Güneyin AğzındanAz önce kendi ellerimle Songülü toprağa vermiştim.. Ne hissetiğimi bilmiyor, öylece boş boş sokak caddelerinde yürüyordum. Nasıl derler sanki kalbimin yarısını da gömmüş gibiydim. Hayatımın aşkını, birtanecik Mariamı o soğuk toprağın altına nasıl koyabilmiştim ? Gitmesine beni ve kızımızı bırakmasına nasıl izin vermiştim ? O olmadan nasıl nefes alabilecektim, ya da alabilecek miydim ? Bilmiyorum. Hiçbir şeyi ya da bu saaten sonra yaşanacak olan şeyleri bilmiyor ve gözlerimden yaşlar süzüle süzüle yürüyordum. Kızlar ve bizim çocuklar hatta Toprak hoca benimle gelmek istemişti fakat ben kabul etmemiştim. Yalnız kalmak istiyordum sadece yalnız. Zaten bu hayatta bu saaten sonra da yalnızdım. Öyle değil miydikm ? Evet maalesef öyleydim...
Kilidi açarken sanki dünyanın en zor testini cevaplıyormuşçasına zorlanmıştım.. Yavaşça adım attığımda burnuma dolan koku ile gözlerimi kapadım.. Bu ev, bizim evimiz onun gibi.. Songül gibi kokuyordu. Yavaş yavaş adımlar atmaya başlarken odamıza doğru yöneldim ve içeri girdim.. Buraya gelmeden önce telefonu kapatmıştım çünkü kimsenin beni aramasını istemiyordum. Odada yürürken dolabı açtım ve ellerim ne kadar titremiş olsa da Songülümün birlikte uyuduğumuz son gece giydiği üstü elime aldım ve burnuma yaklaştırarak kokusunu içime çektim.. Maalesef bu kokuyu sadece bu saaten sonra onun kıyafetlerini koklarken hissedebilecektim. Kokladım. Uzun uzun kokladım. Ağlamaya başlamıştım. Dayanamıyordum. Olduğum yerde yere çöküp hıçkırıklarla ağlamaya başladım. Kabullenemiyordum. Songülsüz bu hayatı kabul edemiyor ve asla da kabul edemeyecektim. Ağladım. Sadece ağladım..
Cemrenin Ağzından
Çok kötüydüm. Hatta hepimiz çok kötüydük. Kardeşimiz ölmüş, yeğenimiz annesiz, Güney ise Songülsüz kalmıştı. Biz, biz ise bir canımızı kaybetmiştik. Hissetme duygumu kaybetmiştim. Saatlerdir ağlıyordum. Canım bir tanecik kardeşim benim sonsuza kadar uyuyacaktı. Ve ben onu çok özleyecektim. Yeğenimiz annesinin kokusunu alamadan ölmüştü Songülümüz. Sadece Üzgünüm. Sadece üzgün.
Eylülün Ağzından
Kardeşimiz.. Bizi bırakıp gitmişti. Bizden daha önemlisi ardında bir kız çocuğu bırakmıştı ve en kötüsü de kızının kokusunu alamadan gitmiş olmasıydı.
Yeğenimiz.. Hala hastanedeydi ama yarın ordan çıkacak ve normal küvezde olmadan yaşayacaktı. Yeğenimiz için çok seviniyordum. Ama diğer yanımız kırıktı. İşte biz buna buruk mutluluk diyebiliriz..Kaderin Ağzından
Sanırım kızlardan en çok üzülen bendim.. Sonuçta 14 yıllık kardeşimi kaybetmiştim ben. Kimse benim kadar üzülemezdi. Fedakar çiçeğim benim. Ardında dört kırgın çiçek, üzgün bir Leonardo ve küçük masum bir prenses bırakarak gitmişti.
Minik bebek o kadar güzel ki... Güney gibi bir babası olduğu için bir o kadar şanslı ancak anne kokusu alamadan yaşayacağı için bir o kadar şanssızdı. Kırgın bir bebekti o..Meralin Ağzından
Çok üzgündüm fakat bizi tekrardan ayağa kaldıracak birisi lazımdı. O da benim canısılar. Tamam çok ağladım hatta çok üzüldüm. Gözüme uykular girmedi ama artık toparlanmalıydık. Çünkü Songül bizi böyle görmek isterdi. Bizim yeğenimize destek olmamız hele de en çok Güneye destek olmamız şarttı. İçerde ağlayan 3 kızın yanına gittim ve :
"Canısılar ağlamayın artık." dedim.
Hala ağlıyorlardı.."Bebişlerim ağlamayın ya, bizim güçlü olup yeğenimize ve Güneye destek olmamız lazım."
Yok bir türlü susmuyorlardı.."İyi bee ! Çocuk damarlarını kesip intihar ederse ileride yeğenimize durumu siz iza edersiniz. !"
Hepsi birden fırlamıştı."Kim kesmiş Meral ne oldu ya ?" dedi Cemre.
"Cemre ne diyorsun sen ? Meral ne diyor bu kız söylesene !" dedi Kader.
"Sakin olun da hastanenin yerini öğrenelim." dedi Eylül.
"Hastane mi ? Ölmedi dimi !" dedi Kader.
"Of bi susun be ! Kimseye bir şey olmadı. Sadece yapabilir dedim. Sakin olun ya."
Kızlar şok olmuşken ben ciddi manada Güney için endişeleniyordum.
Güney'in Ağzından
Az önce alo servis ile 4 şişe bira sipariş etmiş, Emrah'tan " Sensiz Ben Nefes Alamam " açmış içiyordum. Kabul yaptığım iğrenç bir davranış ama ben içmiyim de kim içsin be kardeşim !? Hayatımın aşkını, kadınımı, çocuğumun anasını kaybetmiş ben içmicem de kim içicek anasını satıyım ! dememle " Bu Songülün lafıydı lan !!" diyip ağlamaya başlamam bir oldu.
Giydiği tişörtü burnuma yaklaştırıp kokusunu dolu dolu içime çektikten sonra yüzüme tişörte gömüp şarkıya eşlik ettim."Senin kokunu özlerim, yollarını hep gözlerim,
Götür beni gittiğin yereeeeee.
SENSİZ BEN NEFES ALAMAAAAM BURALARDA HİÇ DURAMAAAAM.. TEK BAŞIMA YANLIZ KALAAAMAAAM.."Sesim iğrençti kabul ediyorum ama çok mutsuzdum.. Ağlayarak kendimi geceye bırakmıştım..
Meral'in Ağzından
Ciddi manada endişeleniyordum. Bu yüzden Güneyi aramaya karar verdim. Odama girip Güneyi aradığımda çaldı çaldı ve açmadı.. Tekrar aradığımda birkaç çalmadan sonra telefonu açmıştı.
"Güney, nerdesin ?"
"Bilmem nerdeyimmmm.."
İçmiş miydi bu ?
"Sen içtin mi Güney ?"
"İçtim anasını satıyım.. Bak yine So- Songül gibi konuştum."
Haline üzülmüştüm.
"Nerdesin söyle yanına gelicem.."
Biraz cevap vermedikten sonra konuştu.
"Evimizdeyim beee. İkimizin evinde.."
Telefonu kapatıp hemen içeri gittim ve montumu giydim. Kızlara " Markete gidiyorum birazdan gelirim.." Yalanını uydurduktan sonra aşağı indim ve kapıyı çaldım. Sonra Güneyin bu kafa ile o kapıyı bana açma ihtimalinin olmadığı aklıma gelince, bende yedek anahtar olduğunu hatırlayıp anahtarı almak için eve çıktım. Anahtarı alıp aşağı indim. Kapıyı açtım ve içeri girdim. Salonda yoktu, büyük ihtimalle yatak odalarındadır diye düşündüm ve odaya girdiğimde yerde içki şişeleri içinde bir Güney görmüştüm..
Açıklama 💖
" Merhaba arkadaşlar. Bu benim yeni kitabım. Kç nin finalini kabul edemedim ve kendim devam ettirmek istedim. Bakalım Songül ölmüş mü :)
Bu sorunun cevabını hep birlikte göreceğiz. Yorum ve voteleri eksik etmezseniz sevinirim.. 💕💗
Sizi seviyorum..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SonGün || MUCİZE
FanfictionKIRGIN ÇİÇEKLERİN FİNALİNDEN SONRA KENDİ SENARYOM İLE DEVAM ETTİRDİĞİM BİR KİTAP..💕