In The Shadow of Love II

Bölüm 13

Sait'in inlemesi beni daha beter esir etmişti. Sait derinleştikçe ve kendini kaptırdıkça benim kaçmam imkânsızlaşıyordu. Uzun bir öpücüğün ardından dudaklarını çektiğinde, gözlerimin içine baktı. Bu bakışlar bile nasıl aynı olabilirdi?

-"Bu kadar güzel olacağını tahmin etmemiştim" dedi.

Beni tekrar öpmeye başladı. Başının dönmeye başladığını hissedebiliyordum. Elleri vücuduma kaydı. Gömleğimi yukarı kaydırıp karnıma dokundu. (Olamaz!) Kendini delirttiği yetmezmiş gibi beni de bunun içine çekiyordu. Dudaklarımı çekip, yüzümü çevirdim.

-"Hayır, dur! Yeter."

-"Neden?"

-"Nedeni Sahra."

-"Onu sevmiyorum."

-"Ama o seni seviyor ve senin nişanlın."

Altından sıyrılıp ayağa kalktım. Odadan çıkıyordum ki, beni sırtımdan yakalayıp çekti.

-"Nişan öyle mi?!"

Ona doğru döndüm. Kaşları çatıktı. Çok kızmıştı. Parmağındaki yüzüğü çıkarıp fırlattı.

-"Saçmalıyorsun Sait."

-"Sevmek saçmalıksa saçmalıyorum!"

Ona arkamı dönüp odasını terk ettim. Her defasında beni öpmeye çalışmasından sıkılmıştım. Ama bu gece ki farklıydı. Duygularım alt üsttü.

-"Keşke bir an önce sabah olsa da buradan gitsem" diye iç çekerek odama gittim.

...

Sabah Sait salondaydı. Kahvaltı gelmişti ama o yemiyordu.

-"Günaydın."

-"Günaydın."

Sakin gibiydi. Latifa' ya seslenip çay istedi.

-"Onun yerini buldum. Yemekten sonra yola çıkıyoruz."

-"Sait, bunu neden yapıyorsun?"

-"O aptal herif belki sana umut verir de, burada biraz daha kalırsın diye."

-"O aptal herifle işim yok. Bana ne söylerse söylesin gideceğim."

-"Sana söyledikleri yalansa ve seni kendinden uzaklaştırmak için böyle yaptığını itiraf ederse, o zaman yine de gider misin?"

Sustum. Öyle söylerse ne yapardım bilmiyordum.

-"Bende öyle düşünmüştüm zaten" dedi Sait.

-"He?"

-"Yok bir şey."

Yemekten sonra yola koyulduk. Öğleden sonra olduğunda şehre gelmiştik. Burası Sait'in ailesinin yaşadığı yerdi. Arabayı park ettikten sonra dar sokaklarda yürümeye başladık. Bir evin önünde durduk. Sait kapıyı çaldı. Bir adam kapıyı açıp bizi içeri buyur etti. Küçük bir avlusu vardı evin. Dün emniyette gördüğüm adam gelip Sait ile tokalaştı. Bana da selam verdi. Sonra bizi salona aldı.

Sait adamla bir şeyler konuştu. Sonra bana döndü.

-"Odası üst katta sağdan ikinciymiş. Odasındaymış. Git onunla konuş."

-"Tamam."

Salondan çıkıp merdivenlere yöneldim. Bir kovulma faslı daha beni bekliyordu anlaşılan. Stresliydim. Odanın kapısını hafifçe vurdum ve başımı uzattım. Kimse yoktu. İçeri girdim. Banyodan sus sesleri geliyordu. Yatağın üzerinde bir belge gördüm. Elime aldığıma bunun bir evlenme belgesi olduğunu anladım. Üzerinde Lincoln ve bir kadının resmi vardı. Yalan değildi. O evlenmişti. Yatağa çöktüm. Lincoln belinde havlu ile banyodan çıktı. Başka bir havlu ile saçlarını kuruluyordu. Beni görünce şok oldu.