Vin Foku'nun kucağındayken hareket ederek sordu: "Nereye götürüyorsun beni?"
"가만히 있어!" (kama-ni isso) diye yanıt alınca kıpırdamayı kesti.
"Bir daha Korece konuşursan-"
"Tamam be, sana da bir gün öğreteceğim."
"Şu cadı kızı susturmak için öğret bence de."
Foku, "Cadı değil, peri" deyip güldü.
Vin kıskançlıktan sinirlenip kızarmaya başladı.
Foku: "Kızınca çok güzel oluyorsun."
Kız bu kez utandığı için kızarmıştı, adamın gözlerinin içine bakarak sordu: ''Kimdi o kadın?''
"Eskiden takıldığım biri, çok önemli değil."
Vin: "Aşna fişne yaptığım biri desene!"
Foku: "Ama o zaman sana ayıp olacak."
"Neden?"
Foku: "Birazdan seninle yapacağım şey aşna fişne de ondan."
Kız kendini tutamayıp küfretti: "Fuck you!"
Foku anlamamış gibi baktı: "İsmimi değiştirme!" dedi.
Kızın, "Foku" ismiyle dalga geçtiğini sandı.
Vin gözlerini devirdi: "Bir cahil ordusuyla birlikteyim!"
Foku: "Henüz birlikte olmadık senle." deyip sinsi sinsi güldü.
Vin: "Sen terbiyesiz falan mısın?"
Foku: "Seninleyken terbiyesiz olmak istiyorum" dedi ve Vin'i tek hamlede şatonun en üst katındaki yatak odasına çıkardı.
Vin göz açıp kapayıncaya kadar kendini yatağın üzerinde buldu. Foku üstüne doğru geliyordu. Vin gözlerini yana çevirdi, yerdeki ayı postuna odaklandı. Foku'ya bakmaya utandı, titremeye başladı.
Foku: "Üşüyor musun bebeğim?"
Vin başını sallayıp onayladı. Foku kafasını şömineye çevirdi ve ağzından alev fışkırtarak ateşi yaktı.
Foku: "Birazdan burası ısınır, gerçi ben seni şimdi ısıtacağım, gerek kalmayacak."
Vin: "Na-nasıl ısıtacaksın?"
Foku: "Canını hiç acıtmadan."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Life Kiss
SpiritüelBu kitabı okumaya başlamadan önce odada tek başınıza olduğunuzdan emin olun. Başınıza geleceklerden biz sorumlu değiliz..