Buse'den birkaç dakika geçmeden hıçkırık seslerinin geldiğini duydum. Ona ;
-Buse sen iyi misin kabus falan mı gördün.
-(Ağlayarak omzumda eski yerini aldı) Yusuf beni hiç bırakma tamam mı ?
-Buse ne oldu ne gördün rüyanda !
-Yusuf dedi ağlayarak . Sen sakın ölme tamammı dedi ve bu sefer sesli bir şekilde ağlamaya başladı .
-Tamam Buse deyip onu yattım ve o da koluma yatıp bana sıkıca sarıldı anlatmaya başladı anlatırken ara sıra burnunu çekiyordu .
BUSE'NİN AĞZINDAN
-Yusuf sen ölmüştün. Sen öldün ve ben hala yaşıyordum. Böyle birşey olmaz , olamaz zaten sen ölsen ben yaşayamam ki .
-Tamam Buse sakin ol dedi Yusuf .
Yusuf saçlarımı okşarken uyuyakalmışım . Sabah Yusuf beni kucağına aldı ve masaya indirdi gözlerimi hala açmamıştım . Açtığımda ise masa donatılmış bir şekildeydi . Afiyetle yemeğimizi yerken Yusuf'a;
-Yusuf o adamlar neden senden para istiyorlardı ? diye sordum aniden .
Çatalı ile tabağındaki yiyeceklerle oynarken ;
-Boşver !
-Ama Yu-
-Buse tamam kapat şu konuyu diye bağırdı sinirli bir şekilde .
Aslında aniden bağırdığı için biraz korktum ve ne zaman korksam gözlerim dolar . Gözlerimin dolduğunu hissediyordum. Yusuf'a belli etmemek için masadan hızlıca kalkıp odaya gittim . Hemen aynaya bakıp gözlerimi sildim . Gözlerim sadece kızarmış gibi duruyordu . Sonra elimi yelpaze olarak kullandım ve gözlerimdeki kırmızılığın gitmesini sağladım. O sırada Yusuf içeriye girdi.Sonra ona bakmadan ve hiç laf etmeden odadan çıkacaktım ki kapının ordan kolumu sert bir şekilde döndürüp onunla göz göze gelmemizi sağladı . Yusuf gözlerimin içine sinirli bir şekilde bakıyordu ben de ona daha fazla dayanamayıp sarıldım. Benim sarılmama karşılık vermedi ben de kendimi geri çektim ve hala gözlerindeki o aynı kızgınlıkla bana bakıyordu . Ne yani hem bana o bağırıyordu bir de üstüne üstlük bana kızıyordu ukala seni . Sonra Yusuf'tan kendimi kurtarıp hızlı adımlarla aşağıya indim . Üzerime oradaki kırmız siyah karışımı olan ceketi geçirip arka bahçeye çıktım.