karlar kraliçesi

maceraya çeyrek var

MABEL
Ölümler, kanlar, bıçaklanmalar ve acılar.

Terler içinde yataktan kalktı. Örtüye dolandığı için az daha yere kapaklanıyordu. İrma dan ses yoktu. Arkasına dönük bir şekilde uyuyordu.

Derin bir nefes aldı ve örtüyü düzeltti. Neydi bu kabuslardan çektiği. Ama bu sefer ki farklıydı.

Bunu arkadaşlarına söylemeliydi. Ama ya inanmazlarsa... O zaman ne yapacaktı? Yo yo inanırlardı ama başlarında onca dert varken bir de bununla mı uğraşacaklardı.

En iyisi söylememekti. Yataktan kalkıp odada dolanmaya başladı. Doğrusu İrma'nında derin bir uykusu vardı hee.

Pencereden gelen matem rüzgarı saçlarını havaya kaldırıyordu. Pencereye yaklaşıp dolunaya baktı. Güneş doğduğu için hava aydınlanıyordu.

İrma kıpırdanmaya başlamıştı. Sonra oda uyandı.

"Mabel ne yapıyorsun?"
"Hiiç uykum kaçtı."
"Niye?"
"Rüyalar işte."
"Emin misin?"
"Evet."
"O zaman aşağı inip zıkımlanalım."
"Tamam."

İrma nın huyuna hayrandı doğrusu. Aşağıya inince İrma nın tost kızarttığını gördü. Kendinin kine az kaşar koymuştu. Masaya oturunca İrma tostları tabaklara koydu.

"Mabel rüyaların sıklaşmışa benziyor."
"Evet."
"Bu sefer ne gördün?"

Cevaplıyacakken Dipper merdivenlerden bağırarak atladı. Alex arkasından söylene söylene inmişti. İrma gülmemek için ağzını kapatmıştı.

Alex söylene söylene kendisi için tost yapmaya başladı. Ama makineye koymak yerine elinde oluşturduğu ateşle kızarttı.

Dipper kahvaltı yapmak yerine televizyon izliyordu.

********

Okul bahçesinden gelen çığlıklar dersi böldü. Güçlerimizi kavanoz içlerinde deniyorduk.

Çığlıklar bahçede beden dersi yapan üst sınıflara aitti. Alex ile birbirimize baktık. Bu tek bir kişi olabilirdi. İBLİS. Yine saldırmıştı ama bu sefer öğrencilere.

Merdivenlerden koşarcasına indik.

İblis Emma adında utangaç bir kızı hedef almıştı. Emma sarsıntılar yaratabiliyordu ama şu an sırası değildi.

İblis korkunç bir kahkahayla güldü. İtma ve Dipper da bir geçitle gelmişlerdi. İrma gelince iblis ona doğru dönüp tısladı. Yılan gibi çatallı bir dili vardı.

İlk atağı Alex yaptı. Yarattığı ateş toplarından beş tabe fırlattı. İblis birkaç adım geri çekildi ama başka hiçbir şey olmadı.

Sonra atağa ben geçtim. Şeffaf bir renge bürünüp elime bahçede yere saçılmış silahlardan ilk bulduğunu aldım. Bir hançerdi. İblisin arkasından yaklaşıp hançeri yüzüne doğru savurdum. Sağ gözünün üst tarafından siyah kanlar fışkırdı.

İrma bu ataktan yararlanarak buz parçaları fırlattı. Dipper bir geçide ayağını sokup iblisin etrafında üç geçit açtı. Dipper a ait üç ayak birden iblise isabet etti. Bu onu kızdırmaya yetti. Önce Alex e kara duman fırlattı. Alex nefes almayı beceremiyormuş hibi boğazını tutup öksürmeye başladı.

Sonra bana döndü. Korkunç pençeleri uzamıştı şimdi. Gözümün göremeyeceği kadar hızlı bir şekilde yanıma geldi ve pençesini karnıma savurdu. Son anda geri çekildim. Şimdi üç tane kesik izi vardı. Ciddi değildi ama acıtıyordu ve beni yere sermişti.

Dipper çığlık attı. Sağ ayağı olması gerektiği gibi değildi. Ters dönmüştü. Sadece İrma kalmıştı. İblise öfkeyle karışık korkuyla bakıyordu şimdi. İblis - şuna bir ad bulalım - ona doğru atağa geçti ama İrma bunu savuşturdu.