Sahi sevmek ne idi?
Kalbe lazım olan ilaç mı yoksa yüreği yakan zehir mi?
Sevmek okul koridorlarında bakışmak mıydı yoksa sinirlenip çekip gitmek mi?
Sevmek beklemek miydi yoksa umutsuzluğa kapılmak mıydı?
Sevmek nedir bilmem ama benim sana sevgim acıyasıya..
Bir zamanlar bana sevecenlikle bakan adamın gözlerinden öfke fışkırmasıydı sevmek..
Gôzlerinin içimde gözlerimi görürken şimdi nefret görmekti..
Tutmaya kıyamayan eller şimdi yumruk yapar olmuş!
Merhamet dolu kalbi katranı bağlar olmuş!
Ama sadece bana karşı..
Sevmek acı idi...
Sevmek kehanet idi...***
Okulun ilk günü idi. Lise hayatım renkli olsun istiyordum. Eğlenceli dostlar edinmek istiyordum.
Gerçi ilişkim engelleyebilirdi.
Evet yanlış duymadınız. Bende erken atılmıştım sonu gelmeyen aşklara, oyunlara, ihanetlere, yalanlara...
Bir buçuk senelik ilişkim vardı. Tam bir buçuk sene.. Çocukluk hevesi diyelim. Beni boğuyordu bu ilişki. Öyle sıkılmıştım ki. Değer verseydi kimsenin duygularıyla oynama gereği duymazdım ama onunla iken kendimi dünyanın en iğrenç yaratığıymışım gibi hissediyordum.
Herneyse biz asıl hikayemize dönelim.
Lise hayatımın ilk günuydü.
Ömer ile buluşacaktık. Okul iken günaydın mesajı atmıştım uzunca. Mesaj geldi: "gnydn."
"Bugün buluşacağız değil mi?"
"Evt"
Uzun yazsa ne olurdu ki. Sanki sevgilisi değil arkadaşıyım. Arkadaşımla bile daha samimiyiz. İlk okul günümü sinirle geçirmiştim.
Ve çıkış.
Buluşacağımız yere gittim. Bekledim. Bekledim. Ve bekledim. Aradım.
Aradığınız kişi şuan da bir başkasıyla görüşüyor.
Sinirden tırnak kalmamıştı.
İçimden çekip gitmek geçiyordu ama açıklaması vardır diye bekledim.
Başkası! Kim idi o başkası?!
Tekrar aradım.
Halâ aynı!
Çok sinirlenmiştim.
Dakika tuttum. Yedi dakika geçtikten sonra tekrar arayacaktım.
Sinirden dakikaları geçiremiyordum.
Tekrar aradım.
"Alo!"
"Kiminle konuşuyordun??"
"Annen ile!"
"Ne kadar hasretmişsiniz birbirinize."
"Annemle konuştum dedim uzatma işte!"
"Tamam! Ne zaman gelmeyi düşünüyorsun?"
"Evden çıkacağım şimdi."
"Ne?? Daha evden çıkmadın mı?"
"Hayır!'
"Peki!"
Kapattım.
Ben onu bekler iken onun beklememi umursamaması sinirlendiriyordu beni. Bir de sürekli telefonda görüştüğü Merve denen kız!
Ben kuzenime kadar silmiştim. Ona bunu söylediğimde: " Silmeseydin. Ben mi dedim sil diye?!" diye bana çıkışıyordu.
"Sevgilim olduğumun bilincindeyim en azından."
"Off... Uzatma!"
Bir gün seni bir bırakacağım. O zaman göreceksin gününü sen!
İç sesimi mi dinlemeliydim?
O bana böyle davranırken neden halâ ayrılmıyordum ondan?
Erken gelseydi dört saat buluşacaktık. Ama bir buçuk saat buluşabildik. Ve bu da kavgayla sonlandı.***
Eve varmıştım.
Mesaj attım.
"Evdeyim :)"
"Bana her durumunu söylemek zorunda değilsin."
Yine ağlatmıştı işte. Onunla ne zaman konuşsam ağlıyordum.
Ağlatıyordu..
İçimden ona karşı nefretimi geçiriyordum.
İyice soğutmuştu kendini..!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İLK ACI
Teen FictionBu hikayemde kendi hayatima yer verdim. Hikaye canlansin diye kafamdan kesitler vermis olabilirim.