1.Bölüm

8.5K 395 38
                                    

Tür:Polisiye,Gizem,Dram,Angst

Ana çift:Kaisoo,Hunhan

Yan Çift :Baekyeol

Yazar:Peyton S.

Bölüm 1

"Hay aksi.Araba çalışmıyor."dedi korku ve panikle uzun olan.Arabayı çalıştırmak için uğraştı bir süre daha.Her ne kadar kontağı çevirmeye devam etse de arabanın çalışmayacağına emin olmuştu sonunda.Ellerini direksiyona koyup yanındaki bedene baktı korkuyla.

"Sanırım burada kaldık."dedi mahcup bir ifadeyle.

"Ne yapacağız?" İkisi de gecenin bu vakti ıssız bir yerde kimden yardım alacaklarını ve ne yapacaklarını bilemez halde birbirlerine bakmayı sürdürdüler.

"Ben bir arabayı kontrol edeyim."diyerek araçtan indi diğerine oranla uzun olan.Şimdi aracın kaportasını açmış sorunun nereden kaynaklandığını anlamaya çalışıyordu.

"Halledebilecek misin?"diye seslendi araçta oturmaya devam eden beden.Karşı taraftan olumlu bir yanıt alamayınca kapıyı açarak araçtan indi.

"Ben bir etrafa bakınayım.Belki birilerini bulabiliriz."dedi ve araçtan uzaklaşmaya başladı.

Soğuk ve karanlık tüylerini ürpertmeye başlamıştı çoktan.Sonra cebindeki telefon geldi aklına bir anda.

"Lanet olsun.Çekmiyor."Şebekeye lanet okurken bir kaç yüz metre ilerideki ışıkları fark etti.

"Umarım birilerini bulabilirim."İçindeki ufacık umutla karanlıkta yol almaya devam etti.

Emin adımlarla ilerleyerek binanın önüne geldi.Bu bir moteldi ve pek güvenilir gözükmüyordu.Binanın çevresi sanki yıllar öncesinden terk edilmiş gibi çalılarla kaplıydı.Ancak binanın ışıkları hala yanıyordu.

"Kimse var mı?"diyerek kapıyı araladı kısa olan.İçerdeki yoğun koku dikkatini çekmişti.Bastığı her döşemeden ses çıkıyor bu da daha fazla korkmasına neden oluyordu.

"Merhaba.Arabamız bozuldu.Bize yard-"cümlesini tamamlamasına izin vermeyen bir ses duydu.Ses üst kattan geliyordu.Korkak adımlarla merdivenden çıkmaya başladı.Sanki yukarı çıktıkça ses daha da artıyor gibiydi.Korktuğunu belli etmemeye çalışarak tekrar bağırmaya başladı.

"Yardım edecek biri var mı?"

Son basamağı da çıktıktan sonra sesin geldiği yöne doğru ilerledi.Odalardan birinin kapısı sürekli açılıp kapanıyordu.

"Orda biri mi var?"diyerek seslenmeye devam etti içindeki korkuyu bastırmaya çalışarak.Titrek ellerle kapının kolunu tutup çarpmasını engelledi ve kapıyı büyük bir gıcırtıyla açtı.Eşyalar etrafa saçılmıştı ve yoğun bir koku vardı.

"Pencere açıkmış."diyerek odanın içerisine girdi.Etraftaki eşyalara basmamak için çaba göstererek pencereye ulaştı ve zorlukla da olsa onu kapattı.

"Burada neler olmuş böyle?"

Aralık bıraktığı kapı aniden büyük bir gürültüyle kapanınca yerinden sıçradı kısa olan.

"Lanet olsun."diyerek kapıya doğru koştu.Kapının kulpunu aşağıya indirmesine rağmen kapı açılmamıştı.Bir kez daha denedi ve bir kez daha...

Ancak kapı açılmamakta ısrar edince;

"Çıkarın beni buradan.Kimse yok mu?"diyerek bir taraftan kapıyı yumrukluyor bir taraftan da açmak için uğraşıyordu.

"Boşuna uğraşma.Buradan asla çıkamayacaksın."Ensesinde hissettiği nefesle bütün tüylerinin diken diken olduğuna yemin edebilirdi.Kalbi hızla atmaya,elleri titremeye başladı.

