Luhan gerçekten korkmuştu ama yine de gözlerini kapatıp Kris'e karşılık verdi. Ondan hoşlanıyordu öpüşmelerinde bir sorun olmazdı. İlk buluşma için biraz hızlı ilerliyordular ama Luhan ne yapabilirdi ki? Geri çekilip Kris'in yüzüne baktı. İlk buluşma için fazla şey yapmıştı zaten. Ama Kris bununla yetinmedi, Aç olan gözleriyle Luhanı süzdü ve tişötünün kenarından tutup sıyırmaya başlamıştı. Luhan tırsakça ''Kris yapma. Bunu istemiyorum. B-ben.. Ben gitsem iyi olacak..' dedi ve doğruldu. Kris, Luhan'ın bu tavrına sadece sinsi bir gülüşle karşılık vermişti ve bu gülüş yeterince korkutucuydu. ''Nasıl istersen'' dedi ve yerine tekrar yattı ama o sırıtışı halen suratındaydı. Aklından ne geçiyodu ki? Cidden ama! Luhan çadırdan çıktı ve Kris'e baktı. '' Sonra görüşürüz Kris ben şimdi gidiyorum'' dedi başına geleceklerden habersiz olarak. Kris onu şimdilik bırakmıştı 'Seni sürtüğüm yapmak gerçekten eğlenceli olacak Lulu' diye düşündü. Yattığı yerden kalkmadan '' Görüşürüz'' diyip sırtını döndü, uyumaya çalışıyordu.
Luhan merdivenlerden sessizce inip sonunda sokağa varmıştı. Hemen oradan uzaklaşıp düşünebileceği sakin bir yere gitmesi gerektiğini düşündü. Neresi olabilirdi ki? 'En iyisi ev!' diye düşünüp yavaş adımlarla ilerledi. O kadar kafası karışıktı ki kendi kendine düşünürken az kalsın bir arabanın altında eziliyordu. Eve sağ sağlim vardı, üstünü çıkarıp hemen duşa girdi. ''Bu da neydi ki şimdi? İlk buluşmada öpüşmek normalmiydi? Ya da daha fazla ileri gitmek istemesi..'' Ama ne yalan söylesin ondan hoşlanıyordu. Yine de Kris içine bi korku aşılamıştı. ''Neden bu kadar umursamazdı ben giderken? Peki o sinsi sırıtışları yokmu.. İnsan en azından yattığı yerden kalkıp uğurlardı ama o sadece kıçını dönüp yattı. Tanrım sadece sevmek sevilmek istiyorum ne yapmalıyım ben??'' Luhan'ın aklında bir ton soru ve alamadığı cevaplar vardı. Duştan çıkıp üstüne beyaz bir tişört ve şort giymişti. Bu gün evde kalacaktı canı bir yere çıkmak istemiyordu.
''Bu böyle olmayacak en iyisi Xiumin' i arayayım o bana ne yapmam gerektiği hakkında bir fikir verir'' dedi kendine. Ama sonra bu fikirden vaz geçti, Sonuçta Xiumin en başından beri Kris'le olmasını istemiyordu bir de ilk buluşmada çatı katında bi çadırda öpüştüğünü anlatsa evine gelip onu bi güzel azarlar başının etini yerdi. Luhan bu riski göze alamadı ve zamana bırakmaya karar verdi. Kendini yatağa attı, kendini uykunun huzurlu kollarına bıraktı..
''Deliksiz bir uyku, güzel bir gün..'' dedi yataktan gülümseyerek kalkarken . Aklı halen dünkü olaydaydı ama fazla düşünmemeye çalışıyordu. Eline telefonunu aldı Kris'ten bir mesaj! Luhan'ın gülüşü birazdaha arttı, mesajı açmasıyla o gülüşü birden söndü.
''Kris: Eğer bu gün gelip altıma girmessen seni rezil ederim Lulu'cum ;) ''
Bu da neydi şimdi? şaka falan mı? Cidden hiç komik değil çünkü. Luhan halen olayın şokunu atlatamamış odada sadece dikilip telefona bakıyordu. Beyni durmuştu, neyden bahsediyordu bu!?
Kendine gelip Kris'e mesaj attı '' Neyden bahsediyordun sen Kris! Ne demek oluyor bu?''
Luhan hem şaşırmıştı hem de korkuyordu. O'na inanmıştı.. O değişmişti.. O Luhandan hoşlanıyodu.. Ya da Luhan sadece tatlı sözlere ve ilgiye kanıp Kris'in tuzağına düşmüştü.
Telefonun titremesiyle irkildi ve Kris'ten bir mesaj daha gelmişti.
Kris: Benimle çadırdayken videomuz ve fotoğraflarımız çekildi lulu. Eğer onları yayınlamamamı istiyorsan benimle yatacaksın. Benim olacaksın Luhan kurtuluşun yok!''
Luhan bunları okurken ağlamaya başlamıştı dayanamayıp yere çöktü. Bu onun için çok fazlaydı. O'na inandığı için kendine küfürler ederken bir yandan ne yapması gerektiğini düşünüyordu. 'Xiumin'i arasam? Hayır olmaz, ya benimle bir daha konuşmazsa bana uzak davranırsa? Polis? Ahh.. Yapamam.. İşlerin o kadar büyümesini istemiyorum.'
Luhan kendi kendine savaşırken bi yandan da ağlıyordu. Şuan çok çaresizdi ve ona istediğini vermezse birdaha insan arasına çıkamazdı.. Ama ilkinin Kris olmasını istemiyordu. Cidden onu seven sonuna kadar yanında olacak adamla olmasını istiyordu. Gerçek aşkıyla! Bir ara intihar etmeyi bile düşünmüştü. ''Onun sürtüğü olacağıma ölürüm daha iyi! Tanrım yardım et ne yapmalıyım?.. ''
Luhan bayılacakmış gibi hissetti temiz hava alırsa daha iyi olabilirdi. Üstünü değiştirdi kulaklığını takıp dışarı çıktı. Yolda müzik dinleyerek sokaklarda dolaşıyordu, gerçi şuan ne dinlediğinden bile emin değildi şarkıya değil de ne yapması gerektiğine odaklanmıştı.
Yavaş yavaş yürüyüp etrafı izlerken köşede dikilmiş iki genç Luhana bakıyordu.Tanıdık gelmişti bir tanesi 'Kris! Siktir Kris..' Şu anda görmek isteyeceği en son kişiyi görmüştü. Harika! Daha başka ne olabilir ki? Luhan olduğu yerde donup kalmış sadece onlara bakıyordu. Kris yine o pis sırıtışını takınıp luhana baktı ve yanındaki arkadaşına bir şeyler söylüyordu. Yanındakinin de bakışları direk Luhana dönmüştü. Luhan arkasına bile bakmadan hızlı adımlarla eve atmıştı kendini. Kalbi sanki yerinden çıkacakmış gibi hissetti. Kapının önüne çökmüş ağlıyordu. Telefona yine mesaj gelmişti. Korkuyla mesajı açtı.
''Kris: Beni görmek için mi çıktın Lulum? Merak etme daha çok karşılaşacağız. Daha çok altımda ;)''
Luhan evde ruh gibi dolaşıyordu, gerçekten beyni durmuştu, sonundan kaçamazdı.. Cevap vermedi. Zaten ne diyeceğini de bilmiyordu. Aradan 1 saat falan geçti telefona bir mesaj daha geldi, Tanımadığı bir numara. Bu da kimdi şimdi?
''Bilinmeyen: Merhaba Luhan ben Sehun. Bu gün Kris'in yanındaki çocuk. Seninle konuşmak istiyorum.''
''Benimle ne konuşabilir ki? Onu tanımıyorum bile. Gerçi Kris'in arkadaşından ne bekliyorum ki! O da beni becermek için sıraya giren piçlerden biri'' diye söylendi. cevap verip vermemekte kararsız kaldı ama onunla ne konuşacağını da merak ediyordu. En fazla ne olabilir ki? Zaten çoktan kendini ölü gibi görüyordu. Cevap verdi; ''Ne hakkında konuşacağız? Ne istiyorsun benden?'' Luhan artık umutsuzdu, ifadesizdi herşeyi boş vermişti. sonunda cevap geldi.
''Sehun: Kris bana senin hakkında neler planladığını anlattı Luhan ve emin ol hiç hoş şeyler değil. Seni kurtarabilirim sadece benim dediklerimi yap tamam mı?''
Luhan o ifadesiz halinden çıkmıştı şimdi hem şaşırmış hem sevinmişti, sonunda kurtulmak için bir umudu vardı. '' Salak Luhan! Kris'e zaten inandın ve bu durumdasın bir de onun arkadaşına mı inanacaksın?'' dedi kendine ve sevinci sönmüştü. ''Kris'in arkadaşı bana neden yardım etsin ki?'' sonunda cevap yazmıştı luhan '' Sana neden inanayım? Sen Kris'in arkadaşısın. Onunla takıldığına göre sende onun gibisin! Uzak durun benden!.'' Bu yazdıklarını yüzyüze asla diyemezdi o kadar cesareti yoktu ama neyse ki telefondan konuşuyordular. Sehundan bir mesaj!
Sehun: ''Kris'in arkadaşı olabilecek en son insan benim emin ol. Sadece o beni arkadaşı sanıyor! Senin nefret ettiğin kadar bende ondan nefret ediyorum inan bana. Sadece zamanında bana yaptığı hatayı ödetmek istiyorum ona Luhan.'' Luhan yine kararsız kalmıştı. 'Bu çocuk iyi birine benziyor. Ama olmaz! Bu sefer bu kadar kolay güvenemem kimseye' diye düşündü cevap verdi
''Nasıl ödeteceksin bunu?''
''Sehun: Seninle.Bir zamanlar benim sevdiğim çocuğu elimden almıştı şimdi bende onun elinden seni kurtaracağım Luhan. Sana saçma gelebilir biliyorum ama kurtulmak için bana inanmalısın.''
Luhan çaresizdi düşünmeden cevap yazmıştı bile.
'' Peki, planımız ne?''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sözünden Dönen.
Fanfiction-Beni bırakmayacağını söylemiştin Luhan! +O elindeki silahtan korktuğumu sanıyorsan yanılıyorsun, vur ve bitir herşeyi. Senden nefret ediyorum Oh Sehun!