OH MY TEACHER¹ • Jeon Jungkook

Otuz Yedinci Bölüm"LUNAPARK"

HAYRAN KURGUDA ÜÇÜZ #3 HADİ BASTIRIN MİNİK PORTAKALLARRRR

.

.

.

.

"S-sen ciddi misin?"

"Hatırlamıyor musun? Hastaneye yatırıldığın ilk hafta senin dibinden ayrılmıyordum fakat sonraki hafta ortadan yok olmuştum. Büyükannemin yanına gideceğimi söylemiştim."

Hatırlıyordum, sürekli ağladığım o dönemde Seokjin ile görüşmelere gidiyordum.

"Sen, sen bu yüzden mi tıp okumadın?"

"Elimde kas zedelenmesi oldu. Oldukça uzun bir süredir fizik tedavi gördüm, elim hala eskisi gibi değil. O benim hayallerimi çaldı, Jaehyun. Bu yüzden beni her gördüğünde yüzümdeki hayal kırıklığını görüyor. Kulağa imkansız gibi geliyor fakat sanırım vizdan azabı çekiyor... Dua etsin doktor olmadığıma. Doktor olsaydım beyni ile götünün yerini değiştirirdim!"

Cümlenin sonunda coşkuyla patlamasına gülerek karşılık verdim.

"Onun beyni zaten götünde Hoseok!"

.

.

.

.

37.BÖLÜM [LUNAPARK]

Önümdeki kahve bardağından koca bir yudum aldıktan sonra oturduğum sandalyede arkama yaslandım. Karşımda oturan Hoseok, yüzünü asmıştı. Keyfinin kaçma nedenini az buz anlamıştım.

Ortamı yumuşatma çabalarımın ardından yalan söylemesine neden olan nedeni iyice irdelemiştim, haliyle onu fazlaca sıktığından sıkılmıştı.

Bana dediği tek şey; kendisine yaptıklarından pay biçmemdi.

Yani demek istediği şey, kendisinden büyük birisine verdiği zararın boyutu buyken bana neler yapmazdı?

Ağabeyimin hiçbir zaman iyi biri olduğunu düşünmemiştim, tek düşündüğüm an sanırım bana portakal suyu uzatırkenki haliydi. Elbette ki beni yanıltmayıp yapacağını yapmıştı.

Fakat durum ne olursa olsun asla böylesine ileri gideceğini kestirmemiştim. Şuan ne yapmam gerektiği konusunda gitgeller yaşıyordum. Elimdeki kanıtlarla rahat bir şekilde onu hapse tıkabileceğimi düşünüyordum fakat daha fazlasına ihtiyacım vardı.

Bir itirafa.

Onun itiraf etmesini sağlamak için ne yapmalıydım?

Bana güvenmesini sağlamalıydım...

Ama nasıl?

"Ne düşünüp duruyorsun, Bayan Zeze?"

"Hiç, yarın sınavım var da. Onu düşünüyordum."

"Sınav mı?"

İlgisini çeken bir başka konuya geçildiğinde üstündeki yorgunluk tozlarını sirkeleyip bana döndü.

"Yoongi'mi geçeyim deme sakın."

"Yoongi de Yoongi. Ben sınav diyorum adam ne diyor? Bu sınavdan kötü alırsam sınıf düşeceğim, ne yapacağım ben ya?"

Sinirle başımı salladığımda Hoseok gülerek karşılık verdi.

"Sakın aşık olayım deme Yoongişime, tamam mı Zeze-"

"YOONGİNE SIÇAYIM HOSEOK BURADA CİDDİ BİR ŞEYLER SÖYLÜYORUZ."

Hoseok gülerek masadan kalktığında ben de gülerek camdan dışarıyı izlemeye başladım. Telefonum titrediğinde eğilip kilit ekranını açtım.