız azalmaya başladı ve onu özlemeye başladım. En sonunda dayanamayıp mesaj attım ve evine gelmemi söyledi. Olacaklardan korksam da onu görmeyi çok istiyordum ve bu yüzden evine gittim. İlk başlarda her zamanki gibi el ele tutuşarak film izledik. Sonra yine öpmeye başladı ve bu seferki her zamankinden uzundu. Daha fazlasını kaldıramayacağımı bildiğim için bıraktım. O ise durmak istemedi ve beni koltuğa yatırıp üzerime çıkarak öpmeye devam etti. Elleri yavaş yavaş karnımdan aşağı inmeye başladı. Pantolonumun düğmesini açtı ve elini pantolonumdan içeri soktu. Ne kadar durdurmaya çalışsamda beni dinlemedi ve bir süre sonra dayanamayıp teslim oldum. (Sonrasını anladınız siz işte bunu bile zor yazdım utandırmayın beni 😌)
...
O olayın üzerinden 3 gün geçmişti ve o günden beri okula gitmiyordum. Kimsenin aramasını istemediğim için telefonumu da 3 gündür açmamıştım. Sınav haftamız başladığı için okula gitmek zorundaydım. Okula hazırlanmak için sabah kalktım ve telefonumu açtım. Jun'dan bir sürü mesaj vardı ama hiçbirini okumadım.
Daha 16 yaşımda bir erkekle birlikte olmuştum ve aklıma geldikçe evine gittiğime pişman oluyordum. Bunu yapabileceğini bildiğim halde gitmiştim ve o da istemediğimi bildiği halde yapmıştı.
Okula gittiğimde etrafımdaki herkes garip garip bakıyor, bazıları kendi aralarında bir şeyler fısıldaşıyor ve bana bakarak gülüyorlardı. Sınıfa gittiğimde sırama oturdum ve Jun'un gelmesini bekledim. Öğretmen sınıfa girdiğinde o da diğerleri gibi alaylı bir şekilde bakıyordu. Bir süre sonra Jun geldi ve geç kaldığı için özür dileyerek arkalardan bir sıraya oturdu. Tenefüs zili çaldığında Jun'un yanına gittim.
"Neler oluyor Jun? Herkes bana karşı çok garip davranıyor."
Jun konuşmadan yanındaki aptal kız lafa atladı.
"Muhtemelen iğrenç bir gay olduğun içindir aptal. Hadi gidelim Junhui, tekrar zorla öpmeye falan kalkar şimdi."
Alaylı ve tiksinen bir ifadeyle bakarak Jun ile yanımdan geçip gitti. Ben ise duyduklarımla şoka girerken olduğum yerde donup kalmıştım. Bunun bir kabus olduğunu ve az sonra uyanacağımı düşünmüştüm. Sınıftan çıkarak Jun haricinde tek arkadaşım olan Jeonghan'ı aradım ve olanları sordum. Ben yokken bir kızın tüm okula Jun ve benim öpüşürken gizlice çekilmiş fotoğrafımızı yaydığını, Jun'un da benim onu zorla öptüğümü söylediğini anlattı. Duyar duymaz telefonu kapatıp koşarak okuldan çıktım. O an ne okul ne de sınavlar umrumda değildi. Eve gidip kendimi odama kapatıp saatlerce ağladım. Eğer Jun yalan söylemeyip yanımda dursaydı ne olursa olsun herşeye rağmen güçlü kalırdım. Ama o ilk fırsatta bir yalanla kendini kurtarıp beni ateşe atmıştı. Günlerce odamdan çıkmadan sadece ağladım...
...
Asıl kıyamet şimdi kopacaktı. Babamı okuldan çağırmış ve herşeyi anlatmışlardı. Üstelik devamsızlıktan sınıfta kalmıştım. Eve geldiğinde bağırmaya başlayarak odama daldı ve anlamadan dinlemeden döverek beni sokağa attı. Ne yapacağımı hiç bilmiyordum. Annem ve babam ayrıydı ve annem Çin'de yaşıyordu. Annemin yanına gitmeye ne gücüm ne de cesaretim vardı. O an sadece ölmek istedim. Kendimi bir yerden atarak bu kabusa son vermek... Öyle de yaptım ama ölmeyi bile beceremedim. Kendimi 4 katlı bir binanın çatısından attım ama ölmeyi bile beceremedim...
...
Hastanede gözlerimi açtığımda her yerim alçı ve acılar içindeydi. Hemşire odadan çıktığında annem içeri girdi. Gözlerindeki yaşları silerek alnımdan öptü. Olanları duysa o da benden tiksinir diye düşündüm, tekrar ölmek istedim.
Birkaç gün geçtiğinde annem neden intihar etmeye çalıştığımı sordu. Anlatmak istemiyordum ama zaten elinde sonunda duyacaktı. Herşeyi bir bir anlattım doğrusuyla. Bağırmasını, tiksinmesini beklerken sadece şefkatli gülümsemesiyle başımı okşadı ve ne yaparsam yapayım beni sevdiğini söyledi. Çektiğim tüm acılara katlanarak annem için yaşamak istedim...
//Y.N: Geçmiş bölümleri sona ermiştir. Jun'un neden böyle bir şey yaptığını sonra anlatacağım. Yine bekleteceğim için üzgünüm. 😌🙄
