"Chanyeol! Chanyeol!" Chanyeol dibinden gelen tanıdık sesle gözlerini açtı. Annesi onun okul eşyalarını toparlarken bir yandan da Chanyeol'u dürtüyordu. "Geç kalacaksın! Daha ilk günden!"
Chanyeol zorlukla ayağa kalktı. Başı dönüyor, ağrıyordu ve içinde garip bir his vardı.
"Anne, çok garip bir rüya gördüm... Sanki... Yıllardır uyuyor gibiyim.""Tamam, akşam anlatırsın rüyanı. Hadi!" Chanyeol hızlıca üzerini değiştirdi ve dişini yıkadı. Okula doğru yürürken gördüğü rüyayı düşünüyordu. Ne gördüğünü yarım yamalak hatırlıyordu ama her şey o kadar gerçek gibiydi ki...
Savaşlar, ateşten kuşlar, yılan saçlı bir adam... Chanyeol güldü. İyiden iyiye deliriyor olmalıydı. Okula koşturarak boş sıralardan birine oturdu. Yeni bir dönem, yeni sınavlar... Chanyeol daha ilk günden tatili aramaya başlamıştı.
"Günaydın, yüzünü kesinlikle özlemediğim öğrencilerim!" En sevdiği öğretmeni gülerek sınıfa daldığında Chanyeol ve sınıf arkadaşları kıkırdadı. "Yeni arkadaşınızla tanıştınız mı?"
"Yeni mi?" Sınıfta büyük bir uğultu oluştuğunda öğretmen elini tahtaya vurarak onları susturdu. Tam o sırada sınıfın kapısı çaldı ve biraz kısa boylu, kumral saçlı bir çocuk nefes nefese sınıfa daldı.
"Öz-özür dilerim! Okul labirent gibi de, koridoru karıştırdım!"
"Ah, tam da üstüne bastın işte, yeni arkadaşınız. Teneffüste tanışırsınız. Boş bir yere otur bakalım."
Çocuk gözlerini sınıfta gezdirdi ve hızlıca Chanyeol'un yanına oturdu. Chanyeol kaşlarını çatarak çocuğu inceledi. Onu bir yerden gözü fena halde ısırıyordu. Nereden olduğu hakkında hiçbir fikri yoktu ama çocuğu çok iyi tanıyor gibiydi. Birkaç dakika sonra çocuk da aynı şekilde kaşlarını çattı ve gözlerini Chanyeol'un yüzünde dolaştırmaya başladı.
"Afedersin, seni tanıyor muyum?" Chanyeol dayanamayıp sorduğunda çocuk gülümsedi.
Chanyeol gülüşle ürperdi. Bu gülüşü kesinlikle bir yerlerden tanıyordu."Hm? Sanırım hayır. Birine benzetmiş olmalısın. Beni hep film oyuncularına benzetirler."
Chanyeol bir süre düşündü. Büyük ihtimalle çocuk haklıydı. Televizyondaki bir yüze benziyor olmalıydı. "Doğru, ben de tanımıyormuşum, boşver." Kıkırdadı ve elini çocuğa uzattı.
"Okula hoşgeldin. Ben Chanyeol."
"Hoşbuldum!" Çocuk ona uzatılan eli tutup sıktı. "Ben de Baekhyun."
********
Teneffüs zili çaldığında Chanyeol arkadaşlarının yanına koştu."Basket oynayalım mı?" Chanyeol heyecanla spor salonunu işaret ettiğinde Kris gözlerini devirdi.
"İki dakika yerinde dur be oğlum, motorun soğusun."
"Seni isteyen kim? Var mısın Heechul?" Heechul baktığı aynadan kafasını kaldırdı ve çene hizasına gelen saçlarını arkaya attı. Biraz garip bir tipti, onlardan iki yaş büyüktü ve hala lise sondaydı. Sınıfta da kalması imkansızdı, çok zekiydi. Hayatının bu kısmını kimse bilmiyordu. Çok gizemli ve büyük olduğu için okulda oldukça çekici bir ünü vardı.
Heechul yorgunca omzularını silkti. "Uykum var, okul çıkışı oynayalım?"
"Daha çok uykun gelmez mi?"
Heechul cevap vermek yerine çenesiyle sırada tek oturan çocuğu işaret etti. "Adı neymiş?"
"Baekhyun." Chanyeol hızlıca yutkundu. Sanki ağzı bu ismi söylemeye çok alışıkmış gibi bir his gelmişti. Çok yaygın olmayan bir isim olmasına rağmen Chanyeol neden böyle hissettiğini anlayamıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Eternals 2: Simurg Çağı || ChanBaek
FanficSimurg ve Zümrüd-ü Anka. Elysion'dan dünyaya sürülen, yaşadıklarını ve birbirlerini hatırlamayan iki Anka. Sıradan lise öğrencileri gibi yaşayabilmişlerdi, birbirlerini tekrar görene kadar. Müdür Junmyeon dünyada onların bir tehdit olmayacağını düşü...