Arkasındakinin kim olduğunu öğrenmek istese de korkuyordu.Başına nelerin geleceğini bilemediği için deli gibi korkuyordu.

"S-sen kimsin?Ne istiyorsun benden?"

"Beni nasıl hatırlamazsın Minseok?"Duyduğu ses ile gözlerini biraz daha irileştirdi.Çünkü ses o kadar tanıdıktı ki...

"Sen..."diyerek arkasını döndüğünde boşluktan başka bir şeyle karşılaşmadı kısa olan.

"Lanet olsun.Ne istiyorsun benden?"diyerek etrafa bağırmaya başladı.Yanıp sönen lamba korkmasına daha da yardımcı oluyordu.Arkasını dönüp kapıyı zorlamaya devam etti.Ama bütün çabası boşunaydı.Kapı açılmayacaktı.Hemen etraftan kapıyı kırabileceği bir şey aramaya başladı.

"Ne pahasına olursa olsun buradan çıkıcam seni lanet olası."

Bu sözün üzerine bir kahkaha aldı karşı taraftan.

Ve o anda bütün ışıklar kesildi.Şimdi korkusu daha da artmıştı.Umursamamaya çalışarak eşya aramaya devam etti.Sandalyeyi alıp kapının kulpunu kırmak için ilerlediğinde kaskatı kesilmesine sebep olacak bir çift gözle karşılaştı.

"Merhaba Minseok.Uzun zaman oldu."

Karşısında kafasından kan akan tanıdık yüze bakıyordu şimdi.Elindeki sandalyeyi yere düşürdü biranda ve karşısındaki beden kısa olanın kulağına yaklaşıp fısıldadı.

"Sana buradan çıkamayacağını söylemiştim."

....

"Lanet olsun o nasıl bir rüyaydı."Ter içinde uyanmıştı Kyungsoo.Yataktan doğrulmadan evvel gördüğü kabus dolu sahneleri düşündü.Nedenini bilmese de bu gördüğü rüya onun kalbini acıtmaya yetmişti.Ancak şöyle bir durum vardı ki rüyasında gördüğü her bir bedenin kim olduğuna dair en ufak bir fikri bile yoktu.Elini alnına getirerek oluşan ter damlacıklarını pijamasının kenarıyla sildi.Ellerini yüzüne götürüp gözünün önüne gelen bütün görüntüleri yok etmeyi diledi.

"Az önce neler olduğuna dair en ufak bir fikrim yok."Üzerindeki yorganı bıkkın bir şekilde atarak yataktan doğruldu.Yan tarafındaki boşluğa baktı.

"Gene onu uğurlayamadım."diye düşünerek kendine kızdı.Yatağın kenarındaki terliklerini giyerek ağır adımlarla az ilerdeki banyonun kapısının önünde durdu.Hemen yan taraftaki aynada gördüğü kendi yansımasına baktı bir süre.

"Sanki hiç uyumamış gibiyim."diyerek tekrar banyoya doğru yöneldi.Kısa bir duştan sonra kahvaltı etmek için mutfağa doğru ilerledi.

"Bugün kahvaltı yapasım yok."diyerek mutfağın bitişiğindeki salona ilerleyip televizyon kumandasını eline aldı.Kanalları tek tek geçerken haberlere takıldı gözü.Spikerin söylediği her bir cümle kanının donmasına neden olacak cinstendi.

-Dün gece saat 01.00 sularında Canyon isimli terkedilmiş motelde bir erkek cesedine ulaşıldı.Cesedi eşi tarafından bulundu.İsmi Kim Minseok olduğu öğrenilen kişinin ölüm sebebini öğrenmek için ceset adli tıp kurumuna gönderildi.

Elinde tuttuğu kumandayı yere düşürdüğünün farkına bile varmamıştı.Neler olup bittiğine dair en ufak bir fikri bile yoktu.Titreyerek ayağa kalktı.Ve o açıklanamayacak cümleleri söyledi.

"Bu...bu nasıl olabilir?Ama..ama bu rüyama giren kişi.."

Bölüm Sonu

-Peyton S.

WHİSPER Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin