tanımaya çalışmak (4.bölüm)

6.2K 308 60
                                    

Çıktıktan sonra aklıma gelen soruyla tekrar içeri girmiş,şu an operasyon olmadığı için günlük kıyafetlerimle gezebileceğimi öğrenmiştim.

Şu anda odamdaydım.Banada bir oda ayarlanmıştı. yatakhanede onbeşe yakın oda vardı ve sadece 3 tanesi doluydu.

Sade bir odaydı. dolap,yatak,komidin ve kitaplık dışında birşey yoktu.valizimi boşaltıp kıyafetlerimi dolaba yerleştirdim. 7-8 kitabımıda kitaplığa yerleştirdim.Üzerimide değiştirip kamuflaj desenli bir eşorftman ve siyah ti-şört giydim.Beyaz spor ayakkabılarımıda giyerek odadan çıktım.

Beyaz spor ayakkabılarımıda giyerek odadan çıktım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Burayı iyice tanımam gerekiyordu.Evim dediğim yeri bilmezsem evim diyemezdim.

Bahçeye çıktığımda gözüme

kestirdiğim gurubun yanına gittim "selam" hepsi bir anda bana döndü "Aleyküm selam"dedi mavi gözlü olan.

"Hançer timi nerdedir bu saatlerde?" diye sorduğumda birbirlerine baktılar."Ortak salondalardır şimdi bacım.Bir sıkıntınmı var? Biz yardımcı olalım" hayır anlamında başımı salladım.

"Yok. teşekkür ederim" arkamı dönüp yürümeye başladığımda konuşmalarını duyuyordum."Bu kızın ne işi var burada lan?" takmadan devam ettim.

Binaya girdiğimde ortak salonun ikinci katta olduğunu öğrendim.

Hızlıca merdivenlerden çıktım ve kapıyı çalma gereği duymadan içeri girdim.

Düşündüğümden daha aydınlıktı geniş penceresinde perde yoktu.Sadece beyaz güneşlik vardı ama ardına kadar açıktı. duvarlar beyaz kırmızı renk boyanmıştı Türk bayrağı bir duvardan diğerine kadar asılmıştı ve huzur veriyordu. Siyah koltuklar,bilardo masası,dolap,televizyon göze çarpanlardı.

Güzel bir yerdi.Tek sıkıntısı boş olmasıydı.Neredeydiler?

Televizyonun karşısına oturdum ve izlemeye başladım. Yaklaşık 15 dakika sonra kapı açıldı bir gurup adam şaşkınca bana bakıyordu.

Ayağa kaltım ve Asker selamı verdim."Yüzbaşı Asena Melis Türk.İzmir.Emret komutanım" Artık bir timim vardı.şu an tarif edemeyeceğim bir mutlulukla gülümsüyordum.

Teker teker içeri girdiler bazıları benimle eşitken benden daha yüksek rütbelilerde vardı.Biliyordum.Ama şu an sivil kıyafetleri olduğu için kim hangi rütbede bilmiyordum.Mavi gözlü olan "Rahat" dediğinde selamı kestim.

:----------------------------------------:

Yarım saat Sonra hepsiyle tanışmıştım.Hepsi çok iyi insanlardı.

"İşte böyle Asena.O günden sonra ne karımı görebildim, ne de oğlumu" gözlerini tek bir yere odaklamıştı Ali abi.

Onun için üzülmüştüm açıkçası.İki yıl önce karısını ve kundakta ki oğlunu kaçırmıştı teröristler.

Dişi KurtHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin