Bu bölümü yayınladım fakat yanlışlıkla sildim kusura bakmayın.
Iyi okumalara.....
Yine okullu bi güne uyanmak... Alarmı kapattım ve duşa girdim, kıyafetlerimi giyip çıktığımda Kaan'ı gördüm. O bana ben de ona boş boş baktım ve odadan çıktı. Garip çünki sanki bişey söyleyecek gibiydi ama söylemeden çıktı.
Ne diyeceğini düşünürken ders programına baktım matematik vardı yine. Bu dersten nefret ediyorum ya nefret.... Aslında derslerde pek iyi olduğum söylenemez ama istediğim meslekle derslerimin bi alakası yok açıkçası. Bi cafe işletmek istedim her zaman. Küçük tatlı bir cafe. Gençler için de aile için de uygun bir cafe...
Koridorda boş boş yürüyordum etrafımda ki insanlara baktım bir türlü alışamamıştım. Aynı dünyada yaşayıp farklı hayatları paylaşıyorduk bu okuldakilerle. Kaan da onlardan biri olmuştu beni en çok üzen de buydu.
Okulda nerede hangi sınıf olduğunu bile bilmiyordum. Kantini bulmak bile benim için bir işkenceydi. Kafamı kaldırdığımda kantine yaklaşmıştım ama kantinin önünden çıkan kişileri görmemle ufak çaplı bi şok geçirmem bir anda olmuştu Kaan ve Mert kol kola girmiş gülerek kantinden çıkıyolardı. Fazla garip gelmişti onları böyle görmem. Daha önce benim için aralarına soğukluk girmişti bu kadar yakın değillerdi fazlamı egoistçe bir düşünce oldu ama öyleydi yani. Neyse ben iyice kantine yaklaştıkça onlarda bana doğru yürüyorladı yan yana geldiğimizde Mert'le kısa anlık göz göze geldik Kaan beyin ise hiç umrunda bile değildim ne de olsa umursamamazlık oyunu oynuyoruz. Ama tek taraflı bir eğlence halindeyiz bu oyundan tek zevk alan Kaan Bey malesef. Bu düşüncelerle kantin kapısından geçmek üzereyken arkadan biri 'Melek' diye bağırdı kimin bağırdığını anlamak için kafamı çevirdiğimde Kaan'la burun burunaydım. Kaan sert sert bana bakarken Mert konuşmaya başladı "Melek bu akşam bizim evde küçük bir parti var sende gel olur mu? Kaan ve ben aramızdaki buzları erittik. Bu yüzden eski halimize döndüğümüzü göstermeliyiz. Bu parti de seni de görmek isteriz. Dimi Kaan?" dedi. Bu cümlenin ardından kendime gelmem bir kaç dakikayı almıştı. Eski hali de nasıldı bu çocuğun? Şimdi yeteri kadar gıcıktı. Kaan'a sorgulayan gözlerle baktım. Hiçbir tepki vermiyordu. Şu anda Mert'i onaylaması gerekmez miydi? Kaan'ın vereceği cevabı beklersem akşam olurdu. Başımı olumlu anlamında sallayıp kantinin kapısından içeri girdim. Masalardan birine geçip oturdum akşam hakkında bir şeyler düşünmeye başladım neden içimden bir ses çok ekşınlı bi gece olacak diyordu. Ne kadar böyle partilerde yer almasam da izlediğim dizler ve filimlerde çok eğlenceli oluyordu fakat bu benim gibi bakire ve hayatına içkiyi bile içmemiş kızlar için geçerli değildi ama ben geçerli hale getirirsem...
Son ders zili çaldığında kafamı masadan kaldırıp çantamı koluma taktığım gibi sınıftan çıktım. Sınıftan çıkmamla hızlanmış adımlarım yavaşladı. Bahçeye çıktığımda beni okuldan almak için gelen araba önümde durmuştu bile. Arabaya binip direk gözlerimi kapadım. Şoförün seslenmesiyle uyandım arabadan inip evin kapısına geldim kapı açıldığında direk odama gidip akşam için giyeceklerimi hazırlamam gerektiğini düşündüm.Diz kapağımın bir karış ustunde fileli göğüs üstü şifon sirti acik siyah bir elbise ve siyah sivri burun ayakkabıları yatağın üstüne yerleştirdikten sonra duş almak için banyoya ilerledim. Üzerime bornozumu geçirdim ve saç havlusuyla saçımı kurutmaya başladım.
Banyodan çıktığımda içeriden tıkırtılar geldi kim girmiş olabilirdi ki Kaan eve gelmemiştir bu saatte odama kim girerdi ki?
Kapıya açtığımda karşımda kaşları çatık Kaan'ı görmem bir oldu. Niye burnundan soluyorsa artık, tam konuşucakken üstümdeki bornozları hatırladım ve suratımın kızarması bir oldu Kaan'ı suratındaki sinir gitti ufak bir tebessüm geldi banyonun kapısını suratına kapatıp "Ne diye odaya habersiz dalıyosun ki hiç mi görgü kuralı öğretmediler ya."diye kapının arkasından bağırdım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Peki Hayaller?
Historia Corta"Hayatta bazı şeylerin geç olması hiç olmamasından daha iyidir." Bi gerçekler vardır bir de hayaller. Hayatı olduğu gibi kabul etmiş bir erkek... Hayallerini gerçekleştirmeyi hayal eden bir kız... Evlenmeye zorlanan iki küçük sanılan büyük kalple...
