BÖLÜM 20 "Dede-Torun"

879 68 81
                                    

Nasılım biliyor musun?
Kafam karışık
Kaçırmışım hayatı
Nasılım biliyor musun?
Bildiğin gibi
Bir ümit başlıyor her günüm
Bitmiyor geceler

Bugünlere söve söve
Belki seni seve seve
Bazen de öpsem geçer dediğim
Bir yara gibiyim

Nasılım biliyor musun?
Sokaklarıma ateş düşmüş
Söndürmeye yeter mi ki
Göz yaşlarım

Nasılım biliyor musun?
Şakaklarıma aşklar düşmüş
İçimde bir çocuk çığlık çığlığa
Duymuyor musun?
Titriyor ellerim tutmuyor musun?

Gripin - Nasılım Biliyor Musun?

•••

Bir çocuğun elinden pamuk şekerini alırsınız ya, çaresiz kalır. Yalvarır almak için.. Annesi veya babası dayanamaz verir. Sevgi de öyledir işte.. İlk önce elinden alırsınız herşeyini. Daha sonra dayanamazsınız, verirsiniz. Saniyeler, dakikalar, saatler, günler, haftalar, aylar belki de yıllar geçer. Ama... Sevgi hiç bir zaman bitmez...

Karşımda duran adama bakamıyordum bile.. Bakarsam biliyordum ki affedeceğim. Eski günler aklıma geldikçe çıldırmak için can atıyordum. Ya da hepsinin sadece kısa bir rüya veya hayal olmasını istiyorum. Sadece bir hayalden ibaret olması daha iyiydi benim için..

H: Hayat ne kadar garip değil mi?

Eğdiğim başımı yavaşça kaldırdım. Ne demek istediğini anlamadığım için, ona garipçe bakmaya başladım..

Güldü..

H: Hayat diyorum, ne kadar garip değil mi? Koskoca 17 sene geçmiş aradan. Kim derdi ki bir zamanlar hiç ayrılmayan dede-torun şimdi birbirlerinin yüzüne bakmaya bile utanıyor?

Ö: Dediğin gibi bir zamanlar ki dede-torun şimdi öyle birşey yok.

H: Hiç değişmemişsin, yine ve yine aynı Ömer. Hırslı, inatçı ve bir o kadar da kendi kafasının dikine giden..

Ö: Beni bu kadar tanıman.. Şaşırtıcı! Ama sen beni sadece bu kadar ile tanıyabilirsin, daha fazlasına gerek yok.

H: Kelimeleri özenle seçtiğin yüzünün renginden belli evlat! Hic zorlama kendini.

Ö: Neden? Yani neden böyle davranıyorsun bana?

H: Herşeyin bir açıklaması olduğunu sen benden daha iyi bilirsin öyle değil mi?

Ö: Anlat o zaman, anlat! Ne oldu ne bitti hepsini anlat ki ben de sana hak vereyim!

Flash Back

(Yıl : 2001)

Ö: Anneeeee! Anne! Anne nerdesin sen? Anne diyorum ama!... Babaaaaa! Babaaaaa! Ya niye kimse cevap vermiyor? Neredesiniz siz?

Merdivenleri çıkarken bir yandan da bağırıyordum. Kimse neden bana cevap vermiyordu? Daha 5 dakika öncesine kadar normaldi herşey, ne oldu ki bir anda?

Son basamağı da çıktıktan sonra yavaşça ilerleyip, annem ile babamın odasının önüne geldim. Etrafa baktım, orada da görünürlerde yoklardı. Arkamı dönmüş tam gidiyordum ki babamın sesi ile olduğum yerde kaldım.

Sessizce tekrardan odanın önüne gelip, kapının arkasına saklandım. Biliyorum onları dinlemem çok ayıp ama babamın sinirli sesini öğrenmeden de gidemezdim..

Ahmet: Emine! Sana kaç defa söyledim, umursama! Babamı bilmiyor musun? Hep böyle o! Hep sinirli! Hep bencil! Onu dinleme dedim kaç defa sana? Neden böyle yapıyorsun? Benim üzüldüğümü görmüyor musun hiç?

Emine: Yapamıyorum Ahmet. Yüzüme kaç defa beni sevmediğini söyledi farkındasın. Ömer'in dedesini böyle tanımaması için elimden gelen herşeyi yapıyorum. Ama olmuyor! Her defasında beni suçsuz yere suçluyor.

Dedem.. Annem.. Babam.. Ne olduğunu anlamamıştım. Annem neden ağlıyordu? Neden babamı suçluyordu? Babam, peki o? O neden dedemi suçluyordu?

Babam bu sefer annemin önünde diz çöküp konuşmaya başladı. Ben ise kapıya daha da yaslanmış, onları duymaya çalışıyordum.

Ahmet: Emine'm, canım karım.. Sence bende oğlumuzu düşünmüyor muyum sanıyorsun? Oğlumuz dedesinin iyi biri olduğunu düşünmeli. Onun gerçek yüzünü görünce ne kadar üzülecek, sen bunu benden daha iyi biliyorsun. O yüzden yapma.. Umursama onu, sadece bizi düşün.. Anlaştık mı?

Emine: Öğrendiğinde ne yapacağız? Ondan hayatı boyunca her zaman nefret edecek!

Ahmet: Onu o zaman düşünürüz. Şimdilik herşey yolunda. Ömer, daha küçük. Bu zamanda anlatırsak kaldıramaz.

Emine: Tamam! Yeterki Ömer iyi olsun ondan sonrası benim için muamma.

Ahmet: Hadi bakalım git elini yüzünü yıka. Bende bahçeye iniyorum..

Babam ayağa kalkıp annemin alnına bir öpücük kondurdu. Daha sonra da bana doğru gelip, kapıyı açtı. Ben sadece ona dolmuş gözlerim ile bakıyordum..

Ahmet: Ömer!

Flash Back Son

Ö: Senden ilk o gün nefret etmiştim biliyor musun? Benim dedem bu kadar kötü olamaz diye kendimi suçladığım bile olmuştu.. Bazen kendimden çok sevdiğim adam böyle birisi olması ne kadar kötüydü bir bilsen.. Annemi ağlarken görmek, babamın durmadan onu sakinleştirmesi, senin her yüzüme baktığında belli etmemek için uğraştığın tavırların o kadar acıydı ki anlatamam.. Daha 10 yasında bir çocuğun dedesinden nefret etmesi.. Hemde hayatında sadece ona güvenip, sadece ondan örnek alması.. Benim hiç o zamanlar neler hissettiğimi düşündün mü? 10 yaşındaki bir çocuğun evi terketmesi, sence daha ne kadar kötü olabilir?!

•Devam Edecek•

•••

Herkese koca bir Merhaba 💞

Bölüm nasıl olmuş sizce?

Küçük bir duyurum vardı demiştim sabah hemen onu izah edeyim;

Arkadaşlar artık sınavlarım yakalaştığından dolayı Wattpad'a pek giremeyeceğim. E dolayısıyla bölümler biraz geç gelecek. Kusura bakmayın, derslerimi düzenli tutmak için bunları söyledim. Umarım sizlerde beni anlamışsınızdır..

Yeni bölümde görüşmek dileğiyle hepinizi çok seviyorum 😍😘





-Mavi Gözlü Kız 😋💋

KUZEN (DEFÖM)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin