ŞARKIYI BELİRTİLEN YERDE AÇALIM...
"Daha Gün Görmemiş Taze Gelindir.."
Farah, araba hızla ilerlerken gözyaşlarını silmeyi bırakmıştı çünkü artık silmeye yetişemiyordu. Hazer direksiyonu öyle bir sıkıyorduki neredeyse elinde kalacaktı. Faraha dönüp bir şey söylemeye ne cesareti nede yüzü vardı.
Fırat ise çoktan Hazerlerin konağının yanında olan Cevher Şaadoğlunun konağına varmış, bağırıyordu..
- Çık dışarı Cevher Şaadoğlu, çık dışarı!
Hazer arabayı durdurduğunda Farah aceleyle indi.
-Hazer koş abimi durdur, koş!
Hazer kendi adamlarını arkasına alarak konağın kapısını tekmeleyen Fıratı zar zor tuttu.
-Fırat yapma amcam çoktan gitmiştir. Sana sözüm olsun ki o adamı bulup kendim vereceğim cezasını.
-Ne sözü lan! Senin ailen babamı öldürdü gelip birde sana güvenmemi mi bekliyorsun?
-Farahı düşün şu haline bak birde kendi acını yaşatma ona.
Fırat ayakta zar zor duran kardeşine baktı gözlerinin kırmızılığı metrelerce öteden farkediliyordu. Adamlarınıda toplayıp geri çekildi. Hazer bahar gözlüsünün yanına yaklaştığında hiçbir şey söyleyemedi sadece elini tutabildi. Olaydan haberdar olan Hazerin babası annesi ve ağabeyisi avludaydı. Hazer kimseye bir şey söylemeden karısını odaya çıkardı. Farah odalarına geldiğinde koltuğa oturdu, gücü kalmamıştı.
Hazer onun üzerini değiştirip yatağa yatırdı. Kendiside yatağın kenarına oturup Farahın alnına öpücük bıraktı.
-Beni affedebilecek misin Farah?
-Niçin? Babama böyle kalleşce saldırı düzenleyeceklerini biliyor muydun bunun için affedeyim seni yoksa o adamların hala sağ olmalarına izin verdiğin için mi affedeyim?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞK-I BERDEL (Tamamlandı)
General Fiction"Bazı anlar vardır zaman dışarda ,dünya dışarda. Sanki kendimizi dünyaya kapatmışız gibi. Sanki bütün kötü anılarım silinmiş sadece sen varmışsın gibi.." "Bir gün sana doğru yola çıktım hava karlıymış , buzluymuş. Yürümeye başladım. Sadece gelip san...