Kasımın son haftasına geldik ve bu hafta sınav haftası Işık hoca yani Coğrafya öğretmeninin sımavı vardı bugün. Sımav kağıtlarını dağıttı ve yapmaya başladık çok zorlanmadım ve yaklaşık otuz dakika içerisinde bitirdim kağıdı teslim ettim ve yerime geçtim. Diğer öğrencilerde sınavlarını bitirdiğine göre bir duyuru yapacağım dedi ve bu haftasonu bir gezi olacağını anlattı ve ders bitti. Diğer derslerde işlediğine göre gün bitti ve çıkış vakti geldi son 2 dersimizde Coğrafya olduğu için Işık hoca ile sınıftan aynı anda çıktık. Bana en sevdiği öğrencisinin ben olduğumu söyledi ve benden çok ümitli olduğunu söyledi ben ise gülümseyerek en sevdiğim öğretmenimin kendisinin olduğu gerçeğini söyledim.Yolda yan yana yürüdük ve biraz sohbet ettik. Gezi günü geldi ve pikniğe gidiyorduk okulca koca bir otobüs dolmuştu benzinlikte mola verildiğinde kadın erkek karışık tuvalete gitmeye koyulmuştum bu sırada Işık hocanın ellerini yıkadığını gördüm ve gülümsedim daha sonra aynanın karşısına gidip kendime baktım ve birden kapı kapandı ve üstümüze kitlendi kapıya Işık Hoca vurdu ancak otosbüsün kalkış sesini duymuştuk bile ve kapalı alan korkum olduğu için hızlı nefes alıp vermeye başladım ve aslım ilacımın yanımda olmadığını fark ettim Işık Hoca bana panik yapmamamı söyledi kapıyı yumrukladı ancak kapının dışındaki kişiler orada bir anahtar olmadığını söyledi. Daha sonra tıkanmaya başladım. Işık Hoca beni duvara yasladı sakin kalmamı söyledi göğüsüm göğsünün altına değiyordu ve gözlerine baka kalkım teninin eşsiz kokusunu içime çekiyordum ve daha fazla ayakta duramadığımı farkettim ve oracıkta bütün vücudum kendisi serbest bıraktı. Bayılmıştım ve bu ilk defa olmuyordu. Uyandığımda hastanedeydim ve bana oksijen veriliyordu. Sanırım annem henüz gelmemişti ve Işık hoca elimi tutup "iyi olacaksın Yeşim sakın endişelenme" dedi. Bu arada kapıyı kitleyen kişi Berk'ti ve hiç rahat durmuyordu bu yüzden uzaklaştırma cezası almıştı. Bu çocuğun belalı olduğunu bilseydim başında konuşmazdım zaten.