Good Girl Gone Bad (Askıda)

Bölüm 7: Beklenmeyen

Multimedia: Serena

***

Suratında adını koyamadığım bir ifadeyle bana bakmaya devam ediyordu. Yüzündeki tekbir kas dahi çalışmıyordu. Sanıyorum ani bir şoka girmişti. Tabi normal olarak! Şuanda onu aldattığımı düşünmüş olmalıydı.

Şoktan çıkmak ister gibi gözlerini yumup, kafasını sağa sola solladı. Derin bir nefes çekti ve daha ciğerlerine ulaşamadan çektiği nefesi aldığı gibi geri bıraktı.

"Ne saçmalıyorsun?" dedi sakince. Anladığım kadarıyla fevri davranıp sonrasında pişman olmak istemiyordu.

"Beni duydun." dedim.

"Evet duydum. Bunu duymak yerine sağır olmayı dilerdim." Kırılmış mıydı? Ya da incinmiş?

"Damon... Bak sana anlatmaya çalıştım ama beni dinlemedin."

"Serena... Bana neyi anlatmaya çalıştın?" benim gibi konuşmuştu. Farkında olmadan buna tebessüm ettim.

"Bir sevgilim olduğunu."

"İkimizde senin ne kadar berbat bir yalancı olduğunu çok iyi biliyoruz. Ama kabul etmeliyim ki bu defa rolünü çok iyi kıvırdın." Olamaz! Nasıl anlamış olabilirdi? Blöf yapıyordu belkide. Evet, evet kesinlikle blöf yapıyordu. Pes edip -her zaman yaptığım gibi- itiraf etmem için yapıyordu. Oyuna gelmemeye kararlıydım.

"Belkide gerçekten yalan söylemediğim için iyi bir iş çıkardım he ne dersin?"

"Pekala, senin dediğin gibi olsun bakalım. Senin bir sevgilin var. Tamam. O halde en yakın zamanda kendisiyle tanışmalıyım. Senin için sorun olmaz herhalde?" Sevgili kelimesini üstüne basarak ifade etmiş ve beni tuşa getirmişti! Kahretsin şimdi ne yapacağım? Baş koyduğum yollarda hep sonunu göremeden iflas ediyordum. Yani bir işe girişiyordum ve bu güzel giderken, sonunu asla getiremiyordum.

"Tabii ki sorun olur." dedim öfke ve paniğin harmanlanmış haldeki ses tonumla.

"Neden?" sinirlerimi hoplatacak derecede sakindi.

"Çünkü... Yani, biliyorsun... Olmaz. Yani olamaz." diye saçmaladım " Çünkü eski sevgilim ve yeni sevgilimin tanışması doğru olmaz. Sence de kulağa arsızca gelmiyor mu?" Huh, neyse ki!

"Doğru söylüyorsun ama yine de tanışmak istiyorum. Uzaktan görsem bile yeter bana."

"Pardon ama uzaktan görmekten kastın? Bir çeşit sapık olmaya falan mı karar verdin? Bunun son derece anlamsız olduğunu söylemeyeceğim bile."

"Abartmaya bayılıyorsun. Sadece kiminle birlikte olduğunu görmek istiyorum."

"Bil diye söylüyorum fazlasıyla yakışıklı." dedim saçımın ön kısmını başımdan geriye doğru atarken.

"Ya öyle mi?" diye mırıldandı. Bu ses tonunun ona seksi bir hava kattığından daha önce bahsetmiş miydim?

Kapa çeneni azgın Serena.

"Ya öyle." dedim.

"Benden de yakışıklı yani?" dedi kendinden emin bir şekilde.

"Tabii ki senden yakışıklı. Aslına bakarsan dünyadaki tüm erkekler senden daha yakışıklı." Okul Öncesi Eğitim Dönemi Laf Atma Şenliği'ne hepiniz hoş geldiniz! Daha çocukça bir cümle kuramazdım herhalde.

Kahkaha atarken konuşmaya çalıştı "Haklısın. Ancak benim gibi bir tipsiz senin gibi bir çirkinle beraber olabilirdi zaten." Hah!Tanrımi dehşet içindeydim. Bana çirkin, dedi. Beni kendi silahımla yaraladı. Dişlerimi sıktım. Sinirlenmiştim. "Ya ya, çok doğru! Şimdi bu çirkini biraz yalnız bırak da güzellik uykusuna yatsın." diye soludum burnumdan.