Multi Medya |Min Yoongi
#bangtansonyeondanAgustD
TheLast15.05.2018 💫
▪▪▪
Elimdeki yoğun ve acı kahveyi dudaklarıma götürerek, tekrar ve tekrar yüzümü buruşturdum. Tam olarak sekizinci kahveydi ve ben alkolden ölmezsem birazdan kafein komasından ölecektim.
Aşırı derecede yorgun ve bitkin olmama rağmen ne uyumuş ne de dinlenmiştim. Eve bile gitmemiştim. Hastaneden çıkar çıkmaz arabayı han nehrinin önüne çekip öylece sessizce gecenin bir vaktinde oturmuştum.
Hiçbirşey yapmadan sadece oturmuş ve gözlerimi nehirde gezdirmiştim.
Gün doğar doğmaz ise eve bile uğramadan direk okula gelmiştim. Ne yapmam gerektiğini, nasıl hissetmem gerektiğini bilmiyordum.
Bu aralar biraz ara vermem gerekiyordu, çünkü pilim bitmişti. Yirmi yıllık hayatımda biriken bütün yük bir anda üzerime binmiş gibi hissediyordum.
Bir yıllık cehennem gibi geçen okul hayatım, trafik kazası, babamın vefatı, annemi kendi ellerim ile deliler hastanesine kapatmam, cehennem gibi geçen iki ay, kendi boktan psikolojimi boşverip, darma duman olmuş kardeşimi toplamam. Bu boktan okula tekrar dönmem, yoongiye karşı hissettiğim takıntılı duygular, içine sıçılmış sinir sistemim. Alkol, sigara, bağımlılıklarım... herşey.
Hayatımda en ufak detay bile, büyük bir yükmüş gibi sırtıma binmişti.
Sanırım gerçekten pilim tükenmişti. Her şeye biraz ara verip enerjimi toparlayarak kendimi şarj etmem gerekiyordu.
Buna ihtiyacım vardı.
Kafamı arkamdaki duvara dayıyarak gözlerimi kapadım.
Keşke sınıf her zaman böyle bomboş olsa. Ya da boktan, sikik beyinli öğrencilerin olmadığı bir okul ne kadar güzel olurdu.
"Ooo kimleri görüyorum burada"
Kulağıma dolan iğrenç tondaki ses ile yüzümü buruşturarak gözlerimi araladım.
İşte tam olarak böyle öğrencilerden bahsediyordum.
Sikik beyinli aptallardan.
Çantasını kendi sırasına koyarak ban doğru adımlayarak, önümdeki masaya oturarak bakışları ile beni süzdü.
"Seninle uğraşacak durumda değilim. Lütfen ben kovmadan siktir git"
İlk gün bütün sınıfın önünde onu rezil ettiğim için hala benimle uğraşmaya devam ediyordu ama günümde değildim ve onunla uğraşamayacak kadar yorgundum.
"Aa yoksa prensesimiz çok mu yorulduda benimle uğraşamayacak derecede" yüzündeki iğrenç sırıtışla yüzümde gezdiriyordu.
Bir an, gerçekten bir an kendimden tiksinmiştim. O kadar iğrenç bakıyordu.
Sırada iyice yayılarak, baygın bakışlarımı yüzünde gezdirdim.
"Hadi ama benimle derdin ne? Yediğin laflar yetmedi mi? Ya da yediğin dayak, ha?" Laflarım ona dokunmuş olacak ki birkaç saniye mimikleri sinirini ortaya çıkarsa da toparlamaya çalışmıştı ama laflarımın onu kışkırtıp sinirlendirdiğimin farkındaydım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ᴀʟᴛıɴ ᴠᴜʀᴜş || ᴍʏɢ
FanficBen sadece, sinsi çevik ve zeki bir dolandırıcıyım. Aslında ben sadece günaha düşmüş bir kız çocuğuyum... Bir adamın, en ihtişamlı detayın da takılıp günaha düşmüş bir kız çocuğuydum. ©️20180314 |