OBSTΛCŁΣS || TaeKai

[1]

Buraya ne zaman geldim? Nasıl, neden?.. Bilmiyorum. Buranın neresi olduğunu dahi bilmiyorum. Tek istediğim, gözlerimi açabilmek...

°°°°°°°°°°°°°°°

Öğlen arası, okulun o gereksiz büyüklükte olan kantinindeyim. Sabah uyandığımdan beri mideme bir lokma dahi girmedi... Neden mi?! Canım biricik hem sıra, hem sınıf hem de okuldaki ve hayatımdaki tek arkadaşım olan Kibum -kendi söylemiyle Mr. Diva- bana yemek ısmarlayacağını ve bir şey yemememi söylemişti.

Lakin şuan masada hiçbir şey göremiyorum! Beyefendinin parası kalmamış...

"Eeyh, mızmızlanmayı kes Tae, bak bizim için çooook sağlıklı sandviçler aldım. Bilirsin, çekici olup etraftaki tüm kız ve erkeklerin dikkatini her daim çekmek için sağlık önemli."

Kimi kandırıyordu ki? Tüm parasını yine ve yine makyaj malzemesi almak için harcamış, beş parasız kaldıktan sonra da bu ucuz ve sağlıklı(!) sandviçleri önüme dayamıştı.

"Sağol hyung ama etraftaki kızların dikkatini çekmek gibi bir isteğim yok, biliyorsun."

Zaten bildiği şeyleri söyledikten sonra elindeki sandviçlerden birini aldım ve göz devirmemeye çalışarak sandalyeye geri oturdum. Benim huysuz ve keyifsiz ruh halimin aksine fazla mutluydu.

"Dökül bakalım, yine ne oldu?"

Merak etmememe rağmen sordum, konuşmak için konu gerekliydi.

"Ah, bir an hiç sormayacaksın sandım."

Işıl ışıl gözleri ile heyecanla konuşmaya başladı.

"MAC yeni eyeliner çıkarmış Tae! Ve bil bakalım ne old-"

Tahmin edemeyeceğim bir şey değildi, onun aksine sakin bir sesle atıldım cümlesine.

"Ve sen de tüm paranı ona harcayıp onu aldıktan sonra beni aç bıraktın."

Göz devirip elimdeki sandviçten bir ısırık aldım.

"Yah! Önemli olan senin aç kalman mı şapşal! O bebeği çirkin ve bakımsız yellozlardan kurtardım. Bence yüzyılın divası falan seçilmeliyim."

Bebek olarak bahsettiği sadece minik bir şişe siyah boyaydı. Hiçbir zaman anlam veremedim zaten Kibum'un bu makyaj ve kıyafet sevdasına. Onun hakkında anlayamadığım şeyleri liste yapsam, birinci madde bu olurdu herhalde!

"Aish, sen ne anlarsın ki Mr. Silly!"

Kibum hakkında anlayamadığım şeyler listesine "konuşurken araya İngilizce kelime sokuşturmak" maddesini de ekleyelim lütfen!

°°°°°°°°°°°°°°°

Ah, uzun ve yorucu bir günün sonunda kendimi yatağa atmayı başarmıştım... Tüm günüm Kibum'un saçma sapan konuşmaları ve dırdırları ile geçmişti.

Bana geçen gün gittiği mağazadaki kızın giydiği kıyafetin saçmalığından bahsediyordu. Bana ne yani kızın Gucci'sinin sahte olmasından? Ah bu hyung... Hyung olmak için fazla noona.