Elimde ki para dolu bavulla bana gönderilen adresteydim.
Eski yıkık dökük bir bir depoydu burası.
Ama etrafta kimse yoktu.
Ortalık sessizdi.
Biraz sonra karanlık bir köşeden uzun boylu elli yaşlarında bir adam çıktı. Bana bakarken sırıtıyordu.
Ağzını burnunu kıracaktım.
''Beni arayan sen misin?'' Diye sordum.
''Evet. Dediğim gibi parayı getirdin mi?''
İçi para olan bavulu ona doğru fırtlattım. ''Ümit nerede?'' Diye sordum.
''Buradan hemen çıkmana izin vereceğimi mi sandın? O çocuğu hemen sana vermemi beklemiyordun değil mi?''
Kafamı yana eğdim. ''O iyi mi?'' Diye sordum.
''İyi. İyi olmasa bile ne yapacaksın? Belki onu çoktan öldürdüm. Seninde işini bitirip buradan kaçacağım. Bu saflıkla buralara nasıl geldin sen?'' Diye sordu.
Beynime kan sıçrasada sakinliğimi korudum.
Gülümsedim. ''Ümit öldüyse bende ölebilirim. Ama seni de yanımda götürürüm.'' Üzerimde ki montu çıkardığımda adamın gözleri büyüdü.
Etrafım hızla adamlarla sarılırken bana doğrultulan silahlardansa karşıdaki adamın şaşkınlıkla açılan gözlerne baktım.
''Sen manyak mısın?! Kimse ateş etmesin!''
Kahkaha attım. ''Ne sanıyordun ki? Benim yanımdan mutlu mesut ayrılacağını mı? Ben ölürsem sende benimle gelirsin! Şimdi doğruyu söyle Ümit nerede?''
''O burada ve iyi! Sakin o ve üzerinde ki patlayıcılarla bir adım bile atma!''
İşte bu göt korkusuna bayılıyordum. Ümit'i geri alacağımı söylemiştim değil mi?
Bomba patlarsa muhtemelen ölecektim ama önemli değildi. Ümit her şeyden daha önemliydi benim için.
''Ümit'i getirin hemen!''
''Amına kodumun manyağı! Benim oğlum senin gibi bir psikopatı nerden buldu?!''
Kaldım. Ne demişti o?
"Fırat! Nolur beni bırakma! Sensiz yaşayamam!
Oha!
Hassiktir!
Allah sen çok büyüksün!
Amına kodumun malı kendine c4 patlayıcı mı taktın!?"
Ümit bana koştu. Ardından dehşet içinde bana baktı. Noluyor amına koyayım?
"Ümit sen iyi misin?" Sevdiğim çocuğa doğru koştum.
"İyiyim de sen değilsin. Allahım ne günah işledim de böyle bir babaya böyle bir sevgiliye sahip oldum. Ya benim etrafımda bir tane düzgün insan olamayacak mı?"
Ona hala alık alık bakarken birden bire bağırmaya başladım. "Noluyor biri bana açıklasın yoksa cehenneme gidicez hep beraber!"
Ümit yanıma koşup bana sarılmak istedi bombayı görünce biraz mesafe koydu. Bana sarılmaması buradaki insanlar için doğru bir karardı.
"Ya bu işgüzar babam seninle sevgili olduğumuzu öğrenip kendi kendine atraksiyon olsun diye beni kaçırmış!"
Ee oha ama!
"Düzgün konuş eşek sıpası! Ben seni elin mafyalarına koş diye mi büyüttüm!"
"Sorunda bu beni sen değil annem büyüttü! Ne gelip duyar kasıyon?!
Bırak sevdiğimizle mutlu olalım!
Sen git adam mı öldürüyon napıyorsan yap!"
"Bir kere ben senin için yaptım. Bu adam seni gerçekten seviyor mu diye denedim!"
"Ya baba sen manyak mısın? İnsan oğlunu bayıltıp kaçırır mı ya bunun için?"
"Mafya tarzı bu sen anlamazsın. Annesi kılıklı!"
"Beni bi sal ya baba beni bi sal!"
Ben ikisi arasında kafamı çevirmekten baykuşlara dönmüştüm. Ulan sevgilim manyak babası daha manyak!
Herif bir de mafya!
Başım dönmeye başlamıştı. İki gündür ne yemek ne uyku namına bir aktivitem olmamıştı. Sanırım artık vücudum gücünü kaybediyordu.
"Tut oğlum şunu bayılacak şimdi!"
Kulağıma sesler dolarken kendimi güvenli kollarda buldum.
Ne olursa olsun iyi olduğuna sevindiğim biri vardı. Tüm bu saçmalık bile ona yeniden kavuşma mutluluğuma engel olamazdı.
Gülümsedim.
"Seni seviyorum."
Burnunu burnuma sürtüp fısıldadı. "Bende seni seviyorum. Çok seviyorum aşkımcım."
***
Kamu spotu: Hee şeyin iyi yada kötü olan bir sonu vardır. Umarım bu hikaye sizi mutlu edebilen ve gülümseten bir hikaye olmuştur.
Kamu spotu2: Bu çiftin yeni kitabı yayında. Okuyun! (ÇOBAN YILDIZI)
Kamu spotu3: Sevildiğinizi unutmayın...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞKIMCIM/ BOY×BOY/ TEXTING
Teen FictionO bana tecavüz etmiyor. O zaman ben ona ederim. Mafya olması sikimde değil(!)