pencereden dışarıya bakınca hava sıcak ve güzel duruyor o zaman en çok sevdiğim kırmızı kazağımı ve siyah pantolonu tabi saçlarımı da bugün bağlamak istemedim mutfağa geçtim Buse kahvaltı hazırlamaya çalışıyordu ama pek becerememiş gibi duruyor gülerek yanına gittim yardım ettim beraber hazırladık tam yiyeceğiz Şule uyansana die buse bağırınca aklım çıktı kız sessiz olsana diye buseye sitem ederken Şule geldi arkamdaydı gel Şule gel sandalye balkondaydı getir gel de kahvaltı yapalım okula geç kalacağız die hızla yedik buseyle Şule arkadan emel die bağırmalarıyla duraksadım yavaş yavaş diye mahalleyi ayağa kaldırdılar resmen ne var yani biraz koşuyorsam okula ulaşmıştık üçümüzde üniversite 3 e gidiyorduk ve aynı sınıftaydık her zamanki gibi yoğun bir okul günüydü dersten çıkar çıkmaz koşarak hayal kafe'ye gittim üstümü giydim müşterilere bakmaya başladım bugün yanımda çalışan deniz yoktu yoğun bir gün beni bekliyordu müşteri az gibiydi bi anda herkes gelmeye başladı dışarıya baktım yağmur yağıyordu bakar mısınız die bi sesle irkildim bi çikolatalı kahve alabilir miyim 4. masaya dedi bende tabi hemen getiriyorum derken bi yandan kahveyi hazırladım tam kapının önünden geçerken kapının bir anda açılmasıyla kahve elime döküldü özür dilerim görmemiştim sizi kusura bakmayın gelin yıkayalım elinizi diyordu belliydi çok korkmuştu lavaboya gidip elimi suyun altına tuttum bi yandan üstüme bakıyordum iyi bari üstüme gelmemişti sonra çıktım lavabodan elim kızarmıştı oğlan kapıda bekliyormuş iyi misin diye sordu bende iyiyim teşekkürler benim işime devam etmem gerekiyor kusura bakmayın deyip4. masaya götürmediğim kahve aklıma geldi yeniden kahveyi hazırlayıp götürdüm kusura bakmayın biraz geciktim diyerek kahveyi masaya koydum elim daha çok acımaya başlamıştı etrafa bakarken içeri gelen Denizi gördüm çok sevinmiştim hoş geldin Deniz hoş buldum da eline ne oldu küçük bi kaza ben eve gitsem idare edebilir misin patronla ben konuşurum tamam tamam geçmiş olsun ben idare ederim burayı merak etme sen dedi sağol ben patronun yanına gideyim bakalım ne diyecek patrondan izin alıp dışarı çıkacaktım ki yağmur çok fena yağıyordu olsun eve gitmek istiyordum elim çok kötü yanıyordu dışarı çıktım yürümeye başladığımda o çocuk şemsiyenin altına bende girecek şekilde yanıma gelmişti hatamı telafi etmem lazım değil mi diye mavi gözleriyle göz kırpıp gülümsemişti dağınık olan saçları ona ayrı bi hava vermişti incelemeyi bırakıp gerek yok deyip yürümeye devam ediyordum durakta durdum otobüsün geçmesini bekliyordum ki yine gelmişti yanıma cebinden bi kağıt çıkartıp vermişti otobüs geldi bnm gitmem gerekiyor deyip otobüse binip gittim verdiği kağıdı açıp okuduğumda ''umarım bir gün tekrardan karşılaşırız'' yazıyordu kağıdı cebime katıp evin oradaki durağa gelmiştik inip koşar adımlarla eve gitmiştim.
YOU ARE READING
GEÇER SANDIM
RandomKüçükken inanmıştım kimsenin gitmiyeceğine zamanla anladım herkes'in herşeyin gideceğine büyüdükçe anladım kendimden başka kimse bana yardım edemiyeceğine ta ki tesadüf aşk olasıya kadar