20/11
~~~
***
Bazı günler vardır. Her şeyin başınıza yıkıldığını hissedersiniz. Dünyanın sonunun geldiğini ve hiçbir şeyin tekrar eskisi gibi olmayacağını düşünürsünüz. Hazal, karşımda bana şişmiş gözleriyle bakarken, tam da bunu hissediyordum."Peki geçecek mi?"
"Çözümü burada değilmiş." Kızarmış burnunu bir kez daha sildi.
"Neden daha önce söylemedin bana?"
Odada, hatta evde sadece ikimizin olmasına rağmen fısıldayarak konuşuyorduk.
"Üzülürdün çünkü."
Gözümden iki damla yaş daha dizlerimdeki ellerime düştü.
"Seni kaybetmek istemiyorum." Sesim git gide daha da alçalıyordu.
"Kaybetmeyeceksin."
***
~~~Kapıdan çıkarken, Selen'in uyanık olmasını umuyordum. Ayakkabılarımı giyip cebimdeki anahtarı tekrar kontrol ettim.
Karşı dairenin kapısını çalmayı düşündüm ama vazgeçtim. Onun yerine telefonumu çıkartıp aradım. Arama meşgule düştü. Karşımdaki kapı açıldı ve her zamanki güler yüzüyle Selen, dışarı çıktı.
"Günaydın."
"Günaydın."
Selen gelip bana sarıldığında karşılık verdim.
"Geç mi kaldık ya?"
"Biraz daha beklersek kalacağız."
Birlikte durağa yürümeye başladık. Bu sabah yağmur yağmıyordu. O sırada Kaan'ın yanımızda olmadığını fark ettim.
"Kaan gelmeyecek mi?"
Selen bana dönüp gülümsedi.
"Kendini iyi hissetmiyormuş."
Bir şey söylemek yerine ona onayladığımı belirten bir ifadeyle baktım.
Durağa yaklaştığımda, Mert'i orada otururken gördüm. Sigara içiyordu. Diğer eli montunun cebindeydi ve bizim olduğumuz tarafa bakıyordu. Ona biraz daha yaklaştığımızda göz göze geldik.
Durağa geldiğimizde, elindeki sigarayı söndürdü ve ayağa kalktı. Selen oturduğunda, ben de yanına oturdum.
"Günaydın Afra."
Mert'e bakmak için kafamı kaldırdım.
"Günaydın."
Mert, ağzını araladığında bir şey söyleyecek sandım ama sadece nefes verdi.
Otobüs gelip önümüzde durduğunda, Mert'i durakta bırakıp Selen'le birlikte otobüse bindik.
~~~
Öğleden önceki dersler bittiğinde, öğle arasını geçirmek için Selen'in yanına gittim. Kantine inip bir şeyler yemek için boş bir masaya oturduk.
"Bugün müzik öğretmeniyle konuşup yılbaşında çalacak gruba Kaan'ı önereceğim."
"Kimler çalacakmış?"
"Okul korosundakiler. Zaten bir kaç kişi falan var."
Elimdeki tosttan ısırdım.
~~~
Öğle arasından sonraki ders Tarih'ti. Rafet Hoca her zamanki durgunluğuyla sınıfa girip selam verdi. Sandalyesine oturup sınıfa göz gezdirmeye başladı. En son bana döndü ve gülümsedi.
"Afra Özsoy, öğretmenler odasından haritayı alıp gelir misin?"
Ayağa kalktım.
"Alırım hocam."
Koridora çıktığımda, kimse yoktu. Bir alt kata inip öğretmenler odasına girdim. İçeride sadece üç öğretmen vardı. Cam kapaklı dolabın içerisinden rulo hâline getirilmiş haritayı elime alıp koridora çıktım.
O sırada merdivenlerden, benim olduğum yere doğru koşan bir çocuk bana çarptı. Çarpmanın etkisiyle hızla arkaya savruldum ama duvar olduğu için düşmedim.
Bana çarpan çocuk yalnızca birkaç adım ilerleyebilmişti ki, odasından hararetle çıkan müdür yardımcısı hızla yanımıza geldi.
"Batın Özgün! Yine kimden kaçıyorsun?"
Çocuk bir taraftan merdiveni gözetlerken müdür yardımcısının yanına doğru yürüdü. Beni farkettiğinde birkaç saniye göz göze kaldık.
"Hoca-"
"Sus evladım."
Müdür Yardımcısı, bir bana bir de Batın'a baktı.
"Bir oldu, bir şey demedim."
Birkaç adım öne doğru ilerledi.
"İki oldu, yine bir şey demedim."
Arkaya dönüp eski yerine tekrar yürüdü.
"Üç oldu, sustum."
Kafasını soluna çevirip bana baktı, sonra da sağında olan Batın'a.
"Dört oldu, beş oldu, altı oldu, hiçbir şey söylemedim."
Batın, gözlerini bana çevirdi.
"Ama artık, şu suç ortağına... " müdür yardımcısı, işaret parmağını bana doğru tuttu.
"...ve sana bir ceza vermenin vakti geldi."
Suç ortağı mı? Benim bir suçum yoktu ki.
"Özür dilerim ama bu konunun benimle bir alakası-"
"Çıkışta kütüphanenin önünde olun. Kaçarsanız, yakalarım."
Batın hâlâ bana bakıyordu. Tam bir şey söyleyecektim ki müdür yardımcısı elini kaldırıp odasına geri döndü.
"Ne?"
Kaşlarımı çatıp Batın'a döndüm. Ciddi durabilmek için kendini sıkıyor, gülmemek için kendini zor tutuyor gibiydi.
"Çıkışta görüşürüz, ortak."
Koridorun sonuna ilerlediğinde, sinirden patlamak üzereydim.
~~~
Selamlar!Umarım beğenmişsinizdir.
Bu arada bölümün başında yazan sayılar, bölümün geçtiği ay ve günü belirtiyor.°Batın hakkında ne düşünüyorsunuz?
Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın.
Bir sonraki bölümde görüşmek üzere.
Adios!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bulutların Ardında -anonim-
Short StoryBilinmeyen Numara: Hayatım boyunca hep eksiktim. Bilinmeyen Numara: Ve sen benden daha eksiksin Afra. Bilinmeyen Numara: Ama sana bir teşekkür borcum var. Bilinmeyen Numara: Beni tamamladığın, beni yaşattığın için teşekkür ederim. YT: 23.01.2018...