Şeker Prens ve Tuz Kral

Şeker Prens

Yürüdüm,arkasından yürüdüm.Kısa boyuyla,sarı saçlarıyla önümden yürüdü.Biri kolunu omzuma atınca,o kişiye döndüm.''Günaydın,Taehyung.'' ''Günaydın Kook.'' sonra fark etti Şeker Prensi.Dudaklarını yalayınca elimi,görmese bile,yumruk yaptım.''Taehyung,Jasmin orada.'' bana baktığında,çenem ile ileride banklarda arkadaşlarıyla gülüşen Jasmin'i gösterdim.Taehyung ise çapkınca gülümseyerek yanımdan gitti.Önüme döndüğümde,Naeyoung'un yine Şeker Prensime sırnaştığını gördüm.Lolipopumu açtım,ağzıma götürdüm.Yanlarından geçerken,Naeyoung koluma yapıştı.Göz devirip kolumu çekmeye çalıştım.O ise bırakmadan''Oppa,beni sev!'' diyip duruyordu.''Hayvan mısın seveyim seni Naeyoung?'' saf saf suratıma bakarken,Daeyon onu kolundan çekip benden uzaklaştırdı.Sonra kolumu kaldırıp,kendisi kolumun altına sığındığında ona bakıp güldüm.''Şirinsin,Tuz kral.'' Daeyon'un dediği şeyle kısa bir kahkaha attım.''Tavşan'a ne oldu?'' kolumun altından çıkıp,yüzünü bana dönerek yürümeye başladı.''Tuz kralın,şeker prensi var.'' elimi enseme atıp güldüm.

Jimin

''Tuz kralın,şeker prensi var.'' gözlerimi ellerimden kaldırıp,ona baktım.Elini ensesine atıp,güldüğünde şirin olduğunu fark ettim.''Çok şirin.'' diye mırıldandım.''O şirin değil,o acımasız Tuz Kral,sense saf Şeker Prensi'sin.'' kulağımın dibinde duyduğum fısıltıyla sıçradım.Elva gelmişti.Güldüm.''Tuz Kral'ın,Şeker Prens'i olmamalı ama.'' gözlerini kıstı.''Olmuş çoktan.Her neyse,dersim edebiyat.Görüşürüz,Şeker Prens.'' öylece giderken,benim gözlerim,dolabından bir kaç defter-kitap alan Tuz Kral'a kaydı.Bu Tuz Kral'ın,Şeker Prens'i ben miydim?

Matematik derslerimiz aynıydı.Tam çaprazımda oturuyor,defterine bir şeyler karalıyordu.Kolumu sıraya uzatıp onu inceledim.Kulağındaki kulaklıktan çıkan müzik sesi tanıdık geldi.(medya)
Arada dudaklarında gülümseme oluyor,sonra o dudakları yalayıp yerinde kıpırdanıyordu.Hoca ona seslendiğinde duymamıştı.Ayağımla sırasına geçirdiğim de kulaklığının tekini çıkarıp bana döndüğünde hoca tekrar seslendi.Matematik sorusu sormuştu.Boş boş hocaya baktı.Hoca ise sinirlenip sınıftan kovdu.
Zil çaldığında hemen toparlanıp sınıftan fırladım.Nerese olabilirdi?Müziği severdi,müzik sınıfına gitmeliydim.Karşımdaki müzik sınıfına baktım.İçeriye göz gezdirdim.Orada yoktu.
Saçlarımı karıştırdım,başka nerede olur bilmiyordum.Gülme sesleri ile olduğum yerde durdum.Yan tarafımda kalan kapıya baktım,Resim sınıfı.
Kapı azıcık açıktı,görebildiğim kadarıyla önündeki tuvale bir şeyler çiziyordu.
"Saçlarının tonu neydi?Şunla şunu karıştırsam..Bu!" gözlerimi tuvale çevirdiğimde,sarı saçlı birini çiziyordu.Saçların şekli bittiğinde tekrar kıkırdadı.Daha dikkatli baktım,erkek çiziyordu büyük ihtimalle.Saçları oldukça şirindi."Şeker prens kimi gözetliyor?" yerimde sıçradım.Yine gelen Elva'ydı.Elimle sessiz ol işareti yaptıktan sonra tekrar baktım.Bu sefer çizdiği,mavi ceketti.'Hey,o ceket senin değil mi?" Elva sessizce kulağıma fısıldadı,gözlerim ceketime gitti.Renklerini uydurmuştu.Elva kıkırdadı"Arkanı dön bakayım?" yavaşça arkamı döndüm."Tuz Kral,Şeker Prens'ini çiziyor anlaşılan."
Olayı anladığımda şokla bir beni fark eden Tuz Kral'a,bir de Elva'ya bakıyordum.

Tuz kral bize doğru yaklaşırken,sanki ayaklarıma japon yapıştırıcısı sürmüşler gibiydim,hareket edemiyordum..