Chanyeol ve Baekhyun el-ele tutuşmuş , sakura ağaclarının döktüyü pembe yaprakların üzerini basa basa ilerliyordular.Hava azcık serinlemişti ki, Chanyeol'un telefonuna gelen mesaj ile her ikisi duraksadı.Mesajda şöyle diyordu :
"Merhaba Park Chanyeol.Ben Seul Tasarım ve Resim kolejinin müdürü Bay Mark.Uzun sürelik okul kaytarma yüzünden okulumuzdan çıkarılıyorsunuz.İyi günler."
Bu mesajı olan Chanyeol bembeyaz olmuştu.Aynı mesaj Baekhyun'ada gelmişti.Şimdi onlar yeni bir kolej bulmalı ve ya çalışmalıydılar.
Baekhyun nemlenmiş gözleri ile başı aşağı Chanyeol'u süzüyordu.Üzülmüştü.Ama bu yeni bir kolej bulunamayacağı anlamına gelmiyordu.Fakat nerede kalacaklardı?"C-Chanyeol , Yeol!Noldu?!"
Chanyeol başını kaldırıp şişkin ve kırmızı gözleri ile Baekhyun'a gülücük atıp dedi :
"Hiç bir şey meleğim , sadece nerede kala bileceğimi düşünüyordum"
"B-bende kala bilirsin!"
"Annen ve Baban rahatsız olmasın?"
"Onlar Busan'da"
"Peki"
Chanyeol cebinden telefonu çıkarıp olanları annesine anlattı.Annesi onu anlayışla karşıladı.Ama babası bunu duyunca :
"Sana inanmıyorum Yeol!Ben Bay Park!Sen Bay Park'ın oğlu!Yazıklar olsun!Seni o kadar okuttum!Git ve bir kolej bulana kadar geri dönme!"
Arkadan annesinin ağlaması net duyuluyordu.Annesi telefonu Bay Park'tan aldı."Üzgünüm Omma!Hayallerinizi yıktım ve babam kadar "mükemmel" olamadım.Bi süreliğine arkadaşımda kalacağım rahat ol!"
"Peki bi t-t-tanem.Kendine dikkat et.."
"Seni seviyorum Omma"
"Bende seni minik k-kuzum"
Chanyeol telefonu kapattı ve şişmiş gözleri ile Baekhyun'a baktı.
"Yeol?"
"Hı?"
"İyi misin?"
"Sence?"
"O halde gözlerini kapat"
Chanyeol nedenini sormadan gözlerini kapattı.Sonra bi anda pamuklara sarıldığını hissetti.Evet..
Baekhyun kollarını ona dolamış , onun kokusunu içine çekiyordu."Ahh..çok tatlısın Baek "
Baek ve Yeol günbatımını seyr etmek için otların üzerine uzandı.Yeol kafasını Baek'e taraf çevirip gözlerini kapattı.Günbatımının yanı sıra serin bir rüzgar esiyordu..