13."Damla damla.."

1K 53 11
                                    

"Yüreği yorgun,
Gözleri yağdı yağacak demli..
Fırtınaların şiddetinden sıyrılmış insanı anlamak yüreği olana yakışırdı.."

Belimin ağrısıyla gözlerimi yavaşça açtım.Oturmaktan uyuşmuştu bütün bedenim.Ellerimi belime koyup gerindim biraz.

"Günaydın gelin hanım,bu ne uyku?"diyerek gülümseyen Ömer'e baktım."Günaydın."

Çantamdan telefonu çıkarıp saate baktım;08.15 "Oo baya uyumuşum ya.."

"Hem de ne uyumak.Sıkıntıdan patladım bütün gece."

Dün gece

Gökyüzü kendini iyice kapatmış,zifirini göstermişti.Ömer arabayı yavaşça kullanırken kafasını sağa çevirerek karısına baktı.Bacaklarını kendine çekerek Ömer'e doğru dönmüş,ellerini de sol yanağının altına koymuştu.Küçük bir kız çocuğunu andıran bu görüntü Ömer'in içini eritmişti.

Derin bir nefes alarak arabayı yolun kenarına çekti.Kafasını koltuğa yasladı ve Deniz'e döndü..Karısıydı artık.Buna her ne kadar inanamasa da onundu.Ömer'indi..

Kavisli uzun kaşlarına baktı önce.Her sinirlendiğinde düz bir şerit halini alan kaşları gülümsetti onu.Daha sonra gür ve simsiyah kirpiklerine..Ay ışığının vurduğu gölge daha da uzun yapıyordu kirpiklerini..Her bi teline ömrünü verebilirdi Ömer..Deniz gözünü her açıp kapattığında hızlanan kalp atışı şaitti buna..Burnu,dudakları,çenesi,teni..Hâlâ aynıydı..Sadece daha bi oturmuştu yüzüne ve daha da güzellik katmıştı güzelliğine..

Ömer şaşırıyordu.İçi dışı bir güzellikteki bu kızı Allah ona nasıl nasip etmişti..Ne yapmıştı da Rab, kaderine eş diye bu kızı yazmıştı..

"Seni bana yazan Allah'a kurban olayım.."dedi sessizce.Uyanır korkusuyla çıtını çıkarmıyordu..Aslında uyansın ve konuşsun istiyordu.O tatlı dili hiç susmasın,ne var ne yok anlatsın istiyordu.

Yüzüne o kadar çok baktı ki Ömer,artık hayal zannetmeye başladı.Dağdayken, herkes uyurken en tepeye geçip uzun uzun bir yere daldığında da oluyordu bu.'Gerçek misin sen?' diyordu.İçi titriyordu..Soğuktan değil hasretten.Yılların hasretinden titriyordu..

Elini bembeyaz tenine değdirdi.İçi ısındı..Yıllarca üşüyen elleri bile ısındı o an.O kadar inceydi ki dokunuşu,varla yok arasındaydı..

"Hoş geldin kadınım.Hayatıma..gönlüme,sol yanıma hoş geldin.."

"Uyandırsaydın keşke."

"Kıyamadım.."

Şalımı düzeltiyormuş gibi cama döndüm.Dişlerimi dudaklarıma bastırıp gülümsememi durdurmaktı niyetim.

"Esirgeme yüzünü,hasretine doydum zaten."

"Ömeer.."

Kısa kahkahası arabayı doldururken camı açtım biraz.Yanaklarımın kızardığına adım kadar emindim..

》》》》》》》

Hava yavaş yavaş kararırken geleceğimiz yere varmıştık.Bursa'nın bir köyündeydik.İlkbaharın gelmesiyle daha bi günlük güneşlikti burası.Evleri,sokakları,pazarları o kadar güzeldi ki hayran kalmıştım ilk defa geldiğim bu yere.Eskiden kalma konaklar o kadar ihtişamlı geliyordu ki gözüme,herşeyi bırakıp burda yaşamak bile istemiştim..Ömer bir bakkalın önünde durdurmuştu arabayı.Yiyecek yemekler ve kişisel ihtiyaçlarımızı karşılayacak şeyleri alırken ben de onu arabada bekliyordum.

Yarım Kalan SevdaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin