İşte yine buradayım.
Aynı dört duvar arasında, aynı yastıkta,19 senedir aynı sesler ve aynı hikayeyle.
Başlamam gereken bir çok şey var, fakat hayır,bunlar yapmam gerekenler değil. Bir yerlere atılmak ya da bir yerlerden atılmak istiyorum sanırım. Aradığım şey farklılıktan daha öte, ben gerçekliği arıyorum. İşlenebilir karakterleriyle dört bir yana savrulan ayakların sokakları beni yutmaya başladı. Gerçek bir ağaç görmek istiyorum. Gerçek bir kuşun sesiyle güneşi selamlamak istiyorum. Üst üste dizilmiş hayatların arasına saklanmış yapraklar ilgimi çekmiyor artık.
Adım, benim adım, bilmenize gerek yok gibime geliyor. Siz Gök deyin bana. Özel bir anlamı yok, dışarıdan gelen araba sinyalinin ne kadar rahatsız edici olduğunu düşünürken aklıma geldi.
Garip biri olduğumu söyleyebilirim. İnsanlarla iyi anlaşırım. Ancak onları sevmem. Bir çok yanıma bakacak olursak hümanist olduğumu söyleyebiliriz ancak herkese karşı büyük bir gerilim içerisindeyim. Dini bir görüşe sahip değilim ancak kiliseye gitmeyi çok severim, evet yüzde 99'u Müslüman olan bir ülkede yaşıyorum. Bağlı olmayı sevmem, hep kaçan biri olmuşumdur. Somut gerçeklerden korkmam ancak duygularımdan korkarım. Genelde bu yüzden kaybederim. Pek arkadaşım yoktur. Eskiden vardı, tabii bu var oluşu açıklama şeklimize göre değişebilir. İçki severim, çok severim. Sarhoşluk insan ırkına verilmiş en güzel hediyedir bence. Hafif bir dürüstlüğe geçiş, yüksek kahkahalar, tene inen ter, kalpte yoğunluk, derinlik ve savunma mekanizmasının yavaş çöküşü. Güzel bir kaos.
Bunu yazıyorum, çünkü herkes gibi, en azından çoğu herkes gibi, değişime ihtiyacım var. Büyük bir değişime. Daha yoğun yaşamak istiyorum. Daha sert olmak istiyorum. İyi biri olmak istemiyorum, empati kurmak istemiyorum. Anlamak istemiyorum,anlaşılmak istemiyorum.
Hayatta olduğumu hissetmek istiyorum.
YOU ARE READING
Bir Kısmı Gerçek
AdventureAçıklama getirmek için yazıyorum. Bu yüzden açıklamam yok.