tanıtım

4 2 0
                                    

 
Kocaman rutubetlenmiş duvarların karşısındaydım. Etrafta kırılmış banklar yıkık dökük bi park vardı. O an tam da hayatımın bittiğini anladım. Sessizce dayıma baktım. Kolumdan tuttuğu gibi müdürenin odasına sürükledi. Ağlayamıyordum bile. Bi kere ağlasam ayağa kalkamayacağımı zannediyordum. Beni o odada bıraksalar saatlerce hiç durmadan ağlardım. Ama güçlü olmam gerekti. Ayaklarımın üstünde durmam gerekti...

Dayım müdüreyle konuştuktan sonra elime çantamı verdi ve hiç arkasına bakmadan kolidorda ilerledi. Dur diyemedim...  dur deseydimde durmazdı. O kadar acımasız bi insandı. Benden kurtulmak için resmen can atıyodu. Benden kurtulmak için bana el kaldırdığı bile olmuştu... asıl hayat şimdi başlamıştı ama ayakta durabilirmiyim diye endişeleniyordum. Müdüre birden bana bağırınca olduğum yerde korkuyla zıpladım
"Odamdan çık hemen!!" O an işte gözyaşlarımı tutamadım. Benim hayatım kimsenin yaşamak istemeyeceği türdendi.

•••••••••••••

Sabah annemin neşeli ses tonuyla gözlerimi açtım. Gülümseyen ve gözlerinin içi parlayan anneme hayranlıkla bakmaya başladım. Yavaşça yanıma gelip saçlarımı okşamaya başladı. "Bil bakalım bugün nereye gideceğiz?" Ses tonu o kadar güzeldi ki zarif bir sesi vardı annemin. Heyecanla yatağımdan kalkıp anneme baktım." Nereye gidicez anne?"
Gülümseyince çıkan gamzelerini çok seviyordum. Hayatımda gördüğüm en güzel kadın annemdi kesinlikle. "Pikniğe!" Diyince o an o kadar mutlu olmuştum ki... hayatımda son mutlu oluşlarımdan birisiydi. Hemen anneme sarıldım. Sımsıkı. Annem beni balım diye seviyordu. 'Balım' kelimesi benim için çok önemli  bir kelimeydi. Hayatımın en güzel kelimesiydi. Ne yazık ki bu güne kadar...

Hızlıca yatağımdan kalkıp en sevdiğim pileli elbisemi çıkardım ve masumca anneme baktım. Annem ise olumlu anlamda kafasını salladı. Hızlıca giyindim. Annem sepeti hazırlıyordu. Koştum yanına. "Anne saçımı örebilir misin?" Dedim. " tabii örerim ama birazcık beklemen lazım balım."  Dedi 'tamam' diyerek  odama gittim. Oyuncaklarımı çantama koyarken annem yanıma geldi. Saçımı ördü. Birden kapı sesi duyunca kolidora doğru baktım. Ablamla abim gülerek odaya geliyolardı. Abim durup beni süzdü. "Oo! Prenses gibi olmuşsunuz!" Ablamda durup bana baktı." Peki prens kim ipek hanım?" Abim kaşlarını çatıp ablama baktı. Ablamda gülmeye başlayınca bende bıyık altından gülmeye başladım. "Prenses ipek prensiniz olabilir miyim?" Dedi uzaktan gelen ses. Kafamı kapının girişine çevirdiğimde ise babam bana bakıyordu. Annemde artık konuşmayı böldü. Haklı sonuçta. "Hadi ama! Geç kalıyoruz! hem ben kızımı kimseyle paylaşmam!" Dedikten sonra yanağıma bir buse kondurup mutfağa gitti.

Abim beni omzuna alıp evde koşuşturmaya başlayınca havada kahkahalar uçuşuyordu. "Evett! Çocukları pistten alalım!" Diyerek ablama imalı bir bakış attı. Ablam ise sinsi bir bakışla karşılık verdi. Ardından arabaya bindik. Babama radyoyu açmasını istedim . Şarkı çalmaya başlayınca bir sessizlik oluştu. Abimle ablama baktığım da telefonlarıyla ilgileniyolardı. Annem ise kendini müziğe kaptırmış sessizce şarkıyı söylüyordu. Bende camdan dışarı bakarken birden annem bağırdı. Herkes annemin olduğu tarafa baktı. Annem telefonu mikrofon gibi tutmuş bağırarak söylüyordu şarkıyı. Keşke bide detone olmasaydı. Abim birden o efsane kahkahasını patlatınca abimin kahkahasına bende gülmeye başladım. Ardından herkes... ani fren sesiyle gülüşmeler  çığlığa dönüştü.

Gözlerimi yavaşça açtığımda bir doktor gözüme ışık tutuyodu. Gözlerimi etrafta gezdirdiğimde ağlayan , can çekişen insanlarla doluydu. "Kızım kendini nasıl hissediyorsun?"
Tek söyleyebildiğim kelime ise anne olmuştu.
"ANNE! Annem nerde?" Dedim dolmuş gözlerimle. Doktor çaresizce yanındaki hemşireye baktı. "Şey-" diyince yanıma birden tanıdığım biri geldi. Dayımdı. Çaresizce dayıma baktım. Sinirli ve dolmuş gözleriyle bana bakıyordu. Elinde olsa orada beni öldürecekti. Bana sadece 'hepsi senin yüzünden!' Demekle yetindi. Doktor onu hemen yanımdan uzaklaştırdı. Ama dayım hala bağırmaya devam ediyordu. Işte hayatımın mahvolduğunu öğrendiğim cümle " AİLEN SENİN YÜZÜNDEN ÖLDÜ!"

••••••••••••

Hayatımda işte o an zehir yayılmaya başlamıştı. Ama ben farkında değildim...

•••••••••••••

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Apr 11, 2018 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

ZEHİRHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin