Evimin teras katında oturup elimde bir çay ile dışarıyı seyrediyordum beş yılımın geçtiği bu yeri seviyordum. Anılarımın zihnimin içinde dolanması hoşuma gidiyordu. İstanbul da okumuştum nezih bir mahallede evim vardı daha doğrusu babamın eski evi. Şu an iki holdinge sahipti ve beni ortağının çocuğuyla evlendireceklerdi bende mimar olarak şirkette göreve başlayacaktım. İlk başlarda mantıklı geliyordu çünkü Aras fena biri değildi bu kararı daha önce duymuş olacak ki her hafta sonu İzmirden yanıma gelirdi ve bir şeyler yapardık bir yılı geçince değişti davranışları daha az yanıma gelir oldu geldiğinde ise işten başka bir şey konuşmazdı anlayacağınız tam bir işkolik babamın aynısına dönüştü hatta ondan daha fazlaydı bu iş sevdası. Bu arada bölümümden biriyle tanıştım Kaya. Çok sevimli bir yapısı vardı ilk başlarda yakın iki arkadaş gibiydik en son evime geldiğinde ise işler değişmişti bende karşı çıkmadım çünkü hoşlanıyordum. Evdeki durumu anlatınca ilk düşündü sonra evlenmeyip onunla Ankara'ya gidebileceğimi babasının küçük şirketinde ikimizinde çalışabileceğini söyledi ilk başta mantıklı gelmişti ama istediğim hayatta tam olarak böyle bir şey değildi kabul etmedim sonrada dikiş tutmadı zaten böyle yapamayacağını söyleyip bir daha konuşmasak iyi olur diyerek gitti. Gitme demedim bende onunla yapamazdım zaten. Şimdi ise valizlerimi ve çantalarım toplu bir şekilde salonun ortasında duruyordu onlar gibi bende bilmiyordum nereye gideceğime babamın benim için kurduğu geleceğe mi gidecektim yoksa hayallerimin peşinden mi gidecektim? Yarın alacağım bilet karar verecekti buna.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ANNE
ChickLitBir bavulun içine sığabilecek kadar eşya alıp evlenmesine bir aydan az kala her şeyi geride bırakıp giden bir kızın hikayesi bu. Bal rengini anımsatan gözlerle etrafına bakmayı sürdürdü Yağmur her şeyi geride bırakacağı evine baktı sonra sokağına ün...