Genç kız yine yatağına uzanmış uyumaya çalışıyordu. Annesinin zorlaması üzerine sabah erken saatte kalkıp okula hazırlanmıştı.
Her şey hazırdı. Ama daha okul için çok erkendi. O yüzden yatağına uzanıp tekrar uyumayı denedi. Ama pek bir işe yaramadı. Yorganı iyice üstüne çekti ve öyle uyumaya çalıştı.
Erken kalkmaktan nefret ediyordu ama yapacak bir şeyi yoktu. Eğer şimdi kalkmazsa büyük ihtimal annesi birazdan gelip onu kaldırıldı. Ya da kaldırmaktan çok yataktan fırlatıp kapı önüne koymak denilebilir.
Zorla da olsa yataktan kalkmayı başardı ve çantasını alıp odasından çıkacağı sırada aniden odasına dalan annesi ile afalladı.
Dulce: Zaten çıkıyordum anne. Gelmene gerek yoktu.
Laila: İyi o zaman. Hadi, kahvaltı hazır.
Dulce: Geliyorum.
Genç kız çantasını da alıp aşağı indi. Annesi yine her zaman ki gibi harika bir kahvaltı hazırlamıştı. Midesinde hissettiği açlığa daha fazla dayanamadı ve hemen masaya oturup kahvaltısını yapmaya başladı.
Bir-iki dakika sonra bütün yemekler bitmişti. Annesinin yanağından öpüp onu bekleyen Amber'la beraber okula gitti.
............
Okula geldiklerinde direk sınıfa girdiler. Ikisi de boş buldukları yerlere oturup sohbet etmeye başladılar.
Birkaç dakika sonra hoca gelmişti. Okulun ilk günü olduğu için ders işlemek yerine bütün öğrencilere kendini tanıttı.
Yeşil gözlü kız can sıkıntısından defterini çıkardı ve her yanı herkesin gözünde mükemmel, ama kendisinin gözünde karalamadan başka bir şey olmayan resimlerle dolu defterin boş bir sayfasına yeni bir resim çizmeye başladı.
İlk ders bu şekilde geçmişti bile. Genç kız sırasından kalkıp arkadaşı Amber ile kantine gideceği sırada birisiyle çarpıştı.
Altın sarısı saçları ve kıpkırmızı gözleri olan bir çocuk ona elini uzatıyordu.
Anthony: Affedersin, seni farketmemişim.
Genç kız bu cevaba biraz sinirlenmişti.
Dulce: Uzun boylu olabilirsin ama bu sana boyumla dalga geçme hakkını vermez.
Anthony: Efendim? Şey... Galiba yanlış anladınız. Amacım boyunuzla dalga geçmek falan değildi. Ben Anthony bu arada.
Dulce: Benim adım Dulce...
Anthony: Tanıştığımıza memnun oldum Dulce ^^
Dulce: B-Ben de....
Genç kız sarı saçlı oğlanın elinden tutup ayağı kalktı ve hala onu bekleyen Amber'a yetişti. Amber'ın yüzündeki o gülümsemeyi görünce istemsizce bağırmasına engel olamadı.
Dulce: Ne?!
Amber: Hiç. Sadece okulun ilk gününden seni birisiyle shiplediğim için mutluyum.
Dulce: Amber! Kes sesini!
Amber: Tamam tamam. Bir şey demedim...
Amber'ın bunu söyleyip gülmeye devam etmesine iyice sinirlenen Dulce, gri gözlü kızın koluna bir yumruk attı. Ama yine her zaman ki gibi hızını alamayıp biraz sert vurmuştu (!)
Amber: Agh! Galiba kolum çürüdü!
Dulce: Abartma, o kadar hızlı vurmadım.
Amber: Emin misin? Bence kolum şu an morardı, hissedebiliyorum...
Dulce: Tamam, özür dilerim. Hadi biraz hızlı yürü. Acıktım ben.
Amber: Tamam, geldim.
Selam ponçiklerim~!
Evet, sonunda ilk bölümü yayınladım!
Ama biraz kısa oldu sanki...
Neyse, benden daha kısa ama daha güzel yazan yazarlar var diyip geçiyorum ^^