Hayatımın Kahvesi

1.Bölüm

Hayatımı Ebru Atay olarak sürdürüyorum.18 yaşına daha yeni girdim.Özel Ege Lisesinde son sınıf öğrencisiyim.Annemi ve babamı ben henüz 3 yaşındayken kaybetmişiz.Ablam Ebrar Atay ise İstanbul Boğaziçi Üniversitesinden mezun avukat.24 yaşında çok güzel bir kız.Kendimize ait evimiz de kalıyoruz.Bir de ev çatlak kız arkadaşım var.Leyla Saran dünyanın en çatlak arkadaşı olmakla birlikte en iyi insan.Bir de sevgilisi var ki evlere şenlik.Yekta Bulut,bir kanadı kırık ama her şeye rağmen gülebilen ve her şeye rağmen güçlü bir insan.Biraz da çatlak.Ne derler bilirsiniz.Tencere yuvarlanmış kapağını bulmuş.Ben ise sapım ve en son ilişkim 2 yıl önce bitti.Kalbime Caner'den ayrılınca kimseyi almadım.Onu her şeyden çok sevmiştim.Her şeyi elde edebileceğini sanan züppelerden biri.Baba parası yemek belki de en iyi yaptığı şeylerden biridir.En uzun ilişkisi benimle olmuştu.Hep bir günlüktü ilişkileri ve kızları kullanıp bir kenara atardı.Beni ise sevmişti.Sen nereden anladın diye sorarsanız şöyle açıklayayım.Caner Arsal hiç bir zaman ağlamaz.Hiç bir kız hatta hiç bir şey için ağlamayan duygusuz odun benim için ağlamıştı.1 ay peşimden koştu,beni elde ettikten sonra hiç bırakmadı.Ne istersem yapardı.Ona da kızamıyorum.Duygusuz oluşu Caner'den değil sadist amcası Mirza Beyden kaynaklanıyordu.Gen çekiyor tabi.Mirza Bey,bir çok kişinin canını yakmış yetmezmiş gibi 2 yuva yıkmıştı.Mirza Bey,son yaptığı olaydan dolayı(2 gün üst üste yaklaşık olarak 10 kişiyi öldürmüştü.)ağırlaştırılmış müebbet aldı.Caner,liseden mezun olunca İstanbul'da işletme okuyup Almanya'ya gidecekti.En sevdiği şeylerden biri de gitarı idi.Ne zaman umutsuzluğa kapılsa gitarını eline alırdı.Benden sonra dünyası başına yıkılmıştı.Benim de öyle...Ama gelenle doğmadım ki gidenle öleyim.Gitar çalmaya annesi Melisa Hanımın ölümünden sonra başlamıştı.Babası mı?Babası Engin Arsal,Arsal Holding'in sahibi.Caner'in hedefi babası Engin Bey gibi ünlü iş adamı olmaktı.Duygusuz odundan ayrılışım zor olmadı.Özel Ege Lisesinde okuduğumu söylemiştim.Özel Ege Lisesi dayısı Levent Ege'nin lisesiydi.Caner'le burada tanışmıştık zaten.
Son günlerde ilişkimiz de bir şeyler ters gitmeye başlamıştı.Ben de dayanamayıp yolumuzu ayırmaya karar verdim.Ama sürekli beni rahatsız ediyordu.Ben de okulu değiştirmeye kadar gitti.Bu kararımı Leyla'ya,ablama ve Yekta'ya söyledim.Onlarda kabul ettiler.Bir şartları vardı ama.Yekta ve Leyla da Özel İstanbul Koleji'ne gelecekti.Ben de kabul ettim.Hoş kabul etmesem Caner'i çekmek zorunda kalacaktım.Yeni okula alışmak zor değildi.Çoğu havalılardı ve bu duruma hemen alışmıştık.Yeni sınıfımız 12-C sınıfımız da Berna adında bir çok güzel kız.Bir de sevgilisi Emircan'la aynı sınıftayız.Hep birbirine aşkla bakan bir çiftti.En çok desteklediğim ilişkilerden biriydi belki de bu.Elif,Buse,Akasya ve Bilge ile çok iyi anlaşmıştık ve onların da sevgilileri vardı.Grupta tek sap bendim.12-D'de Barış diye biri daha vardı ama onla resmi olarak tanışmamıştık.Yekta,Barış ve Emircan çok iyi anlaştı.Barış'ta sapmış anladığım kadarıyla.Can,Ediz,Ömer,Cenk,Fatih ve Berkay okulun en havalı çocuklarıydı.Hepsi salaktı da.Berkay denen o sarı kafa yok mu?Hayatım da gördüğüm en öküz insan.Dünya da bir o bir ben kalsam yine de dönüp bakmam.Gerçi büyük konuşmamak lazım.Geceleri onu düşünmekten kendimi alamıyordum.Sevdiğimden değil ama gözeleri aklımdaydı.Bir insan bu kadar yakışıklı olur mu be insan evladı?Okul ise acayip güzel ve Ege Lisesinden daha büyük.Burada ki erkekler herkese yiyecekmiş gibi bakmıyordu ama hepsi egoistti.Ablamın hukukçu olduğunu söylemiştim.İşin de başarılı bir avukat ve en son bir ünlünün davasına bakmıştı.Oyuncuydu sanırım.

Geçen gün kızlarla alışverişe çıkmıştık. Yekta'nın doğum günü vardı.Elif'in sevgilisi Poyraz,Buse'nin sevgilisi Araz,Akasya'nın sevgilisi Çağrı ve Bilge'nin sevgilisi Çağtay mekanı hazırlıyordu.Yekta bizimle birlikte gelmişti.Yüz ifadesinden belli oluyordu çok yorulduğu.Biz de kızlarla giyim alışverişini tamamladıktan sonra bir kafede oturduk.Ben hemen fotoğraf çekip sosyal medyada paylaştım.Sıcak çikolatalarımızı yudumlarken birden Yekta'nın yüzüne renk geldi.Nasıl da mutlu oldu garibim dinlendi diye.Bu ara da Leyla,Yekta'ya güzel bir sürpriz hazırladı. Kolpa  grubu gelecekti. Yekta'nın en sevdiği gruptu.Ben de zaten ne zamandır Samuray Gökçe ile tanışmak istiyordum.Leyla bana "Ne zamandır Samuray Gökçe ile tanışmak istiyordun.Bahane ile tanışmış olacaksın.Fena mı?Bu kıyağımı unutma."dedi ve gülüştük.Cidden ben bu kızı seviyordum.Neyse biz kafede otururken telefonuma mesaj geldi.Caner'dendi.Şunlar yazılıydı."Bulunduğun kafedeyim. Lütfen  biraz konuşalım.Anlatmam gereken şeyler var.5 dakikadan fazla sürmeyecek.Arkaya bakarsan beni rahatlıkla görebilirsin.Tuvaletlerin oraya gel.Bekliyorum."Arkaya baktığım da 4 masa geri de oturuyordu.Baktığımı görünce kalkıp lavaboya doğru ilerledi.Benim ise yüzüm düşmüştü.Bilge anlamıştı ters bir şeyler olduğunu.Hemen sordu."Neyin var kuzum?Ne oldu?"Ben ise "Lavaboya gitmem gerek.Gelince anlatırım kuşum."dedim.Onlardan onay aldıktan sonra lavaboya yöneldim.İşte oradaydı.2 yıl geçmesine rağmen Caner beni unutamamıştı.En azından ben öyle düşünüyordum.