Kalbim o kadar yalnız ki,duygularım ise kaybolmuş gibi ve bunların hepsi sen gittikten sonra oldu Aren.
Ben seni her gün,her gece rüyamda göreyim diye dua ediyorum.Yüzünü unutmaktan korkuyorum sevgilim.
İnsan hiç sevdiğinin yüzünü unutur mu Aren?
Ama şöyle de bir söz var insan en çok sevdiğinin yüzünü unuturmuş.
Kim demiş bilmiyorum ama bence doğru bir söz bu sevgilim.Seni çok özlüyorum Aren,o kadar çok özlüyorum ki kelimelerle anlatamam.
Özlemimi gösteremem çünkü özlemimi gösterecek sen yoksun.Sen olsaydın belki sana sarılırdım,koklardım,öperdim doyasıya.Seni öperken utanıyordum eskiden ama şimdi olsan sana bakmaktan utanırım sevgilim.Ben seni haketmedim ama sen yine de başkasını sevme hep beni sev.
Keşke diyorum Aren...keşke yaşasan,yaşasan ben sana inanmadığım için benden nefret etsen,ayrılsan ama ben senin hep bir yerlerde nefes aldığını hissetsem.
Beni affeder misin ya da affedebilir misin Aren?Günlüğüme son kelimeleri yazarak defteri kapattım.O günden beri günlük tutuyordum ve her kelimenin sonuna bu kelimeleri ekliyordum beni affetmesini umarak.
Hayata mı yoksa bu hayatın kalpleri paslanmış insanlarına mı sövsem bilemedim.
Sonra içimden hepsine sövdüm,tek tek.Ben o kadın yüzünden insanlardan nefret eder olmuştum.O kadına o günden sonra ne oldu diye sormak isterseniz hiçbir fikrim yok.
Çünkü ben o günden sonra o kadını düşünecek halde değildim,aklıma bile gelmedi o pislik kadın.
Ben en çok Areni düşündüm en çok Arene ağladım o günden beri.
Bir de babamın acısı vardı kalbimin bir yerlerinde.Babamın acısına alışmıştım,Arene de alışmıştım ama özlüyordum.
O kadar çok özlüyordum ki.
Gecenin sessizliğinde gözyaşlarımın yanaklarımdan akmasına izin verdim.
Gecenin sessizliğinde sessizce ağlıyordum.İçimde kıyametler kopuyordu ama ben sessizce ağlamaya devam ediyordum.Gözyaşlarım içimdeki ateşi söndürmek yerine daha çok harlıyordu.
Kafamı havaya kaldırarak oturduğum çalışma masasının sandalyesinden aya baktım.
Bu gece yıldız yoktu havada ay tekti,ben gibi.
Gerçi ben hep yalnızdım ayın ise yıldızları vardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANLIK
Ficção AdolescenteHayatı yalanlar üzerine kurulmuş küçük bir kız çocuğu... Etrafında olan bitenlerden habersiz sadece kendi acısını sarmaya çalışan minik bir kız.O acısını tek başına sarmaya çalışırken etrafındakilerin ona oynadığı oyundan habersizdi.Nasıl haberdar o...