Pazar sabahı , kahvaltı kokusu beni omuzlarımdan yatağa çeken uykudanuyandırdı . Annem sesleniyordu , yarım gözlerle salondaki yer sofrasına doğruilerledim , kahvaltıyı görünce birden gözlerim parladı , patates kızartması !diye bağırdım sofraya otururken . İştahla yemeğimi yedikten sonra kendimisokağa attım . Evimiz bir çıkmaz sokaktaydı , bu sokağın sonunda binalarıniçine doğru uzanan arka bahçe dediğimiz yere gittim . Bahçedeki ağaçlarınarasında , kesik bir kavak ağacının gövdesinde yetişen mantarların başında ,arkadaşım Uğuru gördüm , dikkatlice mantarları inceliyordu . Beni görünceeliyle göstererek , baksana karıncalara nasılda koşturuyorlar dedi . Netgörebilmek için yakından baktım dışarıdan rastgele ve mantarın üstünde orayaburaya panikle koşturur gibi görünen karıncalar , yakından bakıldığında birdüzenle yemek yuva arası mekik dokumaktaydılar . Peki bu parlak izler de neydi? Ağaç kütüğünün ve mantarların neredeyse tüm yüzeyini parlak sulu bir izkaplamıştı , sümüklü böcekler dedi Uğur gece bu kütüğün üstüne tünemişler , pekişimdi neredeler ? izleri takip etmeye başladık , izler bizi bir kavak ağacınagötürdü , bu büyük ağacın gövdesinden tırmanmış olmalılardı , izler nereye gidiyordiye bakarken , dalda duran iki kumruyu gördüm . Bu ağaçta bir şey yoktu , belkietrafında vardır diye bakınırken yerde duran iki taşı gördüm , biri köşeli vealacalı beyaz renkli bir mermer taşıydı diğeriyse yuvarlak siyah bir taştı ben beyazolanı aldım uğursa siyahı . İşte ne olduysa o an oldu taşı elime aldığımdaellerimden bileklerime oradan omuzlarıma en son kafamın tam tepe noktasındabeliren bir his beni sardı , uğura baktım sevinçle koşturmaya başlamıştı bileışıktan bile daha hızlı olduğunu iddaa ediyordu . Bense olduğum yerde kalmışneler olduğunun farkına varmaya çalışıyordum ki bir ses duydum seni seviyorumcanım dedi dişi bir ses ben de seni seviyorum hayatımın aşkı dedi bir erkeksesi sesin geldiği yöne baktığımda konuşanların iki kumru kuşundan başkasıolmadığını anladım , etrafta bu konuşmayı yapabilecek birileri var mı diyepanikle bakındım , hayır bizden başka kimse yoktu . Olanlar gerçek miydianlamaya çalışıyordum , bunu test etmek için karıncaların yanına gittim amahiçbir şey duyamadım . Hemen arka bahçeden çıkıp sokağa adımımı attım , ikikedi gördüm sarı kabarık tüylü olan kedinin , siyah beyaz çelimsiz küçük kediyebir şeyler söylediğini duydum , kedi nanesi diyordu hararetle . canım çoksıkılıyor kedi nanesi çözde biraz eğlenelim . Kedi nanesi ne demek bilmiyordum, olanları anlamamıştım . İki kedinin yanına gidip kedi nanesi ne demek diyesordum , bir an bana bakıp sonra miskinlik yapmaya devam ettiler , üzülmüştümfakat içimde bir coşku vardı . Uğurda bir avuç kumu tutuyor bak bunu sahraçölünden getirdim diyordu . Sokağın dışına çıktığımda sesleri duyamaz oldumtaşlar ya sadece çıkmazda iş görüyordu yada aşırı kullanmış olmalıydık . Uğur'dakıpkırmızı suratıyla pek ışık hızlı görünmüyordu , Hüseyinlere gidip birazdinlenmeye karar verdik . Bizim sokağın çok yakınında bir bahçeli bir evin ilkkatında oturuyorlardı , bahçeye girip seslendik ablası bize birazdan geleceğinisöyledi . Bizde avludaki ahşap masada oturmaya başladık . Bu derme çatma küçüktoprak alan Aysel teyzenin elinde bir botanik bahçesine dönüşmüştü , yoğurt kaplarındansaksılarda çiçekler vardı daha büyük olan çiçekleri peynir tenekesine koymuştu .Çiçeklerin arasında otururken Hüseyin geldi , olanları anlatmaya başladıkgözlerimiz parlıyordu o da bize bugün ataride yendiği dev ejderhayı anlattı , söylediğinegöre bir yumrukla yere sermişti . Bu sırada Aysel teyze bize salçalı ekmek vesarı gazoz getirdi . Yemeklerimizi yiyip sohbet ettik birazda atari oynadık . Akşamezanı okunduğunda ne kadar yorgun olduğumu anladım , yokuş bana çok daha uzungeliyordu yorgun argın eve gittikten sonra hemen uyumak istiyordum . Zili çaldım, annemde beni bekliyormuş gel hadi suyu ısıttım seni bekliyordum dedi . İştePazar gününün en kötü yanı diye düşündüm , sızlana sızlana banyoya doğru gittim. Çıktığımda titreyerek sobanın başına koştum . Babam televizyon izliyordu , abimsobanın üstüne mandalina atmıştı ev çok güzel kokuyordu , biraz ısınıpkuruduktan sonra yatağıma girebildim , daha yastığa başımı koymadan uyumuşum
