Unutulamayan acılar

243 9 15
                                    

Uyandığımda yerde yatıyordum. Andrey çıkıp gitmişti. Lanet olası herif, gitsin zaten.

Yerimden doğruldum. Bileklerim çok acıyordu. Bir baktım yerler hep kan olmuş. Yaralarım açılmış demek ki... Kan kaybından ölmemek için bişeyşer aramaya koyuldum. O sırada Andrey koşturarak içeri girdi.

'' julia bileklerin için bişeyler bulmaya gitmiştim...''

Yüzündeki tokat izi hala duruyordu...

Zar zor bişeyler demeye çalıştım.

''Çok saol...''

Hemen gelip bileklerimi sardı. Sonra uyumamı söyledi.

''Hayır... Uyumak istemiyorum Andrey...''

''Tamam julia...''

Dışarı çıktım. Hava çok güzeldi. Andrey de geldi. Elini omzuma attı gezmeye başladık.

Hayatımda bu kadar güzel bir gün geçirdiğimi hatırlamıyorum. Espiri yapıyor, güldürüyor...

Aslında içten içe ona nefret duyuyordum ama onda insanı rahatlatan, güldüren birşeyler vardı...

''Sana herşey düzelecek demiştim Julia.''

'' herşey düzelmedi... Hala yaşadıklarımın yanıtını arıyorum. Bana olanların nedenini anlatacaksın!!!''

''Sen sabretmeyi bilmez misin julia? Ben anlatmak istemiyorum mu sanıyorsun ? Aa heşeyin bi zamanı var''

'' yeter artık kaç aydır beni kandırıyorsun sen nasıl ni varlıksın yeter!!!''

Göğsüne yumruklar atmaya başladım.

Ağlaya ağlaya,

''NEDEN NEDEN NEDEN ANLATMIYORSUN NEDEEEEEEEEEEEEEEEEN''

Ellerimi tuttu...

''Tamam herşeyi anlatacağım...''

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 26, 2014 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Çernobil GünlükleriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin