1.bölüm

25 2 3
                                    

Aşk için nelerden vaz geçersin? Yada her şey aşka değer mi? Durduk yere aklıma gelen düşünceler beni alıp götürmüştü. Ha! Bu arada ben Melis... Melis Karabağ! Orta halli bir ailenin en küçük kızıyım. Birde abim ve ablam var.

Kahkaha sesleri ortalıkta uçuşurken. Kedi gibi göğsüne daha da sokuldum.
Hemen oda ayak uydurarak, iyice yer açtı. Kısa süre sonra saçlarımda hissettiğim buselerle huzura tamda kavuşmuştum. Hafif bir uykumda gelmişti. "hayatım uykun mu var.. " hafifçe başımı kaldırarak yüzüne baktım. "yoo hafif bir dalmışım" tam alnımdan öperek burnumu sıktı. Yüzümü ekşittim. Sevmiyorum bunu ve bilerek yapıyordu. "çifte kumrulara bak seen" diyen melih'ti. "isterseniz biz gidelim sizin iş uzıcak" masadaki boş pet şişeyi ona fırlattım. "bak oraya gelmeyim! Leylasına kavuşamayan mecnun olursun" masadakiler kıkırdarken. "şş bakın kim geldi acaba bugün bir sinemaya mı gitsek? " diyen Enis di. Yerimde rahatsızca kıpırdadım. Paraları oldukları halde arkadaşı olmayanları kullanıyorlardı. "efe! " diye seslendi merve "gelsene bir buraya" pis şeytan bilerek sesini incelitiyordu. Yaşlı dede gözlüklerinin arkasından aval aval akıp "ben mi? " dedi kekeleyerek. "tatlım tabiki de sen!" yerimde rahatsızca kıpırdadım. Hemen gelmişti. "bugün biz bir yerlere gitcez sende gelir misin? " diye cilveli bir şekilde sordu. "yo-ok" diye lekeleri. "neden kuzuum" içim kalkıyomuş gibi yapıp "ıyyk" dedim aksel yüzüme öyle bir baktı ki "ne? Sevmiyorum" diye fısıldadım. Sinirle yüzünü çevirdi. Takmadım. "ders çalışmalıyım " dedi Efe "koçum bu günde boş ver be dersi" diyen Aksel'di! Gözlerimi kocaman açıp aksel'e baktım. Sinirden dişlerimi sıkıyordum. "bi-bilemiyorum"
"o zaman okul çıkışı --------alışveriş merkezinde buluşuyoruz " diyip hep beraber ayağı kalktılar. Tabi bende kolumdaki elle! Bu hareket demek söz bitti demekti yani lafı ağza tıkmak! Anlamıyorum bunları insanları kullanınca ellerine ne geçiyor? İlk defa bu kadar kötü olmuştum. "abartma be güzelim! Alt tarafı-", "alt tarafı ne aksel! İnsanları bu kadar oynatmakla elinize ne geçiyor" diyerek omzuma attığı elden kurtuldum. Durmuş bütün okulun önünde kavga ediyorduk harika! "peki sana niye bu dokundu" diye bağırdı oda. "anlamadım"
" diyorum ki her zaman susuyordun şimdi ne oldu? " ne ima etmeye çalışıyordu bu! "şu anda gerçekten saçmalıyorsun! " öfkeli bakışlarımız daha da şiddetlenirken "bence sonra konuşalım" omuz atarak sınıfa ilerledim. Arka cam kenarındaki sıramıza oturdum. Ders matematik ti ve sınav vardı. Son bir kez daha tekrar etsem iyiydi.

Bir süre daha tekrar ettikten sonra sınıf hafiften dolmaya başlamıştı. Matematik bile kafamı dağıtamamıştı off! Hala Aksel'e sinirliydim. Titreyen telefonuma baktım. Mesaj gelmişti kuzenimden.

Canım kuzenim...

Kuzu her şeyi ayarladım. Bugün sizdeyim. Lütfen bu son olsun :(((

İşte şuan beni kimse tutamaz. "yess be!" bakışların birden bana dönmesiyle şirince gülümseyip önüme döndüm. Ahh! Rezil oldum. Ha! bu arada müzikle ilgileniyordum da kayıt için gerekenleri ayarlamıştık. Tek klip kalmıştı hayırlısı bakalım. Allahım lütfen bu tutsun! Bu seferki besteden ümi- önümde uzatılmış canga ağzımı sulandırmıştı. Allahım! Çok güzelsin be! Almak için elimi uzattım ama hemen çekmişti pislik "merak ediyorum onu bana almadıysan ne diye önüme koyuyorsun. " gözlerimi kısarak bakmayı sürdürdüm. 'bilmem' dermiş gibi omuzlarını silkti. Daha da duvar kenarına kaydım. Oflayıp "tamam gitmicem." dedi. 'Adam ol böyle' diyesim geldi ama daha fazla zorlamadım. "tiripli misin daha? " cevap vermedim. Bu arada bu masanın burasına ne olmuş ya... "al bunu sana aldım. Özür dilerim." yenilerek ona doğru dönüp elimi uzattım ama geri çekti. Kaşlarımı çatarak tekrar uzattım. Bu sefer elimi tuttu. "şuraya bir öpücük istiyorum. " diyerek yanağını gösterdi. Kendimi tutamayıp "pislik" diyerek omzuma vurdum. "ama hadi bekliyorum." yavaş yavaş yaklaşıp hızla küçük bir öpücük verdim. "bu tam olmadı ama neyse? " gülüp elindeki çikolatayı kaptım.

İyiki Aldatıl mışım...!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin