İnsanlar,şu hayatta başlarına gelen bazı şanssızlıkların en kötü,en acı,en başedilemez olaylar olduğunu ve kimsenin,bundan daha kötüsünü,daha beterini yaşamadığını,yaşamayacağını düşünür.
Aslında öyle değil.
Ben,başına berbat şeyler gelmiş olan biriyim.
Daha doğrusu berbat olan iki şey.
Birincisi,22 yaşındayım ve kan kanseriyim.( KML )
İkincisi,inanılmayacak derecede trajikomik bir hikaye.
Evet,benim bir hikayem var.
Yıllardır,kimseyle gerçek duygularımı paylaşamadığım,ne hissettiğimi anlatamadığım.Çekindiğim,utandığım ve korktuğum bir hikaye.7 yaşından beri içimde tuttuğum.Herkes fikrini söylerken,benim içimde fırtınalar koparan,boğazımı düğümleyen bir hikaye.
Açıkcası ,sadece ben demekle bencillik etmiş olurum.Bu olay bütün ailemin başından geçti.Bende o ailenin şanssız üyelerinden biriyim.
İçinden çıkılamaz bir durum.Bazı şeyleri zamanında onaramadık,yarım bıraktık.Bu pişmanlığı, ailemin her üyesinin gözlerinde görmekten sıkıldım artık.Ne kadar zor ve umutsuz bir durum olsada, ben bir adım atmaya karar verdim.Saçma ve gereksiz gururumu bir kenara bıraktım.
Çok az zamanım kaldı.Gitmeden önce bu köprüyü,elimden geldiğince onarmalıyım.Ailemin pişmanlıklarını hafifletmeliyim.
Hayallerimin bir çoğunu gerçekleştirdim.Bunun için her gün Allah'a şükür ediyorum.Ama son bir idealim kaldı.Oda bu köprüyü tekrar inşa etmek.Bunu bir tek ben yapabilirim.Şimdi yıllardır cesaret edemediğim ve kendimi zor inandırdığım bu göreve hazırım artık.
Yarın ilk uçakla Türkiye'ye dönüyorum.Son görevim için.'ONLARLA' tekrar irtibata geçmek için.
Ama yapmam gereken daha önemli ve zorlu bir görev var.
''Aileme kanser olduğumu söylemek.''