13.02.18

50 2 0
                                    

Ölüm yakın,büyüdükçe daha yakın,gördükçe daha yakınında.

Ölümün bunca yakınlığına rağmen sevdiğin insanlarla arana koyduğun mesafe neden?Bunca mesafenin nedeni,kırgınlık mı? Üzüntü mü?

Sahi üzdüler mi?

Gerçekten öldün mü?

Veya hiç ölüm gördün mü?

On yedi yaş! Harflerle bile küçücük,ölüm için,ölmek için çok erken demi?

On yedi yaşında ölür mü insan?Ölüyormuş! Gördüm.Gözlerimle gördüm,kanadı gözlerim.Aktı gözyaşlarım,ağladım.Gözyaşım bitene kadar ağladım.

Annesine baktım tüylerim diken diken oldu,

Anneme baktım gözlerim bir daha doldu.Sanki az önce ağlayan ben değilmişim gibi..Bir daha,bir kez daha..Sonra mesafe bir önem taşımıyor.Eline küçük bir umut dahi geçse biliyorsun gideceksin onca mesafeyi,

Çünkü öğreniyorsun mezar taşları soğuk,çok soğuk.

Öğreniyorsun toprağı ne kadar derin kazdıklarını oraya girenin çıkamayacağını,mezarlığın sessizliğini kalanında kimsesizliğini.

Büyüdükçe öğreniyorsun herşeyi.

Küçük öksürüklerin büyük acılar olduğunu,kabuk tutmuş yaranın hala acıyabileceğini,eskiden güldüğün parkta oyun oynadığın yerde hıçkıra hıçkıra ağlayabileceğini görüyor ve sustuğun süre zarfının yükseldiğini izliyorsun.Eskiden kahkahalar atarken artık yerini küçük tebessümlere bırakıyorsun.İşte ölümü öğreniyor sonrada yaşamaya devam ediyorsun.

                               ''NOT:Şimdi ben huzurla uyuyorum.Sende huzurla yaşa olur mu?''

Küçük Bir YalnızlıkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin