Herhangi bir salı gecesinde olabileceği gibi, bugün de odamda oturmuş, kitap okuyordum. En azından çalışıyordum. Çünkü Alex karşımdaki odada volta atıp duruyor ve gergin bir şekilde telefonla konuşuyordu.
Daha fazla dayanamadım. Bir kalem ve her zaman konuşurken kullandığım defteri bularak penceremin önündeki tabureye kuruldum. Siyah kalın bir kalemle, koca koca yazdım. Deftere yazdığım soruyu ona doğru çevirerek tuttum.
Hey, sen iyi misin?
Telefonu kapattı, birkaç saniye sonra beni fark etti ve kendini yatağına bıraktı. Yere uzanıp karalama defterini almasını ve bir şeyler yazmasını izledim. O, çok güzeldi.
Evet, sadece yorgunum.
Ah, o ve onun kız arkadaşı.
Üzgünüm :(
Bunu buruk bir gülümsemeyle göstermiştim ona. Omuzlarını silkerek dudağını büktü.
Elimdeki defterin diğer sayfasına geçtim ve hafifçe kafamı kaldırıp orada olduğundan emin olmak için baktım. Oradaydı, sıkkın bir şekilde nefesini dışarı üflüyordu. Kalemin kapağını arkasına geçirerek sabitledim ve yazdım.
Seni seviyorum.
Ama kağıdı çevirip ona göstermek istediğimde, olmadı. Yine perdelerini çekmişti.
Havada kalan elim, gözümden akan bir damla tuzlu suyla beraber yavaşça dizimin üstüne düştü.
❇️ Hep bu klibin bir video veya film olmasını istemişimdir. :')
ŞİMDİ OKUDUĞUN
You Belong With Me
Short Story"And you've got a smile that could light up this whole town." ❇️ Başlangıç tarihi: 9 Mayıs 2018